Söylediklerinizi duyurmak için kimseyi kolundan tutmayınız ; zira insanlar sizi dinlemeye arzulu değillerse, onları tutacak yerde çenenizi tutmanız daha hayırlıdır.-- chesterfield
Do
Do#Minör

Davetsiz Misafir

Yorum

Davetsiz Misafir

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

515

Okunma

Okuduğunuz yazı 11.6.2019 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
Davetsiz Misafir

Davetsiz Misafir

Böyledir bazı geceler…

Önce bilindik uykusuzluklara uzanır kumrallar, sonra yenilmiş karanlıklara doğrultur ince tellerini.Öyle bir gelirki bazı geceler, öyle bir çalarki yürek kapılarımı, tükenircesine kilitlerim kanserli dakikalarımı. Tüketircesine, bardak bardak içmeye çalışırım yelkovanı akrebinden güçlü zamanımı. Zira zordur açmak, yüreğimin tasma kilitli kapılarını. İşte öyle bir gelir ki bazı geceler, kilidi vurana kadar sıvışır haneme ansızın. Yürek camlarım kırılırcasına çarparken, gözlerimdeki perdeler ayakta karşılar gelişini. Masumiyetimin en beyaz, en aşık, en çocuk koltuğuna yürür çamurlu ayakkabılarıyla. Sorgusuz, bakışsız, kaçışsız yerleşir; dokunurcasına…

Tok gelir bazı geceler…

Her yasak elmadan bir ısırık ala ala besler vicdan yorgunluklarını yıllarca. Karnı toktur ocakta ki “ama"larıma, "ya da"larıma. O yaslanıp arkasına hazmederken hatalarımı, kendime söylediğim yalanları hazırlarım; sabaha karşı beş çayının yanına. Bilirim önceki gelişlerinden. Öyle lezzetli gelirki ona o yalanlar, demini almamış huzursuzluklara bana bana yer, içer. Yaşanmış hikayelerimi fısıldar bana sakin rüzgarlarla. O anlattıkça huzursuzluklarım demlenir, dem aldıkça umutsuzluklarım güçlenir. İşte öyle tok gelirki bazı geceler, buhar oluverir tutunduklarım, karışır özlemlerin cennetine. Yalanlarım mahkum gibi kaçarken, araflarım kabullenir gelişini. Çaresizliğimin en gri, en suçlu, en yaşlı koltuğunda çarpar yüzüme soğuk, tuzlu denizleri. Dönüşsüz, gidişsiz, kapansızca avlar beni; acıkırcasına…

Çok zor gider bazı geceler…

Öyle bir giderki, is bırakır duvarlarımda. Huzurla uyandığım kömür sobası sabahlarımı utandırırcasına. Küçülürüm gidişine; başım boynuma, kalbim ayak bileklerime ağır gelir o sabahlarda. Göz perdelerim aralanır uğurlamaya.Bilirim önceki gidişlerinden, ceplerinden bir hediye bırakır oturduğu koltuğa, o geceden hatıra. Güneş sızar akrebi yelkovanından daha güçsüz zamanıma. Sızdıkça güçlenir cesaretim, cesaretlendikçe büyür küçüldüklerim. Uzanırım bıraktığı hediyeme; gümüş çerçeveli bir ayna. Yüzleşmelerimin en siyah, en yalnız, en ölüm koltuğunda bakar yüzüme gerçekliklerim. Telsiz, duvaksız, acımasızca bakar bana; soyunurcasına…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Davetsiz misafir Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Davetsiz misafir yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Davetsiz Misafir yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
11.6.2019 14:25:37
Beğeni:
0
İzlenme:
515
Yorum:
0
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.