- 331 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İKDİSAT
İKDİSAT ÜZERİNE
Bugün Cemal Aksoy kardeşimle hem yüzdük, hem de iktisat üzerine sohbet ettik.
Kapımızın dibinde deniz masmavi… Yılın kaç günü, Tanrının bize bahşettiği bu nimetten faydalanıyoruz? Hiç denecek kadar az. Elin adamı ta nerelerden gelip dünyanın masrafını yapıp denize girmek için can atıyor! Biz üşeniyoruz. Ne kıymet bilmez insanlarız.
Her yer, dağ, taş fındık bahçesi… Şuraya bir çikolata fabrikası kuramadık. Boşu boşuna Beşikdağı’na bir teleferik yaptık. Dünyanın masrafı. O parayla bir değil birkaç tane çikolata fabrikası yapılırdı. Ham maddesi hazır. Pazarı hazır. Nerden baksan bin kişi çalışır eve ekmek getirir. Fındığımız da değer kazanır, İtalyan şirketine peşkeş çekilmez.
Nereden baksak işlerimiz sakat.
Günlerdir s-400 konuşuyoruz. Adamlar demiri çelik yapmışlar, içine radar sistemi yerleştirmişler, ucuna da bomba koymuşlar, milyar dolarlara biz ahmaklara satıyorlar. Biz Yüce Atatürk’ün sözünü tutsaydık bu füzeleri biz satacaktık. Daha Akdeniz’de burnumuzun dibinde hakkımız olan petrol-doğalgaz aramaya koymuyorlar bizi. İsrail çoktan buldu satıyor. Biz seyrediyoruz. Altınların üzerinde oturuyoruz ama nefesimiz kokuyor açlıktan! Kabahat kimin? Elbette bizim. Bizi birlik yapmayan siyasetin. Emperyalistlerin oyuncağı olan idarecilerin.
Bütün fabrikaları, bankaları, ağır sanayimizi özelleştirme adı altında yabancılara peşkeş çektik.
Şimdi işsizler ordusu gittikçe büyüyor diye dert yanıyoruz.
Kendi kendine yeten on ülkeden biriydik. Yaylalarımızdan yağ-bal akıyordu.
Yılın dört mevsimi hasat ediyorduk.
Dağlar ağlıyor. Ovalar garip .İnsanlarımız mutsuz. Okullar ilim yuvası olmaktan çıkmış. Aynen, Avrupa Reform-Rönesans devrimi yaparken, Osmanlının borçla altından saray yapma devirlerine geri dönüyoruz.
Bu kafayla bırakın iktisadi düşünceyi, farazi şeylerden medet umuyoruz.
Nereye kadar. Göreceğiz.
Gerçeklerden kaçamayız.
Allah’ım bize yadım et.
Aklımızı başımıza toplayalım.
Yusuf Yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.