- 553 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Döşeme
Sarı bir kedi pencereye çıkmış, dışarıyı seyrediyordu. Güneş bedenini ısıttıkça keyifleniyordu. Camın üstünde vızıldayan karasinekler bile neşesini kaçırmamıştı. Tüylerini yalayarak temizliyorken kendisine seslenen cılız bir ses duydu. Kulak kabarttı. Yine aynı sesi duyunca pencereden inip sesin sahibini aramaya başladı. Tavandaki örümcek ve camdaki karasinekler sesin sahibi olamazdı. Tam odadan dışarı çıkacakken yine o ses,
-Kedi kardeş, adım Döşeme. Size bir şey sorabilir miyim? Sağa sola bakmayın. Aşağıya bakın. Ayağınızın altındayım, adım Döşeme.
Kedi bir zıplayışta sandalyeye çıktı. Bu da neydi? Demin bastığı yere dikkatlice bakmaya başladı.
-İşte şimdi bana bakıyorsun, dedi tahta. Kedi şaşırmıştı. Yüksek sesle miyavladı. Döşeme,
-Sizden bir şey rica edebilir miyim? dedi.
Kedi mııır diye cevap verdi.
-Pencereden karşı tepeye bakıp gördüklerinizi bana da anlatır mısınız?
Kedi bir iki zıplayışta pencereye tekrar çıktı ve kalın sesiyle,
-Karşı tepede bir sürü ağaç var, dedi.
-İri gürgen ağaçları olmalı o tepede. Onların sağındaki köknarlara bak. Büyümüşler mi? Çok küçüktüler ben oradan ayrıldığımda.
-Gürgen ağaçlarının sağında bir sürü büyük köknar var. Hepsi de çok güzeller.
Döşeme ağlamaya başladı. Bir yandan da “Onları çok özledim, acaba beni affettiler mi?” diye söyleniyordu. Kedi, Döşeme’nin neden ağladığını merak etti, sebebini sordu.
Döşeme:
-Ben o tepede bir fidandım. Yanımda fidan kardeşlerim de vardı. Çabuk büyüdüm, büyüdükçe onların büyümelerini engelledim. Köklerimi toprağa saldım, bütün besini emdim. Dallarımı güneşe doğru uzattım, onlar gölgemde kaldı. Bana, “Neden böyle yapıyorsun, biz de büyümek istiyoruz, sen çok bencilsin.” dediler. Onların sözlerini önemsemedim. Çünkü ben en büyük ağaç olmak istiyordum, oldum da. Sonunda bir oduncu geldi. Boyuma posuma bakıp “Tam istediğim ağaç.” dedi. Beni kesip, biçti. Sonrasında buradayım işte, ayaklar altında. Kesilirken küçük fidanlara, “Beni affedin!” dedim, acaba affettiler mi? Hepsi büyümüşler demek.
Kedi sessizce döşemeyi dinledikten sonra biraz düşündü. Sonra hızlıca odadan çıktı. Epey bir zaman sonra odanın kapısında tekrar göründü. Kedi,
-Onlara sordum Döşeme, seni affetmişler. Senin sonun onlara örnek olmuş. Topraktaki besini, suyu ve güneş ışığını paylaşmışlar. Birlikte büyüyüp mutlu olmuşlar. Seni çok seviyorlarmış. Bunu sana söylememi istediler.
Ağlayan Döşeme sustu. Artık mutluydu. Senelerce üzüntüsünden uyuyamamıştı.
-Ben de onları çok seviyorum, diyerek derin bir uykuya daldı.
Emine Yılmaz Dereci
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.