- 763 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
LEMOS 'UN ZAVİYE VAKFİYELERİ
LEMOS’ UN ZAVİYE VAKFİYELERİ
Lamos Musa Paşa Beğ Camisi için Halit Bardakçı hocamız “Bütün Yönleriyle Ermenek” isimli eserinde; “Karamanoğlu Musa Bey tarafından yaptırılan Lemos Musa Paşa Caminin yapım tarihi belli değildir. Ancak Musa Bey’in siyasi tarihte göründüğü 1314-1356 yılları arasında yaptırılmış olabileceği düşünülmektedir. Ü zeri toprak dam örtülü ve basit bir yapı olan cami, üzerindeki kitabesine göre 1071/1660-1661 yılında tamir edilmiştir. 1977 yılın da ise tamamen yıktırılıp, yeni den yaptırılmıştır” ifadesiyle tanımlamaktadır.
Ayrıca tarih uzmanı Doç. Dr. Bilal Gök Hoca; “ Ermenek/Lamos Köyünde Tol Medresenin banisi (yaptıran) Mahmut Beyoğlu Burhaneddin Musa Bey tarafından 1340-1344 lü yılları arasında cami yaptırıldığı Osmanlı Tahrir Defterinde;
“Vakf-ı Camii Lamus inşa-i Musa Bey min Âl-i Karaman” ve
“Vakfı Camii der-karye-i Lamus bina-i Paşa Musa Beğ an- ümerâ-i Karaman”
Kaydından anlaşıldığını” belirtir
Lamos Musa Paşa Beğ Camii, Karamanoğulları Beyliği Beylerinin Ermenek merkezi harici köy yerleşkesine/ taşraya yaptırdığı ilk ve tek hayrat eseridir.
Karamanoğulları Beylerinden Mahmut Bey’in oğlu Burhaneddin Musa Bey, Alimullah bir kişiliktir. Karamanoğulları Beyliğinin (Devleti) Emiri ya da Ermenek Eyaleti/Sancak Beyi olduğu dönemlerde Karaman’da bir medrese, imarethane ve Mut’ta mektep, muallimhane ile Ermenek şehir merkezinde banisinden dolayı Mu sa Bey Medresesi olarakta bilinen Tol Medreseyi (kitabesine göre yapım yılı H.740 miladi 1339-1340 yılları) yaptırmıştır. Tol Medrese Beyliğin ilk ve en önemli eğitim kurumudur. Burhaneddin Musa Bey Lamos köyünde öngörüye göre 1340/1344 yıl larında Emir Musa Paşa Beğ Camisinin de banisidir. Emir Musa Beğ, banisi olduğu sadakay-ı cariye türü tüm eserlerin asırlarca halka hizmet sunabilmesi için Beylik dahilinde yer alan Karaman, Mut, Silifke, Gülnar ve Ermenek sınırları içinde geliri yüksek vakıflar bırakır. Böylece bu eserler yüzyıllarca varlığını vakıfların iradıyla sürdürüp günümüze kadar ulaşır.
Nitekim Prof. Dr. İsmail Çiftçioğlu Hocamız, “Ermenek Emir Musa Bey (Tol) Medresesi ve Vakfiyesi” isimli 2001 tarihlili İlmi Araştırmasında; “Tol Medresenin Ermenek Bölgesinde Ermenek merkez dahil olmak üzere Fariske, Lamos, Başdere, Uğurlu, Cenne, Gargara, Görmel, Sarumazı ve Akmanastır köylerinde iradı yüksek vakfiyeleri” olduğunu açıklar. Bu vakıf arazilerin bulunduğu mevkiler en belirğin şekilde “Beğ (Bey) Yeri, Melik Yeri veya Paşa Bağı” olarak tanımlanıp günümüze kadar bu isimle anılır. Ancak vakfiyenin mülkiyeti şahıslar lehine el değiştirmiş va ziyettedir.
Karamanoğulları Emiri ( Bir süre Ermenek Beyi) Musa Beğ devri döneminde Ermenek’e medrese (üniversite) ve özellikle Lamos köyüne de cami yaptırtması bu bölgenin XIII. ve XIV. yüzyılda demoğrafik, etnik, sosyolojik, iktisadi ve dinsel yapısından kaynaklandığı muhakkak. Zira Lamos, o dönemde bölgenin tarihsel geçmişi olan Davdas, İzvid, Lafza, Dindebol, Ezvendi, İrnebol, İznebol, Akmanastır ve Gargara gibi tarihi köylerden birisidir. Türkmenlerin yerleşmek için özellikle tercih ettiği önemli bir yerleşim yeri. Türkmenlerin geçim kaynağı hayvancılık için elverişli alanlara ve zirai tarım için bereketli, verimli arazileri mevcut. Lamos Kö yü sakinlerinin tarımsal sorumluluk alanı günümüzün mevcut durumundan hem çok geniş hem de iktisadi durumları genele nazaran çok iyi durumdadır. Böylece devlete daha fazla vergi ödedikleri, Osmanlı Tahrir Defterlerine istinaden uzman müelliflerce belirtilmektedir.
Prof. Dr. Salim Cöhce Hocamızın danışman olduğu Doç.Dr. Bilal Gök Hoca nın 2006 tarihli “Doktora Tezin”de;
“Lamos köyündeki bazı zeminlerin (arsaların) Selendi’den (Gazipaşa) gelen kişile rin elinde olduğu, zirai üretim yaptıkları ve Ermenek yöresinde Lamos’un buğday, arpa, darı, nohut.. gibi tarım ürünlerini en çok yetiştiren yerleşim yerlerinden biri si olduğu, hatta ileri derecede bağcılık ve arıcılık yapıldığı, önemli miktarda nar ile pamuk üretiminin yanı sıra soğan (piyaz) üretiminden 969 akçe öşür alındığını” açıklar.
Karamanoğulları Beyliğinin sancak merkezi Ermenek ile Alanya arasındaki ulaşım hattında olan Lamos, coğrafik konumu, fiziki şartlarından ötürü Lamos Mu sa Paşa Beğ Camii, Tol Medresenin banisince yaptırılmıştır. Bu camii, konar göçer Türkmen obalarının merkezi konumunda olan Lamos köyüne bilinçli şekilde za viyesiyle birlikte Selahattin Camii olarak yapılmış. Böylece yöredeki mütedeyyin Müslümanların Cuma Namazı ibadetini huşu içinde eda etmeleri sağlanmıştır. Ayrıca Müslüman ile gayrimüslimlerin birlikte yaşadığı coğrafya da/bölgede cami müessesi; sadece bir ibadethane olmanın ötesinde Müslüman kişinin kimliği ve egemenliğinin özgür ifadesi ile toplum inancını gösteren en açık nişanedir.
Prof. Dr. Alaattin AKÖZ ve Aynur KARADOĞAN, Karamanoğlu Mehmet Bey Üniver sitesi yayını “Ermenek Araştırması-1” isimli eserde yayımlanan maka lesinde; “Ermenek merkez ve taşra dahil 25 adet zaviye bulunduğu ve bunlardan beş tanesinin hanedan üyesi Beylerce (Kerimüddin Karaman Bey’in oğlu Halil Bey ve kardeşi Mahmut Beyin oğlu Burhaneddin Musa Bey) tarafından yaptırılmış. Hatta “Paşa Bey Zaviyesi’nin Lamos Köyüne büyük ihtimalle Emir Burhaneddin Musa Bey tarafından yaptırıldığını” açıklamaktadır. Halen Lamos köyünde tarihi cami alanı içerisinde bu eserlere ait temel duvarın kalıntılarını gözle tespit etmek mümkündür.
Böylece Musa Paşa Beğ Cami yerleşkesinde bulunan Paşa Bey Zaviyesi ile diğer zaviyelerde obalardan obaya yolculuk edenlere, seyyahlara, tüccarlara ve misafirlere ile garip guraba ve talebelere iaşe, ibade, eğitimhane ve konaklama hizmeti verilir. Camide görevli imam (1500 y. da cami imamı Abdurrahman) ve muhassıllar (ilimle uğraşan kişi) marifetiyle yörenin İslam kültürüyle harmanlanıp yoğrulmasında, gayri Müslimlerin İslamiyeti kabullenmesinde önemli bir merkez, teşekkül olduğu aşikar. Ayrıca bu tür hizmetlerin gerçekleşmesi için Lemos’a Şeyh, derviş ve hayırsever Müslü manlarca yaptırılan üç adet zaviyenin daha olduğu bilinmektedir.
Doç. Dr. Bilal Gök Hocamız; Paşa Zaviyesinden başka “Ermenek- Lamos köyünde Şeyh Kasım, Hacı İsmail ve Şeyh Ali Bey Zaviyeleri olduğunu belirtir. Bu zaviyelerinde özel mülkiyeti olan vakfiyeleri bulunmaktadır. Vakfiyelerin yönetimi babadan oğula devre dilebilir ya da bölünebilir statüde olsa dahi gerçekleştirilecek her tasarrufta mutlaka görevin ulviyeti ve amacı gözetilerek vicdani karar almayı gerektirir.
*ŞEYH KASIM ZAVİYESİ:
Karamanoğulları devrinde 1416 yılından önce adını aldığı Şeyh Kasım tarafından kurulduğu (Şeyh Kasımın; Karamanoğlu Mehmet Bey’in Ermenek’in idaresiyle (Beğ) görevlendirdiği kardeşi Kasım Bey’le aynı kişi olup olmadığı araştırılmakta dır) ve Lamos köyünde mülkiyetinde bulunan bağ ve zeminden (tarla) 1500 yılın da 425 akçe geliri olduğu ve Lamos’un Kasımoluğu (Kasmoluğu) mevkisi vakfiyesi olup bu gelirin vakfiyeden sağlandığı,
*ŞEYH ALİ BEY ZAVİYESİ:
Şeyh Ali tarafından kurulduğu ve Tahrir Defteri kayıtlarına göre mülkiyetinde La mos köyünde 4 kıta (Asmalı, Bey yeri ve Boyalıca bağ) zeminden yıllık 140 akçe gelirinin diğer vergi türleriyle 150 akçe/yıl artış gösterdiği,
*HACI İSMAİL ZAVİYESİ:
Hacı İsmail tarafından kurulduğu ve yıllık 350 akçe hasılatı, olduğunu” açıklamak tadır.
Zaviyelerin mülkiyetindeki taşınmazlar, Allah rızasına nail olabilmek için mütedeyyin müslümanlarca vakfedilmiş geliri yüksek kaynaklar olup gelirin mutla ka amaçları doğrultusunda sarf edilmesi zarurettir. Esasında bu vakfiyeler “Beytül mal” hüviyetin dedir. Amacı haricinde tasarrufta bulunulmaması gerekir. Bu yöre de Ermenek Tol Medrese, Lamos Emir Musa Paşa Camii ve Lamos’un Zaviyeleri ya da diğer sadakayı cariyeler için vakfedilen taşınmazmal vakfiyelerin adı, sanı ve kı yıda, kenarda azda olsa kalıntıları halen değişik isimler altında günümüze kadar ulaştığı bir gerçek.
Allah dostu mütedeyyin insanların bu fani alemde ahreti için vakfettikleri sadakay-ı cariye türü hayrat vakfiyelerini, gözünü toprak bile doyurmayan ihtiraslı bazı kişilerin dünya malını dünyada bırakmaya gönlü elvermediğinden kefeninin cebine koyup götürmek için hırslı bir uğraş içinde olduklarına her daim tanık olmak mümkündür.
Beytülmala ya da mütemmimi hayır kurumlarına, vakfiyelere dokunan iflah olmaz.
Mayıs- 2019
Süleyman YILDIZ
(Lemos5303)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.