NAMLUNUN UCUNDAKİ BEN- KISIM -1 Bölüm-18

• 12 Mayıs 2019 Pazar 22:30:30

NAMLUNUN UCUNDAKİ BEN- KISIM -1 Bölüm-18

Tayinimin hiç beklemediğim bir anda İstanbul Asayiş şubeye çıktığını görünce, bayağı şaşırdım. Aslında bu benim için hiçte fena olmamıştı. Böyle bir değişikliği hak ettiğime inanıyorum. Beş yıldır İzmir asayiş şubede görev yapıyordum. Yanlış hatırlamıyorsam bizim Sedat’ta İstanbul Asayiş şubede.
Zaman ne kadar çabuk geçiyor bazen her şey anlamını kaybediyor. Adana Asayiş Şubede beş yıl. Sonra Diyarbakır orada Sedat’la tanışmam Diyarbakır’dan sonra İzmir şimdi de İstanbul. Bekle beni İstanbul ben geliyorum.
2
‘’ Komiser Leyla’’ ‘’ Buyurun efendim’’
Sedat Amir,
‘’Kızım burası yolgeçen hanı mı? Benim koltuğumda oturan sırtı bize dönük olan adam kim?’’
Leyla Komiser,
‘’Özür dilerim Amirim ben arşivdeydim hiçbir şeyden haberim yok.’’
Sedat Amir,
‘’Bunun hesabını daha sonra soracağım.’’ Hemşerim bu tarafa dönsen de yüzünü görsek. Koltuğunda oturan yabancı birden dönünce Sedat amir öylece kala kaldı. Şaşkınlık içinde ‘’Sen ha burada ne işin var Murat Baş komiserim ben bir hafta tatil yapacağını düşünmüştüm.’’
Murat Baş komiser,
‘’Beğenmediysen yeniden İzmir’e dönerim Sedat Amirim.’’
Sedat Amir,
‘’Otur rahatını bozma ben razıyım ayakta durmaya. Nasıl oldu da buraya geldin?’’
Murat Baş komiser,
‘’Her zamanki hikâye tayinim buraya çıktı. Amirim emrinizdeyim.’’
Sedat Amir,
‘’Mucize gibi bir şey sana o kadar çok ihtiyacım olduğu bir sırada Hızır gibi yetiştin.’’
Murat Baş komiser,
‘’Hiç sormayın Amirim Önce Adana, Diyarbakır İzmir şimdide senin yanındayım. Amirim buyurun geçin yerinize nasıl olsa artık buradayım uzun uzun konuşuruz.’’
Sedat amir,
‘’Tayin belgeni elden mi getirdin?’’
Murat Baş komiser,
‘’Evet Amirim buyurun.’’
Sedat Amir,
‘’Bir kopyası da masamda duruyor. Şimdilik Heval Baş komiserle çalışacaksın. Biraz sonra kendisiyle tanışırsın. Yarın sabah tam kadro aşağıda toplanacağız haberiniz olsun.’’
 Ertesi gün sabah iş başı yapar yapmaz sığınağa indik Sedat Amir oturduğu sandalyeden kalkarak ağır adımlarla etrafımızda dolaşmaya başladı. Hareketlerinden bu toplantının önemini bize gayet iyi anlatıyordu. Neredeyse başımız dönmeye başladığı sırada yerine oturdu yumuşak bir sesle konuşmaya başladı.
Sedat Amir,
‘’Bugün burada tam kadro toplanmamızı hepiniz merak ediyorsunuz. Bugün burada iki konuyu konuşup karara bağlayacağız. Öncelikle nihayet Atıf’ı getirttik ve burada biraz sonra bize katılacak. Büşra Baş komiser Atıf’ın sorumluluğu tamamen sana ait. Şimdi önce hangi haberi duymak istersiniz iyiyi mi? Yoksa kötü haberimi? Neyse ben önce kötü haberi açıklayayım. Özel bir görevle Ankara ya giden seçkin Komiseri ne yazık ki bu günden sonra bu birimde göremeyeceğiz. Adam gibi bir polisti ama tayini Ankara’ya çıktı. Yakında eşyalarını toplamaya gelir. Ve son defa görüşürüz. Serap Komiserim bu zarfta size geldi buyurun.’’
Serap Komiser zarfı açıp içinden çıkan kâğıdı okumaya başladı. Okudukça gözlerinden yaşlar akmaya başladı. Gözlerini Sedat Amire dikip ‘’ Demek buraya kadarmış Sedat Amirim. Kaderde Urfa’yı da görmek varmış. Orası da vatanımın bir parçası seve, seve giderim.’’
Sedat Amir,
‘’On gün yol iznin var. On gün sonra yeni yerinde iş başı yapacaksın.’’
Serap Komiser,
‘’Emredersiniz Amirim.’’
Sedat Amir,
‘’Şimdi sizlerle eski bir yol arkadaşımla tanıştıracağım. Yollarımız tekrar burada çakıştı. Değil mi Murat Baş komiser?’’
Murat Baş komiser,
‘’Evet Amirim.’’
Sedat Amir,
‘’Murat Baş komiserin tayini bizim birime çıktı. Bu konuda sizlere tavsiyem tecrübelerinden faydalanmaya bakın zararlı
çıkmazsınız. Diğer bir konu da Büşra Baş komiser yeniden göreve döndü. Ekibi ikiye bölüyorum. Birinci ekip İstanbul sokaklarına çıkacak. İkinci ekip Hakkâri’ye gidecek Kalmuk’u haklayacak. Burada ki ekibin
başında Murat Baş komiser olacak. Büşra, Heval ve Tugay Baş komiserler ise Hakkâri’nin yolunu tutacak. Yola çıkmadan son bir toplantı daha yapacağız.’’