- 730 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sorunlarımız Vali Baruşa İletildi
26.10.2018 tarih ve 2018/202 sayılı Cumhurbaşkanlığı Atama Kararnamesi ile Bolu Valiliğinden Malatya Valiliği görevine atanan ve 05.11.2018 tarihinde göreve başlayan Malatya Valisi Aydın Baruş’u 13 Kasım 2018 tarihinde İbrahim Korkmaz ile birlikte ziyaret ederek yeni görevinde hayırlı olsun dileklerinde bulunduk.
Ziyaret esnasında vali bey ile yaptığımız sohbette ise ilimizde engelliler konusunda yaşanan sorunlar hakkında bilgiler vererek bu sorunların çözüm noktasında kendisinin öncülük etmesini ve destek vermesini belirttik.
Sıcak ve güzel bir ortamda geçen görüşmemiz esnasında vali beye Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonunca yapılan denetlemeler hakkındaki son durumu,
İlimizde yapılan erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik çalışmalarının birçok ilden daha iyi durumda olduğunu ancak yine de yasalarda belirtilen standartların yakalanamadığını,
Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonunca bugüne kadar 200’e yakın kamu kurum ve kuruluş ile özel kuruluşun denetlendiğini ve şu ana kadar bir tane dahi Erişilebilirlik Belgesini almaya hak kazanan ne kamu kurumu ne de özel kuruluşun olmadığını,
Yönetmelik gereğince vali yardımcısı başkanlığında yapılması gereken komisyon toplantılarının yaklaşık üç yıldır yapılmadığını, yapılmamasının neden kaynaklandığını,
Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonuna gereken önemin fazla verilmediğini ve hassasiyet gösterilmediğini,
9-15 Kasım tarihleri arasında yapılan 8.Malatya Uluslararası Film Festivalinin (MUFF) kapsamında sinema salonlarındaki erişilebilirlik sorununa değinerek normal zamanlarda yaşamış olduğumuz ayrımcılık olayını film festivali kapsamında daha yoğun bir şekilde hissederek yaşadığımızı,
Sinema salonlarıyla ilgili sorunu daha önceki valilerimizden Mustafa Toprak ile Ali Kaban’a söylediğimi ancak çözüm getirilmesi noktasında en ufak bir çalışmanın yapılamadığını,
Toplu ulaşım araçlarıyla ilgili yaşadığımız sorunlara değinerek durakların bulunduğu yaya kaldırımlarının ve durakların uygun olmayışı, bazı sürücülerin duyarsız davranışlarına maruz kaldığımızı,
Yaya kaldırımlarında yaşadığımız sorunlar arasında ise rampaların standartlara uygun yapılmaması nedeniyle kullanımın sağlıksız olduğunu, kaldırıma çıkacak yer bulsak inecek yer bulamadığımızı, su olukları ile kot farkları nedeniyle çıkıp inemediğimizi, esnafların ürün teşhirleri ile araçların gelişi güzel park edilmesi gibi sorunlarla karşılaştığımızı,
2010 yılında Anayasa’da yapılan değişiklikle getirilen pozitif ayrımcılık başta olmak üzere diğer mevzuatlardaki yasal haklarımızın bazı kurum ve kuruluş yetkililerince dikkate alınmadığını ve gereken hassasiyetin gösterilmediğini,
1994 yılından itibaren Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Malatya Şubesi olarak 2015 yılına kadar vermiş olduğumuz mücadelelerden kısaca bahsettikten sonra şu anda ise aktivist ve yazar olarak mücadele devam ettiğimi belirttim.
Bizleri dikkatle dinleyen valimizin sorduğu bazı soruları da yanıtladık. Sohbetin devamında vali beye, “Sayın valim, yıllardır yapmış olduğumuz çalışmalar ile vermiş olduğumuz mücadele sonucunda şunu öğrendim ki, bir ilin en üst mülki idare amiri olan valisi engelliler, yaşlılar, sokak çocukları, gazileri vb gibi konularda ne kadar duyarlı olursa o ilin tüm resmi ve özel idarecileri de duyarlı oluyor. Bu nedenle sorunlarımızın çözümü yönünde sizlere çok büyük görev düşüyor. Bu konuda da gereken hassasiyeti göstereceğinize ve duyarlı olacağınıza inanıyorum. Bizler de elimizden geldiği, gücümüzün yettiği kadarıyla yanınızda olmaya ve destek vermeye hazırız.” dedim.
Ziyaret esnasında vali beye “Sevginin Gücü” ile “Senden Alacaklıyım AŞK” adlı kitaplarımı imzalı olarak hediye ettikten sonra yanından ayrıldık.
Sözün özü olarak, vali beye ilk ziyarette söylenmesi gereken konuları kısaca özetleyerek anlatmaya çalıştık. Hatta söylenmemesi gereken “duyarlılık” meselesi sözlerini dahi söyledim. Bu sözün neden söylenmemesi gerektiğine gelince seçilmiş siyasilerle atanmış idarecilerin yasal mevzuatların vermiş olduğu görevleri yerine getirme sorumlulukları vardır. Sorumlu oldukları kurumun bağlı olduğu yasal mevzuattaki görevi ifa ederken dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep, engellilik ve benzeri sebeplerle ayırım yapmadan yerine getirmek zorundadırlar. Bu görevleri yerine getirmeleri idarecilerin göstereceği duyarlılığa bırakılmamıştır. Duyarlılık olayı insanın kişiliği ve karakteriyle ilgilidir. Ancak gelin görünkü bizim ülkemizde bazı yasalar idarecilerin duyarlılığına bırakılmıştır. Bunlardan bir tanesi de engellilerle ilgili olandır. Ne diyelim bundan sonrası vali beyin engellilerle ilgili göstereceği duyarlılığa kalıyor.
Ali Haydar Koyun
Yazar/Engelli Aktivist
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.