- 1217 Okunma
- 9 Yorum
- 3 Beğeni
Damla'nın Merakı
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Leyla Hanım, kocasından tayin haberini aldıktan sonra ufak ufak toparlanmaya başladı. Kırılacak eşyalardan başladı önce. Tabii iki yaşındaki kızı Damla’dan fırsat buldukça. Damla, yaşıtlarına göre çevresindeki her şeye aşırı meraklı bir çocuktu. Başta annesi olmak üzere herkesi taklit etmeye çalışıyor, anlayamadığı şeyleri tekrar tekrar "Bu ne, bu kim?" gibi sorularla annesini adeta bunaltıyordu.
Leyla Hanım, bıkıp usanmadan cevap vermeye çalışıyordu, ama bazen sorular karşısında tıkandığı, cevapsız kaldığı da oluyordu.
Birkaç koli paketledikten sonra kendine bir kahve yapıp divana oturdu. Kızı Damla, çevreden topladığı, daha doğrusu taşıyabildiği şeyleri sürükleyerek annesinin yanına getirip "Bunu da koy, bunu da koy" diye ısrar ediyordu.
Kızını kucaklayıp yanına oturttu "Gel seninle belgesel izleyelim Damla" diyerek televizyonda bir belgesel kanalı açtı. Belgeselde ayılar vardı. Ayılar, bazen doğada buldukları ağaç kovuklarındaki bala burunlarını sokarak yalana yalana bal yiyor, bazen de nehirlerde balık avlıyorlardı.
Annesi, Damla’nın ilgisini çekecek bir belgesel bulmanın mutluluğuyla kahvesini yudumluyordu. Bir süre sonra kendi de belgesele daldığı için yanından kalkan kızını görmedi bile.
Biten kahvenin fincanını mutfağa bırakmak için kalktığında ancak fark etti Damla’yı.
Damla, karşı köşede fiskosun üzerindeki fanusla ilgiliydi. Leyla Hanım, sesini çıkarmadan kızını izlemeye koyuldu, ne zaman, ne yapacağı kestirilemeyen bir çocuktu çünki.
Damla, fiskos masasının yanındaki pembe koltuğa çıkmış, fanusun üzerine eğilmiş vaziyette bir süre içindeki lacivert balığı izledi. Sonra yavaşça elini fanusa sokup hızlı hızlı daireler çizmeye başladı. Suyun içindeki lacivertin başı döndü, sersemledi,kendini suyun üzerine hareketsiz bırakıverdi.
Bu durum tam da Damla’nın istediği şeydi. Suyun üzerinde hareketsiz kalan balığı kaptığı gibi ağzına attı. Annesi, hiç beklemediği bu durum karşısında şaşkınlıktan bağırıncaya kadar Damla, balığı yuttu.
Leyla Hanım "Ne yaptın kız sen"
Damla "Balıklar yenir. Ayılar yedi ya.
Emine UYSAL
YORUMLAR
Güzel bir paylaşım
Evet çocuk bu ne yapacağı belli olmaz.
Kendine zarar gelmesin de;
Emine UYSAL (EMİNE45)
Sevgiler.
Emine Hanım hoş geldiniz.
Hoş bir yazıyla geldiniz.
Hoşluklar getirdiniz.
Artık bir daha gitmek yok değil mi?
Selam ve Saygılarımla...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45)
Sizi ne çok özlemiştim.
Hoş geldiniz, güzel yürekli dostum ve de güzel bir yazıyla bahtiyar kıldınız bizleri.
Tebrik ediyorum ve sevgilerimi gönderiyorum yürek dolusu, kadim dostuma.
Tüm güzellikler sizinle olsun.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Sevgiler.
güzel bir yazıydı anlamlı ve hoş bir anı yüreğine sağlık gönül dostu sevgiler....
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45)
Selam ve saygılarımla
Emine UYSAL (EMİNE45)
Beğenin için çok teşekkür ederim. Selam ve saygılarımla.
Vay küçük yaramaz!
Gördü ve tatbik etti hemen ha!
Tam bir bızdık desenize
Çocuğu boş bırakmaya gelmiyor
Salt göstermek değil, onunla konuşmak, ne anladığını yoklamakta gerekiyor
Yüreğinize, emeğinize, kaleminize, kelamınıza bereket sayın hocam
Bu arada epey aradan sonra paylaşım yapıyorsunuz sanırım, hoş geldiniz
Tebrik ederim gün başarınızı da
Saygı ve selamlarımla...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Küçük bir öykü bu, güler misin ağlar mısın gibisinden. Çocuklara karşı sabırı ve açıklayıcı olmamız gerektiğine değinen bir yazı.
Çocuk işte balık çiy mi pişmiş demeden yutıverir işte böyle.
Selam ve saygılar.