- 503 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Değişik Söylemler
Yazı yazan benim gibi bir dolu arkadaş var. Havadan sudan bahsedenler olduğu gibi, aklı başında adam gibi yazılar yazanlarda var, hem edebiyat sitelerinde, hem de yazdıklarını basıp kitap olarak yayınlayanlar arasında... Kimi zaman insan okuyacağı kitabın ya da yazının başlığına bakarken, kimi zamanda içeriğini önemsiyor haliyle...
Bazen bakarsınız başlığa, hemen dalarsınız yazıya, ancak içeriği size bir anlam ifade etmez. Zerre fikir beyan etmek aklınızın köşesinden geçmez. Sizin duygu ve düşünceleriniz ile örtüşmeyen bir yazıdır. Hemen atlar yorum yazarlar. Anlamsız bir yazıya laf olsun torba dolsun diye yorum yazılmaması gerekirken, durur durur yazarlar. Yazanda havalardan havalara girer ki bu da çok sakıncalı bir durumdur yazar adayı ya da yazar için.
Birisi kendini dünyanın en akıllı insanı zanneder, ’’Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım.’’ diye kitap yazar, tıpkı birilerinin zamanında Türk Milletinin yüzde vererek bir kısmını aptal zannettiği gibi... Bunlar hiç bir zaman tespit edilemeyecek, her zaman havada kalacak söylemlerdir, bunu akıldan çıkartmamak gerektiğini bilmezler... Her gün dört beş bin kişinin dünyaya merhaba dediği bir memlekette bunun tespiti zordur. Böyle bir mekanizma yoktur ne sosyoloji biliminin, ne demografi biliminin, ne de psikoloji biliminin içinde... Yandaşları da onları savunmak için lafı dolandırır da dururlar ’’Yok efendim aslında o öyle demek istememişti de mişti de mıştı da.’’ Laflar anlamsızca uzar gider...
Bir Müslümana, inanan bir insana sorduğunuz zaman ’’Azrail rüşvet yer mi?’’ diye, size anlamsız anlamsız bakar ve ’’Sen git bir imanını sorgula.’’ der. ’’Saçmalama’’ der. Ama işte birisi de böyle kitap yazmış, yazılmış bu. Ya da tutar ’’Ateist Tanrı’’ diye saçma sapan bir cümle, başlık ile çıkar karşınıza. Ooo değişik bir şey söylemiş arkadaş, çok değişik hhhm bir bakalım ne söylemiş? Yazdığı yazıya ’’Tanrı ve Ateizm Kavramı’’ diye bir başlık atsa belki de hiç kimse okumayacak, yazılan yorumlarında belki onda biri eklenecektir sayfaya... Breh breh breh! Çok değişik bir başlık. Böyle bir başlığı yazısına, belki atacak başka bir insanda çıkmayacaktır...
Şak şak şak, ne güzel işte okunuyorsunuz da, daha ne olsun? İyi de inanan insanlarında duygularını törpülediniz, rencide ettiniz. Ne önemi var sizin için, yazdınız ya, ok yaydan çıktı bir kere... Canım kimse de okumak zorunda değil de diyebilirsiniz... Ne de olsa memlekette demokrasi var. Saçma sapan yazıları, okuyup da fikir beyan ettiğiniz zaman adamlarda fasulye gibi nimetten sayıyorlar kendilerini... Bilin istedim...
AHMET ZEYTİNCİ
YORUMLAR
Böyle bir yazı daha önce yazılmadı sanıyorsunuz muhtemelen. Daha önce yazıldı bu, yani tekrar ediyorsunuz. Yazdığım yazının anlatmak istediği o başlıktır. Başka bir şeyi ifade etmek isteseydim o başlığı yazardım. Yazımı veya yazılarımı okumayıp başlığı görüp ateş püskürenlerden bahsetmişsiniz. Sizin yaptığınız da ondan farksız. Yazının başlığına bakıp bu başlık şöyle yazılsa ilgi çekmezdi diyosunuz. İyi de yazı onu anlatmıyor ki. Yapılan yorumları nimetten saydığımı söyleyip bunun üstüne, benim yazılarımı eleştiren yazı yazıyorsunuz. Dediğiniz gibi bir insan olsam bu yazı, yapıla yorumlardan daha çok işime gelirdi. Benim ilgi çekici başlıklar atarak ilgi çekmek istediğimden bahsediyorsunuz. Ben ilgi açları diye bir yazı yazmışım ondan habersizsiniz. Ben ilgi çeken insanları eleştiren bir yazı yazıyorum hadi diyelim bir önemi olmasın. Beni ilgi çekmekle itham ederken siz de bu yazıyla benim yazılarım üzerinden ilgi çekmek için bu yazıyı yazıyorsunuz. Saçma bir soru yazmışsınız, azrail rüşvet yer mi?. Benim yazdığım yazılardaki sorulan sorulara denk göstermek için. Tekrardan gidin bakın bi bu şekilde herhangi bir soru var mı. Tanrı yaratılmışsa, yaratılmış olduğunu bilemez bizim gibi diyorum , kalkmış safsata bir soru ile karşılaştırıyorsunuz. Inanıyorsanız eğer buyrun elinizdeki kitaptan başka bir delil gösterin diyorum. Neyse daha fazla yazardım ama fasülye gibi nimetten sayarsınız siz.
Feyzî tarafından 1/25/2019 3:25:20 PM zamanında düzenlenmiştir.