- 738 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
BİZ BU DEĞİLİZ
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
BİZ DEĞİL MİYDİK?
Sahi hangi ara biz böyle vurdumduymaz, hissiz, bana neci, bahaneci, hileci olduk?
Biz değil miydik; komşusu açken yatamayan?
Canı gitse de ahde vefasızlık etmeyen biz değil miydik?
Biz değil miydik; yetim başını okşamayı her şeyin üstünde tutan?
Misafir olmadan yemek yiyemeyen, misafirin rızkıyla geldiğini bilen biz değil miydik?
Biz değil miydik; hasta ziyaretini ve onun duasını almak için yarışan?
Düşene el uzatan biz değil miydik?
Biz değimliydik; babanın yanında ayağını uzatarak oturamayan?
Annenin ağzından çıkan her sözü emir bilen biz değil miydik?
Biz değil miydik; cenneti onun ayağının altında arayan?
Kadınına sahip çıkan biz değil miydik?
Biz değil miydik; çocuklarının annesini gözünden sakınan?
Çocukları için çalışmanın ibadet olduğuna inanarak onlar için çatlamış ellerle bir ekmeği bölüştürüp ve onlara bölüşmenin ne erdemli bir şey olduğunu aşılayan biz değil miydik?
Biz değil miydik; çocukların boğazından haram lokma geçmesin ve bu vebal ailesine geçmesin diye etini dişine takarak, tırnaklarıyla dağları aşıp, savaşan?
Sofraya baba oturmadan oturamayan biz değil miydik?
Biz değil miydik; söz konusu aile şerefi olunca yerinde oturamayan?
Yeri gelince vatan için çocuklarından vazgeçip cihat meydanına koşan biz değil miydik?
Biz değil miydik şehitlik için çarpışan?
,Biz değilmişiz? Onlar beyaz atlara binip gitmişler. Biz biraz batıdan, biraz doğudan, biraz kuzeyden, biraz güneyden alıp, BİZ olmaktan uzaklaşmışız.
Milyonlarca ben olmuşuz ama hiç BİZ olamamışız.
Biz olamayınca; onlar bizi, benlere ayırıp rüzgarda savrulan yaprak gibi, sürüden ayrılan koyun gibi ve şu an dönen oyunlar gibi, kendimizi projelerinin içinde çırılçıplak bulmuşuz. Savunmasız bir şekilde…
Ve çıplaklığı bir kültür diye yutturmuşlar bize.
O adına medeniyet dedikleri canavar.
Anne ve babaları, rahat etsinler diye huzur evine verip evimizde huzurlu bir şekilde uyuyabiliyorsak,
Birilerinin çöpe attığı, bir diğerimizin hayalini süslüyorsa.
Biri yere düşmüşken diğeri gülümsüyorsa.
Ve Bayram geliyor diye babaların ödü kopuyorsa,
Bir an önce son bulsun bu tutarsızlık, arsızlık, hırsızlık, haksızlık.
Ya da kimse beklemesin bu safsatalara inanmamı.
Çünkü biz bu değildik. Bu değiliz. Bu böyle sürmez. Bu böyle sürmemeli.
BEN GÖRÜYORUM ALLAHIM İNŞALLAH ÇOCUĞUM GÖRMEZ…
Mustafa YILDIZTEKİN
YORUMLAR
Hoş geldiniz hoş geldiniz.
Dost kalemi ve güne eşlik eden güzel yazınızı kutluyorum.
Selam ve saygılarımla.
Bu ailenin bir parçası olmak bilin ki insana çok şey katıyor.
Doğru yerdesiz: edebiyat ve dostluğun ortak tebessümü bizlerin yazdıkları ve yine birbirimize kol kanat germişken.
Mustafa yıldıztekin
Aslı varken, taklidi değersiz ve geçersizidir...
Yüzyıllarca Müslüman olmanın şartı zannederek Araplar gib yaşadık ( hâlâ yaşayanlar da var) onlara yaranamadık!...
Yanlış Batılılaşmayla onlar gibi giyinip yaşayınca onlar gibi olacağımızı zannettik, komik bir taklitten öteye geçemedilk ne yazık ki!..
BİZ olmayı açıklamayı amaçladığınız yazınızda değneğin bu iki ucuna da değinmenizi beklerdim. BİZ olmakta ne Arap gib olmak vardır ne de BAtılı gibi olmak vardır.
BİZ, onlar yokken de BİZDİK!..
Aslımızdan getirdiğimiz, yabana atılamayacak kadar günümüz yaşantısına uyan kült değerlerimiz, bu savrulmalardan payını alarak yok olmak üzere. En azından Ahi Evren geleneğimizi yaşatabilseydik, saydığınız saygılı geçmişimizi belki bir nebze daha koruyabilirdik.
Okuyanı düşündüren güzel bir yazı. Güne gelen yazınızı kutlarım.
Saygılarımla.
NOT: Ahi Evran: Ahi Kelimesinin Eski Türk lugatinde yigit ve cömert anlamında kullanılan Akhi kelimesinden geldigi zamanla Arapça Kardeş anlamına gelen Ahi kelimesinin telaffuzuyla telaffuz edilmeye başlandığı bazı araştırmacılar tarafından kabul edilmektedir.
Herkesin korkarak kaçtığı Evran ismindeki büyükçe bir yılanın kendisine itaat etmesi, herkesin gözü önünde bu kerameti göstermesi sebebiyle “Ahi Evran (yılanın Kardeşi)” ve islamiyete yaptığı hizmetlerinden dolayı “Nasirüddin” lakabı verildiği de söylenilmiştir .
İnsan nefsinin bir ejder gücünde olduğu, nefsini yenen kişinin dünya hırslarından, kininden ve maddi isteklerinden arınacağı inancıyla, Ahi Evren’in nefis denen benlik yılanını içinden söküp atarak bir kamçı gibi elinde taşıdığı söylenmiş ve bu nedenle kendisine “Yılanlı Ahi” anlamına gelen Ahi Evren denmiştir.
Kaynak: http://www.eskieserler.com/Eski/Eserler/Makale/2040/Ahi-Evren-isminin-Kokeni-ve-Manasi.asp?ID=2040
Mustafa yıldıztekin
Duygularımız insancıl taraflarımız törpülendi ben merkezli bir dünyada biz olmayı beceremedik bir çoğumuz... Makinelerin esiri olduk bir oda da sadece tablet bilgisayarlara ve cep telefonların bakıyor ama birbirimiz ile konuşmuyoruz yüzüne bakmıyoruz. Buna toplumsal duyarsızlaşma da denilebilir... Yazık ettik insana ve topluma... Yine de iyi insanlar var bu dünyada olmalı, düşene bir tekme de ben vurayım düşüncesinde olmayan, el uzatan yardım eden... Bencil taraflarımızı törpüleyebilir isek insan olmaya az da olsa yaklaşırız diye düşünüyorum... Hani komşu komşunun külüne muhtaçtı? Gece yarısı bir ihtiyacı olduğunda hangimiz cesaret edip de komşumuzun kapısını çalabiliriz? Kırk katlı apartmanlarda ancak sene de bir yönetim toplantısında görüşürüz gerisi fasa fiso... Bayramlarda anne ve babamıza mesaj çekmenin ötesine geçmeliyiz artık. Çok şey var daha yazacak da doluyuz yine de... Kutlarım...
Mustafa yıldıztekin
Tespitler yerinde ve maalesef Hz.Ömerin dediği gibi;
"İnandığınız gibi yasamazsanız,yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız"
Tebrikler
Mustafa yıldıztekin
BU YAZININ DÜZENLENMESİNDE KATKILARINI ESİRGEMEYEN BEDRİ TOKUL HOCAMA TEŞEKKÜRÜ BORÇ BİLİYORUM......AYRICA BEGENILEREK OKUNDUĞU VE BÖYLESİNE KALİTELİ BİR PLATFORMDA KABUL GÖRDÜĞÜ İÇİN ÇOK MUTLU OLDUĞUMU BELİRTMEK İSTERİM....
Bedri Tokul
Ben ne yaptım ki? Yazı da senin. Başarıda.
Ben sadece satırları kaydırdım. O kadar.
Selam ve Sevgiyle...
Güzel bir yazı.
İyi bir kalem.
Hoş geldiniz.
Yazınızın güne gelmesi de isabet olmuş.
Tebrikler.
Keşke her "Biz değil miydik" dedikten sonra soru işareti koyup,
alt satıra geçseydiniz.
O zaman daha da etkileyici olurdu.
Ama olsun.
Güzel bir yazı, güzel bir tespitti.
Selamlarımla...
Mustafa yıldıztekin
Bedri Tokul
Teşekkür ediyorum.