- 1002 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
GE_LİN DUVAĞI
Yaklaşık 3-4 yıl önce yine taşındık, taşınılacak yerin özelliği bahçeli olması elbette. Vadi yamaç derken sıkça kullanılmayan bu ara yoldan içe bir bahçe açılıveriyor. Babam bu sefer nereye gidiyorsunuz dediğinde bir bakalım dedik ve uğradığımızda labirent görünümlü çokça odası olan bu yerin karmaşıklığında kendimizi bulduk. Muhteşem doğal olan ve natürel görünümlü bakımsız bina ve bahçesinden bize gözkırpan gelin duvağı çiçeği her tarafı sarmıştı. Çok emek verilerek adam edilecek bu yer bizlere ne çok şey getirdi vede götürecekti yaşanası o günleri yazmak anılarda anlam bütünüyle çerçevelemek gerekti galiba bu gece.
Uzun süredir köylerimize yol alamasak da özlem ve hasretlerimizi hep giderecek gibi görünüyordu. Belli bir noktaya otobüs ve dolmuşla gelip yalnız yürümenin keyfi nasıl anlatılır bilinmez. Yürürken alınan keyif doğadaki kuş sesleri kartalın yüksekten uçarken sizi görmesi göç eden leyleklerle karşılaşmanız börtü böcek kıpraşmaları, tarantulalar, akrep ve yılanlarla serçelerin su ve yem peşindeki dokunuşları, kaplumbağa kardeşlerin anneleriyle doğadaki yürüyüşlerine her an şahit olabiliyorsunuz. Yürürken yaradanın her şeyi yerli yerinde bıraktığını görmemek imkansız. Yürürken yalnız iseniz ne çok şey düşünüyorsunuz her ses fısıltı sizi çok etkiliyor. Uzun yıllar farkında olmadan yaşanılmışlığınızla hesaplaşıyorsunuz. Düşünme özelliğinizin tembelleştiğini bile görmeniz mümkün. Doğadaki ahenk sizi sakinleştirmek için yeterli geliyor bastığınız betondan asfalttan kopup toprakla buluştuğunuzda çar çamur umurunuzda dahi olmuyor. Tüm negatif elektriğinizin kaybolduğunu farketmiyorsunuz daha bir dinginleşiyor sessizlikteki seslerle kalıveriyorsunuz.
Yol boyu vadi ve hafif viraj var, yan tarafı bir köy olma özelliğini şehirle iç içe devam ettirmekte zorlanıyor artık. Karşı tarafta oldukça bakımlı belli ki bahçıvanlar iyi iş görmüşler lakin doğal olanın halini değişmeyiz zira bambaşka. Dokunmuş insanoğlu doğanın yüreğine peyzaj resim yapmış. Ama velakin natürel kalmış bir parça olsada emsal olarak kalmış doğa ana dokundurtmamış kendine. Yoldan farkedilemeyecek kadar bir geçiş var avluya sizi karşılıyor ge_lin duvağı çiçeği, tek katlı inşa edilmiş bu yerin çatısına yükselerek aşağıya kıvrılan dallarıyla renkleri pembe yada beyaz iç içe karmaşıklığıyla kapıyı kaplamış sarmış sarmalamış. Yan tarafında kendini savurmuş darmadağın incir ağaçları, güller avlu kapısında kısa mesafelerle kimbilir yıllar ötesinde kimin ektiği bakımsız zeytin ağaçları var kısa bodur ama köklü mü köklü belli ki yerleşik köy yansıması hala. bir tarafta eklenti yapılmış avlu kapısı kenarında ard arda bodur uzamayan çam ağaçları dipdipe dolgunca yan yana. yanında kocaman yalancı bir iğde ağacı belli ki kapı kenarında avluyu kim pisletecek. karşısı hafif tümsek üstüne bir kaç basamakla çıkıldığında ince uzun yalancı asmalarla hemen yola sarkıyor içe doğru yanında gerçek sıralanmış 5- 10 sıralık üzüm asmaları alt tarafında park alanında ise belli belirsiz bir nar ağacı kuşlara yemlik niyetinde işgörmüş uzun süre. Herkes ne nasıl neden derken orası burası olsun derken bahçe odağımızı değiştiriyor onun derdindeyiz. Azda olsa merdiven çıkmadığım için ve kapı önünde gerçekten nefes alınacak uzun yıllar görmediğimiz gökyüzünü ve güneşi bulutu ayı görebilmenin huzuru içimize doğuveriyor. Sessiz sakin ve dingin bir mekan arasanız da bulamadığınız uzun yılların yorgunluğunu atabildiğiniz içten ve samimi bir yerdesiniz.
Arka bahçe keşfedilmemiş, lakin uyarı var yılan akrep dikkat edin derken korktuğumuz onca şey varken dahi gitmekten kendimizi alamadığımız bir arka plan. Yere dayalı taşlardan kopup yol aldığınızda sağda yine bakımsız duran dut ağacı keşfi, eyvallah dedirtiyor oksijen depomuz koca doğal çam ağaçları dipleri dopdolu çam kozalaklarıyla, çınarları dahi kıskandıracak boyuttalar, kafanızı kaldırsanız da tepesini görmekte zorlanıyorsunuz. Bir kaç adımda solda pencereye dayalı asma gülü kopardığınızda ince saplı olduğundan güller boynunu büküveriyor dokunma dercesine. Doğal çimenler aralarında toprak görüntüsü ıslanınca kayganlaşan zemine basmamak gerek. Ara ara öbek öbek açılmış yılan delikleri, karınca yuvaları göze çarpıyor. Hemen ilerisinde limon ağacının yanında cennet meyvesi ağacı karşısında bende varım diyen zayıf ve cılız portakal ağacı, yamacın altında turunçlar az ileride zakkum ağacı var. Derli toplu sonradan ekilmiş iri ve diri rengarenk boyunuzca uzanan güller. Dili olsa konuşur dertleşir özleştirir insanları. Dalına kuşu konana arısı, kelebeği şenleşen çekirgesiyle. duvarda görülen renk uyumundan zor farkedilen kocaman kertenkelelerine ne demeli. Belgeseli sevenler için bulunmaz bir doğa elbette amazonlar kadar olmasada biz şehirliler için etkili ve yetkin bir doğaçlama yaşattı hepimize.
Sevgiyi samimiyeti içtenliği pekiştirdik orada ilgili ve alakalı olmayı biraz daha içten ve samimi yaklaşımıyla başkalaştırdı her birimizi. Çoğu farkındalığı en çok yaş ilerledikçe fark ediyorsunuz. Ruhumuzun derinliklerine yeniden su serpilmişti. Bir günde birden fazla mevsimi yaşamakta mümkündü dağ havası alıyorduk adeta. Yıllarca karı göremeyen bizler bu yerde bir iki kez kar yağışıyla soğuk hava kampanyasına da katılmıştık bu bir şans olsa gerek. Bir kaç yıl baharı yazı kışı benimsemiş ciğerlerimiz bayram etmişti.
Doğayı tahrip etmeden uğraş verdik her öğlen arası heveslilerle iyi kötü suladık meyveleri ekme dikme heveslerimizide yerli yerinde kullandık ürünler daha bir verimli oldu günlük ihtiyaca cevap verdi meyveler dallar daha bir pekişti, börtü böcek yadırgamaz oldu kısa sürede bizi ürkmekten ve korkularımızdan uzaklaştık güven verdik güven aldık birbirimizden. İncinmedik incitmedik.
Bir arapsaçı çözüldü derlendi toparlandı, tohumlar bulundu kazındı ekildi, kasımpatılar dikildi, zambaklar vardı lakin ara ara, bu yere hiç peyzaj hiç uğramadı ama acemi çiftçiler vardı. Sadece kuru ve sarkık dallar ağaçlar asmalar budandı, otlar temizlendi, birde arsız olan ge_lin duvağı sormayın kestikçe şenlendi hangi ara büyüyordu anlamadık adeta. Ertesi yıl daha limoniydi limonlar, daha suluydu portakallar güller dalında kırıldı. Ekimden biçimden anlayanlar el verdi yürek koydu güzel mi güzel oldu kendince 30 kişilik küçük bir köy görüntüsü ile şhirlileri ağırladı toprak bağ bahçe. Tesadüfi yolu düştü çocukların gelenler mutlu umutluydu. Nahoşta olsa bir nebze ağaç altında içilen çayda gel_in duvağı bankında ne resimler çekildi ne anılarda saklı kaldı bu yerde gönüller bütün gözler daha iyi gördü doğadaki renk cümbüşünü. Bir sonraki yıl daha az ilgilenir olduk galiba hep gideceğiz manasında. Kaybetme korkusu düştü yüreklere elbette sevinç üzüntü ve özlem hepsi bu yerde, mekanın önemi varmış insan ise doğasıyla varolunca daha bir başkalaşıyormuş yaşam ve insan.
Hep bir gün ayrılacağımız hissi her daim yanı başımızdaydı neyse ki amaç insanoğlunun çaresizliğine çare olacak tesellisi vardı yoksa nasıl terkedilebilirdi ki bu yer bu denli özdeşleşmişken.
Bir düşünür akıllı insanların aslında kendilerine mutlu anılar biriktirmesi gerektiğini söylemlerinde dile getirirken ne çok haklıymış. Bazen elde olanların, elde olmayan dönemlerde dahi yetinebilecek kadarına sahibiz bizlerde artık. En büyük sermayemizin güvende hissetmek olduğunu biliyor olmamız insana ve doğaya her şeye rağmen önemsemek gerektiği bilincinde olmanın hazineler kadar önemi var. Sonunda elde avuçta sıfırlarla yaşam devam ederken unutuyor muyuz ne?
Varolma Nedenimizi.
Rüyadan uyandık gerçekle her daim karşı karşıyayız.
Ne çok şey var anlık tepkimelerimizde, belli ki doğadan ne kadar kopmuşuz. Bizim sadece kendimizin var olmasının dışındakilerin de var olmaları gerektiğini de unutur olmuşuz. Yaşamın içinde de bu doğal yer gibi kalabilmeniz umuduyla yaşayanların yanında yaşayamayanlar içinde yazmayı tercih etmeliydim.
Doğanın empatisi ve sempatisi doyum niteliğindeydi adeta. İyi ki yaşadık o yerde.
Gel_in duvağı çiçeğinin yansımasıyla...
Yazan/ Hülya COŞKUN
YORUMLAR
Merhaba Hülya hanımefendi, saygın kalem, kentlerin beton yığınları, trafik karmaşası, kuş sesine hasret... insanımızın iç bunaltan sıkıntılarını ve doğaya özlemini anlatan yazınız çok hoştu.
Doğa betimlemelerinizle yüksek bir düzey yakalamışsınız yazın sanatı adına.
Kutlarım.
Emeğe ve sanata saygımla esen kalın.