- 506 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YOLCU
Sen mağrur köşende yalanların beraat edişini izliyorsun,elinden daha fazlası gelecekken. Münhasır olamadın hiç bir doğruya.Adil olma sizin oralarda eskimiş bir kelime mi?
Sen hangi meclisten öğrendin bu nizamsız sözleri.Bilmez misin hakikati sağlam değilse yolunu değiştirir her gerçek. Tüm yalanları yeminlesen de kafi değil,o doğru senden gidecek.
Katran karası geceye sözcükler ayet gibi indiriliyor günahkarız.Bir suret kandil yakıyor ölmüş bedenlere,dışarıda ruhlar zemheri.Rafa kaldırılmış çocuk masumiyetleri camdan bir şişeyle.Bayat bir sükut besteliyor beton duvarları. Yalnızlığı koyulaşıyor, geleni gideni olmuyor demir pencerenin.
Beynimde dondurulmuş karelerin tadı çözüldü.Hatıralar yada düşünce ardından oluşan o acemi gülümseme hüzne denk artık.Aylarca husumetim oldu uykuyla geceyle dost oldum,sabahladık.
Hesaba çeksem yalnızlığı çıkar gelir misin?
Burada dönerek birbirine kavuşuyor tüm halkalar,turna semahı gibi.Sen neden korkuyorsun teslimiyetten?Değişmeyen bedenlerin urbalarına vurgunsun, bu kaçıncı yaşın hevesi?sen hakir görsen de sözlerimi benim heybemde sırrı dökülmüş aynaların ikrarı var. Sahi olan senin yöntemin değil, ey yolunu bilmeyen.Tamam toydun ama yolu yarıladın, nereyi hedefliyorsun varmak için?
Dünyaya bıçak çekmekle değişmez ki adres.Mesken bellediğin iller kimleri ağırladı beşiğinde bir bilsen.
Cemaline değmeden muhalif rüzgarlar sıyrıl ve gel benliğinden.Artık susmak münacat değil,konuşmak münacat.Bilmeden,tanımadan sevebileceğim tüm sıfatları yüklende gel.Tüm karaları beyaza boyayacağım yeter ki gel.
Gel de bayram etsin lirik parmaklarıma dökülen mürekkep.
Gel de yalanları doğruya çevirelim tek tek...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.