ON'da 10 (Resul MİRMEND Röportajı)

• 10 Nisan 2019 Çarşamba 20:43:51

ON’da 10
RÖPORTAJ- 3 –Resul MİRMEND

Efendim yine geldik yeni bir ayın onuncu gününe. Biliyorsunuz her ayın onuncu gününde alanında iyi ve başarılı işler yapmakta olan kıymetli üstadlarla söyleşilerimiz oluyor. On soru, on cevap ve ON’da 10 adlı röportaj köşemizde türkülerimizin değerli bir sesini ağırlıyoruz Nisan ayında. Yüreği sevgi deryası, harika bir insan. Zor türkülerin üstadı. Öyleki, birçok sanatçının nefesinin yetmeyeceği ve okuyamayacağı parçaları çok rahat bir şekilde seslendirebiliyor. Hem de hiç detone olmadan. Bu sese dikkat edin. Gerçekten çok güçlü bir ses. Değerli dost, değerli sanatçı Sayın Resul MİRMEND ile sıcacık, samimi bir sohbet gerçekleştirdik…

Remzi ÖZKAN :Resul Bey hoş geldiniz safalar getirdiniz söyleşimize. Kendinizi kısaca tanıtmanız mümkün mü bizlere?

Resul MİRMEND: Hoş buldum değerli hocam başta selamlar sevgiler sunuyorum sizlere.
1981 yılında Bitlis ili Tatvan ilçesi Sarıdal Köyü’nde dünyaya geldim. Doğduktan on bir yıl sonra 1992 yılında İstanbul’a göç ettik ve o tarihten bu yana istanbul’da yaşamaktayım. Evli ve altı çocuk babasıyım. On üç yıl boyunca tekstil fabrikasında çalıştım. On üç yıldır da müzikle uğraşmaktayım.

Remzi ÖZKAN :Müziğe başlamanız nasıl oldu? İlk günden bugüne müzik adına ne gibi çalışmalar yaptınız?

Resul MİRMEND: Müziğe başlamam biraz tesadüfle başladı. Tekstil fabrikasında çalıştığım yıllarda benimle beraber çalışan bir iş arkadaşımın ısrarı üzerine oldu aslında. Kendisi saz çalıyordu. Bir gün çalıştığımız iş yerinde öğlen molasında kendi aramızda muhabbet ederken arkadaşlarımın ısrarı üzerine bir türkü . Bu arkadaşım sesimin iyi olduğunu ve kesinlikle bu yolda ilerleyebilecegimi söyledi ve “istersen beraber çalışabiliriz” teklifinde bulundu. Ben pek sıcak bakmamak ile beraber “düşünürüm” diye cevap verdim. O günden sonra hep ısrarcı oldu ve sonunda ikna oldum. Birlikte çalışmalara başladık ve o gün bugündür müzik benim hayatım da büyük bir yer edinmiş oldu. Aslında müzik benim hayatım da hep vardı diyebilirim. Çocukluktan gelen bir heves, bir istek . Öyleki ben şarkı bilmezken içimde ki o musuki hevesimi farklı şekilerde gün ışığına çıkarmaya başlamıştım. Köyde geçen çocukluk günlerimde sesimin elverdiğince ezan okumaya başlamıştım. Sesimi ve nefesimi iyi kullanıyordum.

Remzi ÖZKAN :Sanatçı kişiliğiniz aileden mi geliyor? Ailede müzikle uğraşan başka kimler var?
Resul MİRMEND: Ailenin ilk sanatçısı benim. Tabi bende küçükken babamın seslendirmiş olduğu eski ağıtlar ve uzun havalardan esinlendim de heves etmeye başladım ama benden sonra çocuklarım bu yolda ilerlediler. Kızım Berfin MİRMEND küçük yaşına rağmen çok büyük başarılar elde etmiş ve güzel bir sese sahip oğlum da hakeza yaşı küçük ama yaşına rağmen iyi bir yeteneğe sahip saz ve org çalıyor aynı zamanda da şarkı söylüyor. Her ikisi de Allah izin verirse müzik adına gelecek yıllarda çok güzel işler yapacaklardır. Bunun sinyallerini şimdiden görmek mümkün.
Remzi ÖZKAN :Şu an bunu sormak belki pek cazip gelmeyecek ama (çünkü albüm şu an ki Türkiye şartlarında zarar ettiriyor hem yapımcısına hem de sanatçılara) albüm gelecek mi ilerleyen zamanlarda?
Resul MİRMEND: Haklısınız efendim. Albüm devri günümüzde bitmiştir. Ama şöyle de bir gerçek var ki aynı zamanda albüm, bir sanatçının kimliğidir. Şu an birkaç albüm yapacak kadar hazır eserlerimiz var ama albüm yapmak için şartların oluşmasını bekliyoruz. Dönemimiz dijital devridir. Dijital haklarımızı koruyan bir yasa, bir sistem geliştirilirse albüm çalışmalarına başlarız inşallah.

Remzi ÖZKAN : Şimdi sizin güzel sesinizden bir türkü dinleyelim. Sözleri Azerbaycan’lı dostumuz değerli söz yazarı Nazim HÜSEYNLİ’ ye, bestesi değerli bestekarımız Sayın Ceyhan PORSUK’ a ait olan “Yüreğimi Görsen” adlı parçayı dinleyelim. Türküyü dinlemek için: www.youtube.com/watch?v=g-SlBvTEAuQ

Peki, üstadım müzik çalışmaları dışında ilgilendiğiniz bir alan var mı? Mesela Resul MİRMEND ses sanatçısı olmasaydı hangi mesleği seçerdi?

Resul MİRMEND: On senedir müzik haricinde hiç bir iş ile uğraşmıyorum hocam. Müzikten önce ki mesleğim tekstil işçiliği idi ama tekstil işi sevmediğim bir alandı. Müzisyen olmasaydım garip gelecek belki çiftçi ya da çoban olmak isterdim. Ben doğaya, toprağa aşık bir insanım. Doğayla ve toprakla iç içe olmak bana çok mutluluk ve huzur veriyor.

Remzi ÖZKAN : Aslında en büyük huzur doğa ile iç içe olmak. Özgürce kendi başına doğanın güzellikleri ile sarmaş dolaş olmak. Büyük şehirlerin betonlaşmış yığınları arasında yaşamaktansa tabiatla el ele olmak benim de en büyük tercihim. Peki kıymetli üstadım geleceğe yönelik planlarınız ve projelerinizden de söz eder misiniz?

Resul MİRMEND: Kendimden çok çocuklarımın geleceği için çabalıyorum aslında. Benim yapamadıklarımı onlara destek olarak yaptırmaya, onlara kazandırmaya çalışıyorum. Projelerim arasında bir müzisyen olarak yeni eserler üretmek, yeni kliplerler çekmek ve albüm çalışmaları yapmak gibi bir takım unsurlardan oluşuyor.

Remzi ÖZKAN :Peki Resul MİRMEND’in çalmakta olduğu bir enstrüman var mıdır?

Resul MİRMEND: Enstrüman çalmak en büyük hayalimdi diyebilirim ama tabi tekstil sektöründe çalıştığım yıllarda hem zaman kısıtlılığı hem de imkan yokluğundan dolayı o hayalimi gerçekleştiremedim. Müziğe başladıktan sonra bağlama çalmaya başladım ama çok fazla ilerleyemedim. Kendi kendime bir şeyler çalabiliyorum yine de.
Remzi ÖZKAN : Çalışmalarınızı takip etmek isteyen müzikseverler çalışmalarınıza nerelerden ulaşacaklar?

Resul MİRMEND: Günümüzde sosyal medya mecraları oldukça yaygın, malum teknoloji çağındayız. Sosyal medya hesaplarımız mevcut. Youtube kanalımız, facebook sayfamız ve instagram hesaplarımız da mevcut. Dileyen müzik dostlarımız bu mecralardan günün yirmi dört saati takip edebilirler çalışmalarımızı.

Remzi ÖZKAN :İyi bir beste, iyi bir söz, ses sanatçısını artı yönde motive edici olabilir mi? Bu konuda neler söylersiniz?

Resul MİRMEND: Kesinlikle artı yönde motive eder. Öyle ki bir çok ses vardır, sesleri çok güzel olmamasına rağmen seslendirmiş oldukları güzel eserler ile milyonların beğenisini kazanmışlardır. Onun için bir eserdeki sözlerin ağırlığı ve beste uyumu çok önemlidir. Burada siz değerli söz yazarlarına da çok iş düşüyor. Sizler üreteceksiniz, bizler de dillendireceğiz inşallah.

Remzi ÖZKAN : Müzik dışında yazmış olduğunuz şiirler ve o şiirlerinizi kendi hislerinizle, kendi sesinizden yorumlamanız takdire şayan. Şahsen ben farklı dünyalara yolculuk ediyorum siz şiirlerinizi okurken. Bu konuda maşallahınız var. Şiir mi? Müzik mi? desem bu konuda neler söylersiniz?

Resul MİRMEND: Teşekkür ederim, sağ olun değerli hocam. Benim için müziğin her dalı başka bir güzel. Kimi zaman bir ağıt, kimi zaman bir şiir, kimi zaman da bir türkü alır götürür beni. Her birinde ayrı bir duygu yaşıyorum. Şiir ve uzun havalarda kendi mi daha çok iyi buluyorum. Seslendirirken içinde yaşıyorum. Kısmet olursa sizin de o güzel şiirlerinizden okumak isterim.
Remzi ÖZKAN : Tabii ki sizler gibi yüreği güzel insanlara gönül kapımız her zaman açıktır. İstediğiniz zaman, istediğiniz eseri hiç çekinmeden ve sorma gereği duymadan okuyabilirsiniz. Bilhassa Resul MİRMEND yorumu ile bütünleştiğinde ortaya çıkacak olan eseri dinlemek için inanın şimdiden sabırsızlanıyorum.

Değerli bir sanatçımız, değerli bir gönül insanı ve değerli bir şair ve şiir yorumcusu Sayın Resul MİRMEND ile söyleştik baharın ilk ayında. Keyifli bir röportajdı. Kendisine sonsuz başarılar diliyorum. Kendisinin ve yetiştirmiş olduğu ses sanatçısı iki değerli evladının yolları açık olsun. İki gencecik ses daha katıldı MİRMEND ailesinden müzik dünyasına ki, gelecek yıllarda müzik dünyasında fırtınalar estireceklerine gönülden inanıyorum. Allah yar ve yardımcıları olsun.

Evet sevgili dostlar… Mayıs ayında bakalım gönül hanemizde hangi ismi ağırlayacağız? Kısmet diyelim ve sizleri en güzele emanet ederek veda edelim. Her şey gönlünüzce olsun. Sağlıkla kalınız… Sizleri Resul MİRMEND’in kendisine ait şiiri ve güzel yorumuyla başbaşa bırakıyorum. Dinlemek için: /resul.mirmend.520/videos/vb.100000207801612/2677432862273614/?type=3