- 519 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KIRGIN KALBIM
Yazdan kalma bir güneş tıklatıp duruyordu penceremi .Açtım bütün pencereleri, buyur ettim güneşi içeri. Balkon kapısını ardına kadar açarak çiçeklerimle buluşturdum güneşi.
Tek tek konuştum çiçeklerle. Öptüm onları. Neşe içindeydiler çiçeklerim.
Kapattım gözlerimi. Bir yerlere dolandı düşüncelerim.
Bahar Burak geldi aklıma. Kızım ve torunum.
Daha ilerilere gittim. Diyarbakır kalesine çıktım. Biraz Hasankeyf Bismil`e uğradım. Açtım gözlerimi bütün çiçekler bana bakıyordu. Hani dediler" bugün Orhaneli ye okula uğramadın, mektep bayırına çıkıyordun ya her gün".
Yok dedim, bugün çıkmayacağım artık eski hevesim de kalmadı zaten, yoruldu kalbim.
Çiçeklerim üzüldü. Üzülmeyin dedim.Hayat tecrübelerden ders çıkarmaktır.Bundan sonra adımlarımı daha dikkatli atarım .Sarmaşık elini elime uzatıp " biz hep seni seviyoruz yalansız dolansız," dedi.Bende hepinizi dedim.
Çiçeğimin biri biraz çekingen bir tavırla yüzüme baktı. Belli ki bir şey söyleyecekti . Yaprağını elimin içine alıp şöyle dedim. Hadi ne söylemek istiyorsun. Yüzüme şefkatle baktı. Çok mu kırgın kalbin? dedi. Biran sessiz kaldık. Bir cevap vermem gerekiyordu. Doğru kelimeleri aradım. Şöyle cevapladım:
Davranışlar bazen değer yargılarını ortaya çıkartır. Ben baştan hatalı davrandım. Ona hiç anlatmamam gerekenleri anlattım. Ve ona hak ettiği şekilde davranmayı dengeleyemedim. Duygu terazimiz farklıydı. Onun mantığı ağır basıyordu. Duygusal olarak eksik kalıyordu. Konumu gereği hep benim ona uyum sağlamam gerekiyordu. Belirli bir zaman sonra insan kendini herhangi bir yere koyulan eşya pozisyonu gibi algılamaya başlıyor. Bu da insanın kendine olan güvenini sarsıyor psikolojisini bozuyordu.
Bütün çiçeklerim dikkatle beni dinliyorlardı.
Ben onu çok sevmiştim. Oda beni seviyordu. Biliyordum ama eksik olan bir şeyler vardı. Bunu da düzeltmemiz mümkün değildi. Elimin içinde yaprağı olan çiçeğim. Peki şimdi neye karar verdin? diye sordu. Hayat her şeye rağmen devam ediyor. Karar aşamasında değilim. Olayları akışına bırakmak en doğrusu. Kendimi toparlayıp daha sağlıklı düşünüp davranacağıma eminim. Zatende geleceği olmayan bir şeyin içine girmiştik. Bunu bilmek insanı rahatlatıyor. Bir şeyin ha bugün ha yarın bitmesi arasında ki tek fark yaşanılacak şeylerin erken bitmesinden ibarettir. Hem ben ona kaderdim. Keder değil...
Fatma Çiçek
17 Ağustos 2018
FOTOGRAF : Fatma Cicek
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.