- 672 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
iİTİRAF
Aşağıdaki sözler Amerika’nın Boston kentinin BİZİ televizyonu’nda Ceri vilyıms’ın programında konuşan bir Viet Nam gazisine aittir.
23 Ekim 1972 tarihinde Taym dergisine göre Demokrat Parti başkan adayı Mik . Govrin bu askerin sözlerini Minnesoda Üniversitesi’nde yapılan bir toplantıda salonda bulunanlara teypten dinletti; ve salonda çıt çıkmadı.
’’Ben bir Viet Nam gazisiyim ve sanıyorum ki Amerikan halkı savaşı, savaşta olup bitenleri gerçekten ama gerçekten anlamaktadır.
Napalm atılmış köylere girdiğimizde insanlar eritilmiş metal parçaları gibi birbirlerine yapışmışlardı. Öyle ki çok kere insan mı hayvan mı olduklarını bile ayırt edemezdiniz...
Roket atan jetlerimiz vardı. Roket kovanlarının içleri çivi doluydu. Atıldıklarında, futbol sahası genişliğinde bir alanın her iki buçuk santimetre karesine bir çivi düşüyordu. Aklınız almaz, insanoğluna bu çivilerin neler yapabileceğine.
Orada bir yıl kaldım ve asla ’’bu yanlıştır’’ deme cesaretini gösteremedim.
Tersine uydum. Savaşın acımasızlığına seyirci oldum. Şimdi yurdumda, evimdeyim. Bazen yüreğim sızlıyor. Çünkü bütün bunları hatırlıyor ve karşı çıkma cesaretini gösteremediğimi biliyor, utanıyorum.
Viet Kong kötüdür. Fakat bu benim de kötü olmamı haklı kılmayacağı gibi başkalarına da çocuklarınızı, kocalarınızı, kardeşlerinizi oralara gönderip onlar kadar kötü olmalarını istemek hakkını vermez. Akıl almaz bir şey bu. Savaşı görmeyen/ yaşamayan, olup bitenlerin insanı nasıl etkilediğini anlayamaz. Üzerine bin kiloluk bir bombanın atıldığı bir köye girersiniz. Esir almak diye bir sorununuz yoktur. Çünkü esir alınacak kimse kalmamıştır. Öldürülenlerin Viet Konk’lu olup olmadıklarını da bilemezsiniz. İnsanların parçalarını bir araya getiremezsiniz ki. Halkımızın anlaması gereken budur. İşte Amerikalıların yaptıkları.
Orada, bu işlerin ortasındayken, bunun doğru olduğunu düşünürsünüz. Her şey öylesine günlük olağan bir iş haline gelmiştir ki, yapılanları akla yakın bulursunuz. Sonra yurda döndüğünüzde, karınızı, çocuklarınızı gördüğünüzde, ne yaptığınızı anlarsınız. Kangtiray gibi bir yerin havadan çekilmiş bir fotoğrafına bakın. Bir de aynı yerin B-52’lerin bombardımanından sonra çekilmiş fotoğrafı ile karşılaştırın.
Olup bitenleri aklınız almaz. Beni tedirgin eden, oradayken bütün bunları kabullenmemiz, akla yatkın bulmamız: ’’doğrudur, çünkü onlar düşmandır’’ dememiz.Ama yurda, eve dönünce;insan ve hayvanlara yapılan bunca eziyete, işlenen bunca cinayete karşı çıkıp ağız açacak yürekliliği gösteremediğinize inanamazsınız. Onların Viet Kong olduklarından bile emin değilsinizdir. Bilemezsiniz ki. Bu ülkenin insanlarına napalm bombasının ne olduğunu anlatacak bir yol yoktur. Bir yere gelirsiniz, insanlar eğri büğrü olmuşlardır. Akıl dışı bir şey. Bir parçaya yaklaşırsınız: insan mıdır, hayvan mıdır anlayamazsınız.
Şimdi ise evinize dönmüş, bir zaman yapılanların yanlış olduğunu söyleyecek yürekliliği gösteremediğinizi bilerek yaşamaktasınız. Oysa bir çok arkadaşın söyleyecek cesareti vardı. Bu yüzden ayrı tutuldular; ’askeri göreve uymaz’’ damgası yediler. Uymazlardı, çünkü yürekliydiler. Bizim gibiler göreve uygun bulunmuşlardı. Çünkü biz kabullenmiştik.’’
YORUMLAR
Altmışlı ve yetmişli yıllara damgasını vuran hazin bir savaştır emperyalist ABD'nin iğrençlikler inin ortaya döküldüğü bir savaştır. Her savaşı kaybettiği gibi bu savaşı da kaybetmiştir Sam Amca geride sadece acı, hüzün, yokluk ve cesetler bırakmıştır. Ülkesinde bu savaşa katılmak istemeyen bir dolu insan protesto etmiştir kendi ülkesini... Soykırım denilince akla gelecek ilk ilkedir Amerika, başkalarını suçlamadan önce kendilerine baksınlar soytarılar...