- 1386 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM
YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM HAYAT RÜZGARI KÖTÜ SÜRÜKLÜYOR KULLARI
Kalan pizzaları attığı çöplüğün başında ,insanlar toplanmışlar , hararetli hararetli konuşuyorlardı .Yahu ne vicdansız insanlar var . Kedileri zehirlemişler . İki cebbar kedi, kusarak kıvranıyordu. Zehirli pizzaları atarken böyle olacağı hiç aklına gelmemişti. Ay deterjanlı su içirin , veterinere götürelim, kıçına sabun sokun lafları ile bir gönüllü arabasına koyarak götürmüşlerdi . Az sonra kedileri veterinere götüren adam telefonla arayıp, doktor midelerini yıkayıp , serum taktı korkmayın diye telefon etmişti.
Çok hata yaptığının farkındaydı. Doğruca Cemal’in evine döndü, Leğende biriken kusmukları tuvalete dökerek , üzerine iki kere sifonu çekti .Kelepçeleri çözüp aldığı yere bıraktı. Kredi kartını da, kullanmadan aldığı cüzdana koymuştu. Biraz parayı da ,gerisin geriye bırakmıştı. Cemal ölmüş mü diye, eliyle ona dokunarak soğuduğunu hissetmişti. Kelepçeyi çıkarttığı bileğine kan oturmuştu. Onu da daha önce olmuş gibi sargı beziyle sarmıştı. Cesette darp izi yoktu . Her dokunduğu yeri kuru bez ile silerek parmak izlerini yok etmişti . Evde kokusunun bile kalmamasına dikkat ediyor , polise tahlil edilecek bir şey bırakmamaya çalışıyordu . Saatini de ,konsolun üzerine koyarak, evi terk etmişti. İlk işi Lüleburgaz’a gitmek olmuştu.
Çaldığı paraların bir kısmını annesine bırakarak , Babamı ne zaman görebileceğiz? İki gün sonra açık görüş var. Hep beraber gideriz.
Uzun ve sıkıcı güvenlik kontrollerini geçtikten ve bir saat süren arama sürecini sabırla bekledikten sonra, nihayet babasını görebilmişti. Musa oldukça yıkılmış görünüyordu. Belli ki, çok hastaydı. Neyin var baba? Çok hastaymış gibi görünüyorsun. Bilmiyorum kızım. Bir şeyler var ama burada doktora çıkmak demek , sadece aspirin alıp dönmek demek. Ne röntgen , ne tahlil yok. Bunları ancak öldüğünde yapıyorlar. Merak etme baba avukatla senin hastaneye sevk edilmeni konuşacağım. Kızım gazetede gördüm, sen o zengin adamın oğluyla nişanlandın , öyle mi? Evet babacığım, nişanlandım. Beni söyledin mi onlara? Hayır, söylemedim baba. Zaten şimdilik sadece söz kestik. Çok güzel insanlar be baba. Evin tek çocuğu, üstelik bana deli gibi aşık . Kızım sakın evlenmeden sana dokunmasın haa. Buraya neden mini etekle geldin kızım? Herkes kadınsız lıktan çıldırıyor ama sen sanki onları kışkırtmak ister gibi bacaklarını adeta sergiliyorsun. Önüne bak lan Kerem. Kızma be Musa Amca, annem kızını çok beğenmiş de, ondan bakıyoruz. Kızım nişanlı oğlum, dönün önünüze. Allah sahibine bağışlasın Musa baba.
Oradan çıkar çıkmaz, doğruca avukatın yazıhanesine gittiler. Avukat kırklı yaşlarda olgun bir adamdı. Onun da gözü Handan’ın bembeyaz bacaklarına takılıp kalmıştı. Odadaki üç kişi ile değil de sadece Handan’a konuşuyordu sanki. Merak etmeyin Handan Hanım, babanız için yaptığım meşru müdafaa savunmamı hakim inceliyor. İlk celsede tahliye bekliyorum. Hadi siktir lan , laf pezevengi. Zaten başka ne söyleyecektin ki? Sen sadece hastaneye çıkar da babamı …
Orhan arıyordu. Neredesin Handan ? Seni arıyorum, telefonun kapalı. Hayatım , babaannemi yoğun bakıma kaldırmışlar. Lüleburgaz’a geldim. Hastanede malum, telefon sesi olmasın diye kapatmak zorundaydım . Yarın sana geliyorum. Ağabeyim getirecek. Tam bir nişan safhasına gelelim de tanışacaksınız .Bizimkiler tutucudur biraz. Sabırlı ol biraz Orhan ’çığım.
İçinde ki huzursuzluk onu hemen İstanbul’a dönmeye zorluyordu. Akşam olmasına rağmen satılamayıp bakkal raflarında kalmış bütün gazeteleri satın alarak evine gidip, yatak üzerine sererek , Cemal ile ilgili bir haber aradı. Sonra internet başına geçerek , Cemal’in sayfası dahil, her habere göz attı. Dayanamayıp telefonla Cemal’i aradı, telefonu kapalıydı. Öyle ya , jarzı bitmiş olmalıydı. İçi biraz rahatlamıştı. Telefon çalıyordu. Arayan Çetin di . Efendim Çetin? Yahu Handan, seni aramamaya yeminliydim ama sözlendiğini duyunca… Cemal bu işe ne dedi? Kıza bir zarar verebilir diye , mecburen aradım. Üzülme Çetin , o pislik, artık uzun zamandır hayatımda yok. Peki o zengin çocuğu ne iş? Ne olacak, annesi beni beğenip, oğluyla tanıştırdı . O da, bana aşık olup , illa bu kızla evleneceğim diye tutturdu. Evet, ben de onunla evlenmek istiyorum. Zaten başka ne yapabilirim. Tamam Handan ama sen eskiden benim … Telefon birden kapanmıştı. Konuşma şimdilik bitmiş görünüyordu. Ne söylemek istediği belliydi Çetin’in.
En yakışıklı, en güçlü, en cesur ve onu en çok seven bu gençti. Onu bir pezevenk için terk etmesi gururunu çok incitmiş , Handan’ı bir daha aramamıştı. Son araması ise onun başına Cemal’den bir kötülük gelmesin diyeydi.
Acele ile üzerini değiştirip , Orhanların villasına gitti. Sarılmalar , öpüşmeler , özlemler epey uzun sürmüştü. Sevgili Handan , ne de çok özlettin kendini. Haklısınız Betül Hanım , ben de çok özledim sizleri. Anneciğim daha sıra bana gelmedi galiba, benim kadar onu kimse özlemiş olamaz. Haklısın Orhancığım. Handan’ı bu gece önce yemeğe sonra da bir kulübe götürmek istiyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.