- 455 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Makam-ı Saba 2
Hercai hayaller kurduğun şehrin sokaklarında attığın adımlar kadardır kapladığın yer . "Kadim dostum "dediğin bu şehir herkese aynı havayı sunar lakin aynı imkânı sunar mı ?
Ne önemi var ki helalinden olduktan sonra.Büyüklerin sözleri ve yaptıkları önünde dururken; " ben nasıl onlardan vaz geçerim" dediğinde kaldırımlarında izlediğin yoldur adamlığın.
Gittiğin kapıda karşılanışın nasılsa,uğurlanışında aynı olmalı vesselam.
O kapı öyle bir kapı olmalı ki hüzünlerin huzura,huzurun insanlığa nur olur.O kapının ilki seher vaktinde kainatta el ayak kesilmişken senin göz kulak kesildiğin o sesle vardığındır.
Sabahın saba makamında, eğildiğin kadar doğrulduğun mekanlarda duyduğun hazdır hasret kaldığımız insanlık.
"Çıkar "denilen tek şey çoraplarındır. Son damlası döküldüğünde günahlarında dökülür şadırvana paralel.Ve sen el pençe divan dururken,bir muştu doğar ana rahminden sana sunulmak için.
Kaybettiğin yitiklerin bulunduğu makamdır saba...gizli gizli ağladığın kimselerin görmediği duvar ya da pencere kenarıdır buğul buğul...
Heplerin içindeki hiçtir aradığın.Anne kucağı ,baba ocağı hazzıdır doyamadığın..
Her makam bir mekandır.Her mekanın bi sahibi vardır.Sen ona misafir ol.
Sabır, meşakkatli bir yol olduğu için hep tenhadır.Tenhada gezmek tefekküre götürür.
"Şükür var olana değil yok olana yapılırsa şükürdür " Bu makamın sahibi İbrahim Ethemdir.
Dilinin döndüğü zihninin izin verdiğidir.Kişinin zihni temiz olursa zikri de temiz olur.
Öyle ise kul olmak için kül olmak gerekir. Küllerinden doğup güllere karışmak için.
Edebin adabından süzülüp damarlarında deveran bulmalıdır.
Huzura ermek için huzura varmalı vakti seherde..Vakti seherin tek makamı " saba"dır unutma...
Sabahın "saba"sı, huzurun "h" si ile birleşince günü aydınlanır insanın...