BİR SERZENİŞ

• 13 Şubat 2019 Çarşamba 10:58:25

Hayat denen hummalı gaile içerisinde ümitvari nutuk çekenlerin fecaatle yok olması mukadderdir. Adına dünya dediğimiz bu gezegende maddi varlığımızın tekevvünü kadar manevi varlığımızın da tekevvünü önemlidir. Dünya gezegeninde bedeni baştan ayağa kadar dimdik durmak kadar ruhen de dimdik durmak gerekir. Bir insanın bedeninin boyun eğmesi horlanmaz ama ruhunun boyun eğmesi illaki horlanacak bir durumdur. Hamasi söylemler ile bir takım beklentilerinin uğruna boyun eğenler bu hayatta en büyük yenilgiyi zaten kabullenmişlerdir. Yapılan lütfu kabul eden zaten ruhunun özgürlüğünü birilerinin ayakları altına vermiştir.
Yaşamak dediğimiz üç günlük zaman diliminde ruhu özgür, bedeni özgür, fikri özgür, düşüncesi özgür insanlar yetiştirmek gayesiyle donanmalıyız. Hayat bir gün sonlanacak zira geriye kalan sadece şahsiyet olacaktır. Bugün yeryüzünde insanlar menfaatleri doğrultusunda bir hayat tarzı geliştirdiler. Her şey iktizanın bir gereği oldu. Siyaset derseniz bir tüketim aracı haline geldi: İnsanları tüketti, zamanı tüketti, düşünceleri ve fikirleri tüketti. Daha neleri tüketecek bunu zamanla göreceğiz. İnsanları, sorgulayan ve araştıran değil itaat eden ve boyun eğen, araştırmadan ve sorgulamadan kabul eden varlıklar haline dönüştürdüler. Bu dönüşüm ve değişim aslında ülkemizin hiç de menfaatini bir durum olmadı. Bilakis çöküşün ve kayboluşun bir ön koşulu haline geldi.
Küçük ruhlu insanların, başkalarının zevksizliği yüzünden belli makam ve mevkilere tevdi edilmesi, onların köle ruhlarının o makamlarda yüceltilmesi zaten tefessühlüğün bir nişanesidir. Boyu karakterinden uzun olanların gölgeleri, yeryüzünün en çirkin görüntülerini oluşturur. Hulasa çıkar gereği; kişiliğini alçaltanların, kokuşturanların bir yerde mukim olması toplum için fecaatin ifratıdır. Bunlar için hakikat diye bir şey yoktur. Makam ve mevki söz konusudur. Bunlar ikbali idbarlaştırmışlardır. Yani yükselişi çıkar gereği düşüşe doğru çekmişlerdir. Maalesef ki ‘’hakikat-i kati’’ dediğimiz şey artık bir ‘’zenim’in’’ atının terkisinde kaldı.

Bayram YERLİKAYA
12/02/2019