- 606 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MAĞDURU MAĞRUR YAPMAK
İnsanlar yaşamları boyunca olumlu veya olumsuzlukların da içinde barındığı birçok talihsizlikler ve sevinçler yaşadığı hayatı anlamlı kılmak için geçmişte yaşananların ders niteliğinde olduğunu varsayarak hareket etmelidirler.
Zamanı gerilere götürmemiz söz konusu olamaz ama gerilere doğru bir düşünce yolculuğu yaparsak hepsini görüp değerlendirebiliriz... Nedense bizim ülkemiz insanında olan bir meziyet vardır ve sanırım bu meziyet bizi çok zaman yanlışlıklar yapmaya sevk etmekte işte bundan dolayı her ne konuda olursa olsun akıl hep öncelikli olmalıdır. Aklın önünde başka bir güç olmadığı kanaatindeyim onun içindir ki duygusal davranarak hatalar yapmak değil hatalara zemin hazırlamakta kaçınılmaz bir gerçektir. Unutmayalım istikamete bilerek bilinçli bir şekilde yürümek en doğrusu olacaktır ama taklitler hayatımızın her anına sirayet etmiş bulunmaktadır. Ne olursa olsun biz olma olgusunu kendi köklerimizden ayrılmadan hayatın akışına sunmalıyız ki özümüzü unutmayalım ve ona uygun davranalım. Evet bizim özümüzde merhamet olmazsa olmazlardandı eskiden şimdilerde sadece dillerde bulunan cinsten.
Biz o eski köklere hala bağlı olsak da oldukça uzaklaşmış ve o kültüre layık olamamışız...halbuki etnik olarak kökenlerimiz ne olursa olsun bizi kolay kolay ayrıştırmak mümkün değildi. zaman aldı eline kalemi önce mağdurları yarattı ve arkasından mağrurları sürdü arenaya işte onların getirdiği noktadayız hala hiç değişmeden ve hızla çoğalarak devam ediyor bu değişim.
İşte hayatı anlamlı kılmak için her ne kadar değerlerimiz örf ve ananelerimiz hele hele inancımızı hiç kimsenin kullanmasına izin vermemeliyiz aynı zamanda onu korumakta bizim asli görevimizdir...Yaşım ve yaşadıklarımın yanı sıra okuduklarım neticesinde şu gerçeği çok net bir şekilde görmek hiçte zor değil..
Gelelim şu en çok can sıkanlara eminim hayatlarında doğruları konuşmuş olsalar olayları tırmandırmaktan ziyade katkı sağlayabilirler. Akıl almaz derecede her konuda yetişmiş uzmanlarımız var sözde ama her yerde de sorunlarla boğuşuyoruz. iyi de adama sorarlar kardeşim bu bilenler neredeler oysa konuşmakla hiç bir şey olmuyor ama onlar konuşmak için görevlendirilmiş budalalar ve gerçek mağdurları düşünemeyecek kadar aciz ve iki yüzlüler.
Sonuç olarak kendi değerlerinden inançlarında sapanlar her türlü sonuca katlanırlar unutmayın ki her saltanat sona ulaşır her canlı fanidir hiç kimse ebediyete kadar kalmayacak.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi "Üç günlük dünya için fırıldak olmaya gerek yoktur"...gel gör ki her yanımız fırıldak..
Hadi bakalım şöyle bir geçmişe kimler mağdur du kimler mağrur oldu bir tekrar yaparsak şayet görebiliriz istediklerimizi yeter ki görmek isteyelim....
Mehmet DEMİR
28.072019 AN"KARA"
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.