ÖLÜM SENİ BEKLİYOR BÖLÜM-7

• 24 Temmuz 2019 Çarşamba 20:58:49

ÖLÜM SENİ BEKLİYOR BÖLÜM-7

Asayişten içeri girdik, Cahit Sedat amirin yanına giderken, bende arkadaşların yanına doğru yürüdüm. Hansa hemen konuya balıklama girdi.
‘’ Kız duyduğuma göre, Cahit Baş komiserin misafiri olmuşsun?’’
Her ne kadar he, he diye geçiştirmeye kalksam da, yakamdan düşmeyecekti. Heval, ‘’ Anlat bakalım akşam neler oldu? Meraktan ölüyoruz.’’ Lafa Büşra karıştı,’’ Vedat Komiser- Aynınur, Kirli- Hansa, Tayyar Bedri- Cansın, Şimdide Cahit- Serra, Asayiş, Asayiş olmaktan çıktı evlendirme dairesine döndü.’’ Hansa,
‘’Sen sus Büşra, sen konuş Serra.’’
‘’ Hiçbir şey olmadı, balkonda uyuyakalmışım, beni odama taşımış üzerimdekileri çıkarıp gecelik giydirmiş. Başka bir şey olmadı, ama valla kalçamdaki beni görmedi. Cansın, ‘’ Birde şu beni bize göstersene?’’
‘’ Cansın komiser dikkat et beşkardeş geliyor. Pis sapık ne olacak? Ben Leyla’nın yanına gidiyorum.
Bizimkilerin yanından ayrılıp Leyla’nın yanına gittim.
‘’ Leyla, senden bir şey isteyeceğim, ama aramızda kalacak.’’
‘’ Merak etme benden laf çıkmaz.’’
‘’ Bana, Cahit Baş komiser hakkında bir araştırma yapmanı istiyorum. Cahit Baş komiserin dahi haberi olmayacak.’’
‘’ Tamam, canım ama bir şartla yaparım. Bütün gelişmelerden beni haberdar edeceksin.’’
Leyla’ya ters, ters bakarak, ‘’ Her şeyi eninde sonunda yatağa bağlamada üstünüze yok şekerim.’’

2

‘’ Durum iyice karıştı Amirim.’’
‘’ Nasıl karıştı?’’
‘’ Dün muhbirim öldürüldü. Cesedini çöp konteynırın da bulmuşlar. Canım oldukça sıkkın. Her şeye yeniden başlayacağım.’’
‘’ İstersen yanına daha tecrübeli bir elemanımı vereyim.’’
‘’ Yok, Amirim, Serra’dan memnunum, gayet iyi anlaşıyoruz.’’
Asayişten çıkarken, Serra’ya seslendim,’’ Hadi prenses çıkıyoruz.’’ Yanıma gelmesini bekledim. Bahçeye çıktık, ‘’ Olay yerinden haber geldi mi?’’
‘’ Henüz bir haber çıkmadı’’ diye cevap verdi. ‘’ Karnın acıkmadı mı senin?’’ ‘’ Senin acıktı mı?’’ diye cevapladı. ‘’ Seni balık lokantasına götüreyim ister misin?’’ ‘’ Kaptan sensin.’’
Direksiyonu Bebeğe kırdım. Küçük bir balık lokantasında karar kıldık. Serra içinde benin içinde değişiklik oldu. Balık ziyafetinden sonra, sahilde banklardan birine oturarak, Boğazı seyretmeye başladık. ‘’ Adı neydi?’’ Bir an boş yakalandım. ‘’ Kimin adı neydi?’’ ‘’ Sevdiğin kadının, hakikaten ben ona benziyor muyum? Yoksa kompliman mı yaptın?’’ ‘’ Ben kimseye boşuna kompliman yapıp koltuklarını kabartmam prenses.’’
Ceketinin cebinden bir resim çıkarıp avucuma bıraktı. Resme bakınca, şaşkınlıktan ağzım açık kaldı. İnanamayacağım derecede bana benziyordu. ‘’ Haklıymışsın’’ diyerek resmi iade ettim. ‘’ Şeker helva yiyelim mi?’’
Şeker helvamızı da yedikten sonra, ‘’ Şimdi ne yapıyoruz?’’ ‘’ Eve gideceğiz ve kasayı açacağız. Sonrasını düşünürüz.’’
Dönüş yolunda trafikle bayağı cebelleştik. Eve girdiğimizde neredeyse saat sekize geliyordu. ‘’Önce kasayı mı açalım? Yoksa balkonda birer kadeh şampanya mı içelim?’’ ‘’ Bence önce kasayı açalım. Şampanya içersek, yine beni taşımak zorunda kalırsın.’’ ‘’ Bak bu işi zevkle yaparım ama önce iş.’’
Tam kasayı açmak üzere iken, telefonu çalmaya başladı. ‘’ Tam sırasıydı, numarayı da tanımıyorum.’’ Sesi dışarı vererek konuşmaya başladı. Karşıdan gelen ses, ‘’ Konuşma ve sadece beni dinle. İki gün sonra, gece yarısı Şile açıkların da, İstanbul’a yüklü miktarda uyuşturucu ve silah sokulacak. Geminin adı Tanrıverdi.’’ ‘’ Sen kimsin sana nasıl inanayım?’’ ‘’ Bunu Orçun için yapıyorum, gerekirse seni yeniden ararım.’’ Telefon kapandı.
‘’ İşler sarpa sarıyor Serra. Ama birazda olsa şansımız dönmeye başladı. Kasayı sonra açarız şimdi şampanya içmenin zamanı. Bu habere kadeh tokuşturulur.’’
Şampanyalarımızı udumlarken, başımı Cahit’in omuzuna yasladım.
‘’ Biliyor musun? Bu güne kadar, bana senin kadar değer veren kimse çıkmadı.’’
Kolunu omuzuma atarak, beni biraz daha kendisine çekti.
‘’ Her şeyin bir ilki vardır prenses, bak yıldız kaydı aklından bir dilek tut.’’
‘’ Tuttum ama söylemem.’’

3

Mübarek adam sanki uyku hapı gibi, yine omzunda uyuya kalmışım. Sabah uyandığımda, üzerimde daha seksi bir gecelik vardı. Giyinip mutfağa uğradım. Mutfakta yoktu. Balkona çıktım. Beni görünce, elindeki sigarayı bırakarak,
‘’ Gel prenses otur yanıma, sabah havası iyidir.’’
‘’ Sen benim içkime uyku hapımı karıştırıyorsun? Artık senden şüphelenmeye başladım. Her fırsatta beni kucaklıyorsun.’’
‘’ Çok konuşma prenses bu gün işimiz çok. Hazırsan Asayişe geçelim.’’
‘’ Bir şeyler yemeyecek miyiz?’’
‘’ Yolda atıştırırız. Düş önüme yoksa seni Asayişe kadar kucağımda taşırım.’’
‘’ Çok beklersin.’’
Yola çıkmadan birkaç telefon görüşmesi yaptıktan sonra,
‘’ Asayişe daha sonra gitsek de olur. Bu gün biraz deniz havası alalım ne dersin?’’
Hayretle yüzüne bakarak, ‘’ Deniz havası mı?’’
‘’ Evet, niye şaşırdın? Yanına bikini almayı unutma. Felekten bir gün çalalım, yoksa yüzme bilmiyor musun?’’
‘’ Biliyorum da, işimiz çok diyordun?’’
‘’ Bu da işimizin bir parçası prenses.’’
Bu adam her hareketiyle beni şaşırtmasını biliyordu. Kendime kavuniçi renginde bir bikini seçtim. Ölçüleri tam üzerime göreydi. Şile’ye doğru yola çıktık. Yolculuğumuz çok iyi geçti. Daha evvel ayarladığı bir deniz motoru ile denize açıldık. Ben bikinimi giyip güvertede güneşlenirken, Cahit’te motorun kaptanıyla hararetli, hararetli konuşuyordu. Biraz sonra motor durdu. Deniz o kadar şeffaftı ki motor suyla deniz arasında asılı duruyormuş gibi görünüyordu. Suda kendi halinde sallanmaya başladı. Kaptan ufukta nokta gibi duran bir gemiyi göstererek,
‘’ Cahit Bey, aradığımız gemi bu olmalı, Liman müdürlüğünden bir arkadaşımla görüştüm. Yüksek tonajlı demirlemiş başka bir gemi yokmuş.’’
‘’ Adını da sorsaydın?’’
‘’ Tabii ki öğrendim, Adı Tanrıverdi.’’
‘’Koordinatlarını tespit et Sahil güvenliğe bildireceğiz. Yo bu iyi fikir değil. Bu konuda Sedat Amirin görüşünü de almalıyım.’’
‘’ Baş üstüne efendim.’’
‘’ Prenses mayomu giyip geliyorum, birazda yüzelim.’’
Bundan sonrası rüya gibi geçti. Beraber yüzdük güneşlendik. Kaptanda tam kafa dengi adamdı. Sudan çıkınca, Cahit, Sedat Amiri arayarak, çok uzun bir konuşma yaptı.
‘’ Prenses Asayişe dönüyoruz, orada da fazla oyalanmadan eve geçeceğiz. Yarın akşam çok uzun bir gece olacak. Keyif yeter.’’