- 573 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BİR YOLCULUK
BİR YOLCULUK
Oğlum yeni öğretmen olmuştu. Yine bir öğretmenle evlendi. Eş durumundan tayini Erzurum’a çıktı.
Bir gün evde hanımla oturuyorum, bir telefon:
-Baba haftaya dede oluyorsun!
Bir hoş oldum. Sevincimden dudaklarım titriyor.
Hanımın yüzü, baktım beyazlıyor.
-Bir şey yok dede olacağım haftaya.
-Hemen valizini hazırlıyorum.
Telefonu unutmuştum.
-Hemen hareket ediyoruz ilk otobüsle, oğlum.
Biletleri aldım.
Arkasından bir haber” otobüs seferi iptal.”
Ben zaten heyecandan yerimde zor duruyorum.
Gittim Hakan’a :
-Ne yap yap bizi Erzurum’a gönder.
Allah razı olsun sordu soruşturdu bizi Bingöl’e giden bir otobüse yerleştirdi.
Ne güzel ne konforlu bir otobüs. Muavin çok kibar çok nazik birisi.
Birde otobüste tayini Bingöl Devlet Hastanesine çıkmış bir doktor var, baldan tatlı. Otobüste birkaç hasta vardı. Onlarla nasıl ilgileniyor bir görseniz, -duygulanmamak elde değil.-
Bir ara otobüs mola verdi. Başım dönüyor eğildim. Doktor:
-Ne oldu amca, elini aç soğuk suyla yüzünü bir yıka.
-Zahmet etme.
- Ne zahmeti, babamda olabilirdi böyle.
Onun bu sözü aklıma geldikçe, gözlerim yaşarır.
Sonra otobüse çıktık. Radyoda Trabzon maçı dinliyoruz.
Doktor dedi ki muavine:
-Bu amca Trabzonlu al onu hostes koltuğuna oturt, maçı daha iyi dinlesin.
Oturdum, o arada Trabzonspor bir gol attı
Doktor bana dönerek:
-Trabzon gol atınca yüzünün rengi hemen düzeldi.
Gülüştük.
Bir yanda güzel bir otobüs yolculuğu, bir yanda dede olmanı heyecanı içinde Erzurum Garına indik. Doktora ve muavine teşekkür ettikten sonra. Baktım oğlum bizi karşılamaya gelmiş. Sarıldık bir birimize!
-Niye eşini yalnız bıraktın?
Baktı gözlerine o sevinçle, annesini bir daha öptü.
-Anlaşıldı baba pabucumun dama atılacağı günler yaklaştı…
Yusuf Yılmaz