- 468 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SOKAĞIN SONUNDAKİ EV / KISIM-2 BÖLÜM-4 ( SON )
Kısım -SOKAĞIN SONUNDAKİ EV
ESMA VE SİNOPLU
Her şey bir hafta gibi kısa zamanda yoluna girdi. Halil Dayının gözüne girmiş olmalılar ki, Sinoplu’nun getirdiği iki genç adama işi bıraktırmadı. Bizimde üzerimizde olan yük oldukça hafifledi. Ben Sinoplu’ya daha fazla zaman ayırmaya başladım. Ben şen şakrak iken Sinoplu içine kapandıkça kapandı. Havalar mevsim icabı serinlemeye başladı. Pazartesi günü Sinoplu yanımdan ayrılarak Babamın yanına gitti. Sessizce konuşmaya başladılar. Ne kadar kulak kabartsam da konuştuklarını duyamıyordum.
Halil Dayı,
‘’ Bu günlerde seni çok düşünceli görüyorum Sinoplu.
Sinoplu,
‘’Eğer izin verirsen işten ayrılmayı düşünüyorum.’’
Halil Dayı,
‘’ Anlayamadım neden böyle bir karara vardın?’’
Sinoplu,
‘’ Olmuyor, olduramıyorum. Senin bana olan güvenine ihanet ettim. Gönlümü Esma’ya kaptırdım. Ben söylemesem de eninde sonunda anlayacaktın. Ben, senin bana hangi gözle bakacağını bilemiyorum.
Halil Dayı,
‘’ Esma ile konuştun mu?’’
Sinoplu,
‘’ Hayır böyle bir şeyi nasıl Esma’ya söyleyebilirim?’’
Halil Dayı,
‘’ Git Esma ile konuş, bana öyle gel. Kim bilir, Esmanın da sana gönlü vardır.’’
Sinoplu,
‘’ Öyle mi diyorsun, Halil Dayı?’’
Halil Dayı,
‘’ Evet öyle diyorum.’’
Öğle paydosunda Esma ile parka çıktık. Banklardan birine oturduk. Söze nasıl gireceğim diye kıvranırken, Esma,
‘’ Söyleyeceğin şey bu kadar zor mu Sinoplu?
Ben sana söyleyeyim. Benimle evlenir misin?
Sinoplu Esma’ya baka kaldı. Birden canlanarak derin bir nefes aldı, ‘’tabi evlenirim. Sen benimle evlenir misin? Esma, evet, evet, evet.’’
Hemen yerimizden kalkarak bir birimize sarıldık. El ele Halil Dayının yanına gittik.
‘’ Halil Dayı,
‘’ Oh be şimdi oldu. Karar verdiniz demek?’’
Esma,
‘’ İzin verirsen baba ben Sinoplu’yla evlenmek istiyorum. Atlattığımız bu kadar badireden sonra, bir parça mutlu olmak bizim de hakkımız.
Halil Dayı,
İzin verdim gitti. En kısa zamanda düğünü yapalım. Evinizde hazır, bizim ikinci kat.’’
Esma,
‘’ Ama Baba?
Halil Dayı,
‘’ Hale’ de böyle olsun isterdi kızım.’’
Sinoplu,
‘’ Balayında nereye gitmek istersin Esma?
Esma bana uzun, uzun baktı ve cevabını verdi. ‘’ Eğer sence bir mahzuru yoksa balayımı Sinop’ta geçirmek isterim.’’ Hepimiz kahkahayı bastık.
Düğünümüz çok güzel oldu. Asayişin bütün elemanları düğünde hazır bulundular. Ama en büyük sürprizi yine babam yaptı.
Babam,
‘’ Kızım seni birileri ile tanıştıracağım. Gelin çocuklar, Kapıdan içeriye Kırşehir’deki ailem teker, teker içeri girmeye başladı. En önde ağabeyim ve ailesi daha sonrada sırayla diğer kardeşlerim. En arkada annem vardı. Bir an göz göze geldik yanına giderek ellerine sarıldım. Sonrada annemi kucaklarken kulağına fısıldadım, ‘’ Bu mutluluğumda biraz da senin payın var. Ama bir daha beni dışlama.’’
Balayımızı Sinop’ta geçirdik. Mutlu evliliğimizi İki kız çocuğu ile taçlandırdık. Büyüğünün adı, Hale küçüğünün adını ise Ayla koyduk. Bu hikâyede burada mutlu sonla bitti.
Esma, başını kaldırarak gökyüzüne baktı. Ve yüzüne büyük bir gülümseme yayıldı. Yıldırım, Ensal ve Güneş kendisine gülümseyerek el sallıyorlardı.
ALTI AY SONRA
Akşam yemeğini yedikten sonra, Bahçede otururken Sinoplu, Babama ’’ Baba izin verirsen Esmayı bir yere götüreceğim Fazla sürmez.’’
Babam,
‘’ Gidin gezin keyfinize bakın.’’
Esma,
‘’Beni nereye götürüyorsun?’’
Sinoplu,
‘’ Gidelim hadi acele et.’’
Hava kararırken bizde yola koyulduk. Ben merakla gideceğimiz yeri merak ediyordum. Nihayet Sinoplu arabayı sağa çekti ve motoru stop etti. Harabe evin yanında duruyorduk ve benim şaşkınlığım daha da artmıştı.
Esma,
‘’ Neden buraya geldik Sinoplu’’
Sinoplu,
Buranın yaşantımızdaki yeri çok önemli. Biraz birikmişim vardı, zor oldu ama satın aldım. Artık burası senin. Senden başka da içeri kimse girsin istemedim. Sadece kapısını yeniledim buyur kapının anahtarı.’’ Çok şaşkındım. Şaşkınlığım büyük bir sevince dönüştü. ‘’ Bak Sinoplu hiçbir şeye dokunmak yok. Yalnızca arka bahçeyi düzenler sonrada hep beraber piknik yaparız. Bıkmadın mı beni şaşırtmaktan?’’ ‘’ seni şaşırtmak hoşuma gidiyor sevgilim, hadi evdekileri fazla bekletmeyelim.
*************************************
SONUÇ
Esma Sinoplu’yla evlendi. Aynı zamanda Uzun araştırmalardan sonra Ayla’ya kavuştu. Sinoplu aradığı gerçek mutluluğu Esma’da buldu. Halil Dayı Aşevinin idaresini ikisine bıraktı ve kendini emekliye ayırdı. Şimdiden doğacak olan torunlarını düşünmeye başladı. Suna evlendi ve işten ayrıldı. Ama Esma ile arkadaşlıkları hiçbir zaman kopmadı. Gülsarı dört defa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Süleyman, savcılığa çıkarılırken, fuhşa sürüklediği kızlardan birisinin babası tarafından vurularak öldürüldü.
Marmelat kendisine bir eş bularak dört tane yavruya sahip oldu. Bu hikâye burada bitti ama mutlulukları sonsuza kadar ağızdan ağıza dolaşacak.
Sen bay yazar, bütün Eylüller senin olsun.
SON
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.