- 457 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SOSYAL MEDYA KULLANIMI ve PAYLAŞIMLARI ÜZERİNE
SOSYAL MEDYA KULLANIMI ve PAYLAŞIMLARI ÜZERİNE
Rabbimiz (cc) Dünyamızı yaratıp yaşanır bir yer haline getirince, ilk İnsan ve atamız Hazreti Âdem (A.S.) ile Arkadaşı eşi Hazreti Havva’yı yeryüzünde ikamet etmek üzere gönderdi.
Sahih kaynaklardan öğrendiğimiz bilgilerde, Âdem Aleyhiselam Hindistan’da Seylan (Ceylon) adasına, Havva annemiz ise Cidde de toprağa ayakbastı. (İndirildi), Yeryüzünün henüz genişlemediği kıtaların ayrılmadığı bir dönem olması nedeniyle aynı toprak parçası üzerinde idiler ancak İlahi Murad gereği ayrı ayrı yerlerde bulunuyorlardı. Ayrıydılar, Hüzünlüydüler İki yüz sene ağlayıp yalvardıktan sonra Tövbe ve duaları kabul olup, hacca gitme emir olundu:
“Sonra Rabbi onu seçkin kıldı; tövbesini kabul etti ve doğru yola yöneltti.” (Ta’ha, 20/122)
Arafat ovasında Havva ile buluştu. Kâbe’yi inşa etti. Sonra Şam’a geçtiler. Burada çocukları oldu. Neslinden 40.000 kişiyi gördü. 1.500 yaşında iken çocuklarına peygamber oldu. Çocukları çeşitli dillerde konuştu. Cebrail aleyhi selam on iki kere geldi. Oruç, her gün bir vakit namaz ve gusül abdesti emredildi. Kendisine kitap verilip, fizik, kimya, tıp, eczacılık, matematik bilgileri öğretildi. Süryani, İbrani ve Arabi diller ile kerpiç üstüne çok kitap yazıldı
Bu kısa önemli bilgiden şunu çıkarabiliriz.
Ayrılıklar mesafeler uzaklıklar insanoğlunu birebirinden irtibatsız bırakınca çeşitli çareler arandı Yani iletişim kurma gereği had safhaya ulaştı.
Güvercinle Haberleşme, Ulaklar aracılığı ile haberleşme. Duman, davul.vs.
Misal verecek olursak Peygamber Efendimizin Postası Şeyh Çabuk ( Abdullah Enes el Cüheyni R.A.) Peygamberimizin mesaj ve tebliğlerini at sırtında uzak diyarlara ulaştırıyordu.(Türbesi Mardin’dedir)
Posta idareleri kuruldu iletişimin hızı artmaya başladı. Mektup arkadaşlığı vardı, adresini gazetedeki arkadaş sayfasına yazıp talep edince sende artık hiç tanımadığın birileri ile mektuplaşa biliyordun. Ardından Telefon, Telgraf.
Telefon ile sosyal arkadaşlıklar kurulabiliyordu.
Telgraf resmi işlerde önemli haberleşmelerde kullanılırdı. Misal Baba İstanbul’a vardım. Çalışıyorum merak etmeyin. Stop.
Radyo Televizyon, Bilgisayar Renkli televizyon, Cep telefonu Ve nihayet Akıllı telefonlar.
Programlar, Facebook, istigram, Whatsapp Twitter . Vs.vs.
Bugün bunlar ile tanışmayan ve kullanmayan nadir insan vardır. 60 yaş ve üzeri insanların çoğunluğu kullanmıyor olabilir. Lakin Ekseri insan kullanmakta. Dünya iletişim ile büyük bir köy haline gelip mesafeler ortadan kalkmıştır, ancak akraba dost arkadaşlar ise yeryüzüne dağılmışlardır. Yakınlık ve uzaklık kavramları alt üst olmuştur. Üzülerek söylüyorum yan komşun sana çok uzak Tanzanya Amerika veyahut Japonya’daki sosyal medya arkadaşın sana yakın olabiliyor.
Elbette bu keşmekeş ve çılgınlığın neticesi iletişim fırtınası da dinecektir. İnsanlar Ailesine komşusuna akrabasına çocukluk arkadaşına başını kaldırarak Merhaba diyecek gülümseyecektir elbet. Bunlar hiç yapılmıyor demiyorum ancak gençler arasında ihmal edildiği bir gerçektir. Sanal âlemden gerçek âleme mecburi dönüş yapılacaktır.
Bunları kullanmanın en önemle sebebi. Haberdar olmaktır. Meraktır
Mahalle Camimizin İmamı her Cuma şöyle bir dua ediyor.” Cenabı Allah genç kızlarımızı ve genç erkeklerimizi bu asrın cazibedar fitnelerinden muhafaza etsin.” Hâlihazırda yetişmekte olan neslin, dünyaya bakış açıları ve mevcut donanımları teknoloji karşısında oluşturdukları özelliklere farklı bir bakış bakan nesiller.
X, Y ve Z kuşağı… Bu kuşaklardan Z kuşağının İnsanlık tarihinin el, göz, kulak vb. motor beceri senkronizasyonun en yüksek nesli olarak tanımlanmaktadırlar” diyor bir kaynak. Yani mekanikleşmenin ilk belirtileri Z kuşağı çocuklarda.
Doğduğunda bu bilgilerle geldi herhalde diyecek kadar teknolojiye adapte olma becerisi Z kuşağı çocuklarının özelliği. Bu üstün becerileri ve teknolojik gelişimin jet hızıyla ilerlediği dönem nedeniyle hangi meslek dalında faal olacakları dahi bilinmiyor. Çünkü meslek icatları henüz yapılmadı. Meslek tercihlerini dahi yapamayacak kadar hızlı bir iletişim cenderesindeler.
Sadede gelince;
İletişim Çağının çılgın dönemindeyiz. Kulluk vazifelerinde bir tadilat yapılmamış helal ile haramın çizgisi bellidir. Faydalı ve zararlı daha da anlaşılır halde. Herkes maddi ve manevi kar ve zararın bilincinde. Maalesef Bazı ülkelerde çok önceden toplumu saran kültür Müslümanlığı bizleri de kuşatmakta:
Ancak kimsenin Sosyal Medya aracılığı ile yapılan Cuma kutlamasını, Mübarek gecelerde mesajlaşma, bayram tebriklerini eleştirme hakkı yoktur. Cuma tebriği atıyor ama cumaya gitmiyor demek kehanet ve müneccimlikten başka bir şey değildir.
Kur’anı Kerimde Fatır suresi 38.ayette ve birçok Ayeti kerimede “Allah, göklerin ve yerin bilinmeyenlerini (gaybını) bilir. Kalplerde olanı bilen de odur”.
Her alet ve durumu müspet olarak kullananların yanında menfi kullananlar da olacaktır. İmtihan sırrı burada.
Gençlere âcizane tavsiyem. Öncelikle olmak istedikleri meslek üzerine eğitim öğretimlerini ön plana almalıdırlar. Şu an gençler arasında hiçbir mesleği benimsememe, seçmeme, yönelmeme sıkıntısı baş göstermiştir.
Adına X.Y Z kuşağı dediğimiz çağın kazançlı olanları, sosyal medyayı ve akıllı telefonları lazım olduğu kadar kullananlar olacaktır. Zamanını iyi değerlendirenler vücut ve beyin sağlığına önem verenler bir adım ileride olacaklardır. Dünya nimetler ile dolu önümüzde dönüp duruyor, nimeti arzu edenler dünya ve ahiret dengesini iyi korumalıdır..
Zaman zamanını iyi kullananlara iyi kapılar açacaktır. Sağlıcakla Kalın.
Atila Yalçınkaya
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.