- 1387 Okunma
- 6 Yorum
- 1 Beğeni
İyi Kötü İlişkisi
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
İyi Kötü İlişkisi
İyi-kötü tanımlama ve kabul ile ortaya çıkar.
Evrende “Denge” işleyişin hedefi gibidir. Denge için işleyiş…
Madde ve enerji, denge için hareket ediyor. Bu hareketi “Varlık” veya “Canlılık” gibi algılanır, bilinir.
Varlık veya canlılık, madde ve enerjinin denge kurma çabasından başka bir şey değildir. Yani “Denge”, ölüm; denge kurma çabası ise “Madde veya canlılık” gibidir.
Madde-anti madde ile buluştuğunda “Denge” oluşur ve her ikisi de görünür veya bilinir olmaktan çıkar. Yani ölür. Ayrıldıklarında “Denge” kurma çabası içinde olduklarından görünür veya bilinir durumdadırlar, varlık olarak canlı gibidir. Bir şeyin, maddenin varlığından söz etmek için onun karşıtı olan anti maddenin teorik olarak kabul edilmesi gerekir. Canlılık için maddenin organize olması (Hücre ve organ) gerekir. Maddenin karmaşık ve gelişmiş organize durumlarına, canlılık denilir. Canlı için de denge, ölüm gibidir. Organize halde denge kurma çabası, canlılığını sağlıyor. Denge ise hareketin ve organizasyonun son bulması gibidir. Canlılar için klasik söylemdir; “Doğar, büyür, ölür”. Doğum ve büyüme hallerinde “Denge” mutlak değildir ve canlılık buna dair vardır. Ölüm halinde ise “Denge” kurulmuş ve yenileme veya enerji akışı durmuştur.
Örnek; pillerin (+) ve (-) enerji potansiyelleri kullanımda yani canlılık halinde denge için karşılıklı alışveriş yapar. Enerji alışverişi dengelendiğinde pil ölmüş gibidir. Dengeyi bozacak veya alışverişi sağlayacak enerjinin pile yüklenmesi gerekir.
Şimdi iyi-kötü ilişkisine bakılabilir.
Madde-karşı madde, canlılık-ölüm, artı-eksi ilişkisi; iyi-kötü ilişkisi gibi düşünülebilir. Biri tanımlanmadığında diğeri de tanımlanmamıştır. “İyi” olarak tanımlanan bir eylemin karşıtı olan eylem de “Kötü” olarak tanımlanmış sayılır. Öyle ki iyi ve kötü dengelemesinden söz edilir. Matematik denklemlerinde için sıfıra eşitleme kullanılır. Eşitlik bir terazi gibi denge ise eşitliğin sağlanması gibi düşünülebilir. Artılar ve eksiler birbirini götürür. Bu denge sağlanması gibidir. İyi ve kötü denge halinde birbirini siler ve biri diğeri ile bilindiği için ikisi de tanımsız kalır. Denklemin iki tarafının da denge halinde olması yani eşitliğin sağlanması sonucu sağlar yani işlemi sonlandırır. Her iki tarafın da kalabalık veya karmaşık olması işlemi devam ettirir. Denge sağlandığında işlem tamamlanır.
İyilik veya kötülük aslen izafi, göreceli belirlenir. “Kabul”, belirlemektir. Biri belirlendiğinde, diğeri karşıtı olarak belirlenmiş sayılır. İyiliğin kaynağı “Fayda” olarak düşünülebilir; kötülüğün kaynağı da “Zarar” gibi düşünülebilir. Fayda –zarar ilişkisi izafi, görecelidir. Bir eylemin faydalı olarak tanımlanması, mutlak karşıtının zararlı olarak tanımlanmasını gerektirdiği için aynı eylemin farklı kişilerce karşıt tanımlanması kaçınılmaz olacaktır. Birine fayda veren diğerine zarar verebilir; bu mümkündür. Mesela rekabet halinde olanlar için...
İyiliğin en yaygın şekli olan “Fayda” insanlık tarihinde toplu yaşam ortamında geçerli olmuş ve zıddı olan “Zarar” da açığa çıkmıştır. Fayda var ise zarar da söz konusudur. Yani iyi var ise kötü de olmalıdır. Kötünün ortaya çıkışı, iyiden bağımsız değildir.
Misal; antik çağlarda insanlar birbirlerine üstün olmak için çeşitli rekabet araçları üretmişler. En yaygın olanı “Fayda” sağlayan, iyidir; zarar getiren kötüdür. Bir topluma fayda sağlayan diğer topluma zarar getirebilir. Birbirlerini köle ettiklerinde; köle olan için zarar yani kötü, diğeri için fayda yani iyi söz konusu. Birinin iyiliği diğerinin kötülüğünü sağladığında iyilik ve kötülük belirlemesi yer değiştirecektir. Matematikteki eşitliğin iki tarafını akla getirebiliriz. Bu durumda birinin iyiliği diğerinin kötülüğü gibidir. Denge sağlandığında ortada her ikisi de kalmayacaktır. Denge olmadığında iyilik ve kötülük birbirine karşı üretilecektir. Birinin izafi, göreceli iyiliği, karşıtını diğerinin kötülüğünü doğuracaktır. Tepkisel döngü içerisinde iyi-kötü dengelenmeye çalışılacağından işlem yani karşılıklı eylemler devam edecektir. Canlılıkta olduğu gibi denge sağlandığında her ikisi de tanımsız kalacaktır.
Son tahlilde; iyi ve kötü, birbirinin karşıtı veya denge unsuru gibi işler. Tanımlama kıyas ile olduğundan biri olmadan diğeri tanımlanmaz. Göreceli olduğu da göz ardı edilmemeli. Evrende işleyiş denge için olduğuna göre işleyişte denge arayışı vardır. Yani sorun yok.
Saygılarımla,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Ahmet Bektaş
Ahmet Bektaş
Yaşamda iyi ve de kötü sizin de zaman zaman belirttiğiniz gibi görecelidir fakat yine de; en iyi ya da en kötününde ortak payda da buluştuğu bir nokta mutlaka vardır. O zaman her ülkenin ananevi ve yaşam tarzına göre bir tahminde bulunmak o kadar da zor olmasa gerek.
irdeleyen, irdelerken düşündüren, felsefilik içeren güzel bir yazıydı.
Tebrikler kaleminize. Saygıyla...
Ahmet Bektaş
Der ki Gustav Jung ; gölgem iyidir ama ben kötüyüm
gölgem kötüyse ben iyiyim.