ÇAMARDI

• 18 Aralık 2018 Salı 09:25:48

ÇAMARDI
Bir işitme engelli olarak sosyal medyayı etkin kullanmaya çalışıyorum. İşitme engellilerin ve ailelerinin tanışarak birbirinden faydalanması, başarılı işitme engellilerden başarmak isteyen işitme engellilerin faydalanmasının sağlanması da en azından işaret dili kadar önemli. Başarılı engelliler, toplumda her zaman daha az ezilecekler, daha çok manevi kazançları olacak, haklarını daha iyi savunacaklar demektir. Bunları anlatmak için işitme engellileri sosyal medyadan bularak onlara haklarını anlatmak istiyorum ama çoğu ile iletişim kurmakta zorlanıyoruz. Çünkü bugün, engelli olmadığı halde, Üniversite mezunu olduğu bilinen çok insan da yazılı olarak kendini ifade edemediği için, bizim gibi yazışarak anlaşmaya çalışan işitme engellileri “çok mesaj atıyor” gibi eften püften gerekçeler ile eleştirirler.” Ne güzel iletişim kuruyor bu engelliler engelli oldukları halde, keşke bizde onlar gibi güzel iletişim kursak” diyecekleri yerde.
İşte bu, iletişim kurma çabalarımızdan birinde Niğde’nin küçük ilçesi Çamardı’nın Mahmatlı köyünde yaşayan abisi işitme engelli ablası zihinsel engelli Mahmut Peker ile tanıştık. Henüz lise 4. Sınıfta olan Mahmut ile uzun ve seviyeli sohbetlerimiz oldu. Yaşına göre ağabeyi ve ablasının sorumlulukları ve gelişmesi için kafa yorması O’nu sevmemize ve O’na yardımcı olma duygumuzu kamçıladı.
Kitap yazan, okullarda konuşmalar yaptığımızı öğrendiği zaman kitaplarımızı merak ettiğini anlatınca O’na kitaplarımızdan ve başka kitaplardan yolladım. Okumayı ve öğrenmeyi çok seven Mahmut, hem kendi okudu hem de en az 5 arkadaşına okuttu. Okulunda bir konuşma yapıp yapamayacağımı sorduğunda “ davet olursa seve seve kabul edeceğimizi” söyledim. Hemen harekete geçerek konuyu öğretmenlerine anlattı. Edebiyat öğretmenleri Nigar Köstepe ile Ayşegül Yıldırım, okul Müdürü olan Serkan Avşar’ın çabası ile gerekli izinlerin alınması için çabaladılar. Bu bir iki ay süren aksiliklerle dolu izin alma sürecinden sonra 6.Aralık.2018 günü Çamardı Çok Programlı Şehit Üsteğmen Murat Erdem lisesinde “Doğruluk ve Dürüstlük” üzerine bir konuşma yapmaya davet ettiler.
Sürpriz olsun, Çamardı’nı gezelim diye gün önceden yola çıktık. Çamardı 3600 nüfuslu elma, dondurma, cevizi ile meşhur bir ilçe. Dondurmacılar, yazları ülkeye dağılarak dondurmacılık yaparken, kış aylarında da Çamardı’ndalar. Mahmut’ta yaz tatillerinde çalışan ve çalışkan bir genç. En büyük hayali de Üniversite okumak. Beden Eğitimi alanında eğitim almak. Sporu da çok seviyor. O’nunla tanıştıktan sonra yazdığım “Mahmatlılı” hikayesi de oldukça okundu.
Çarşamba günü ilçeye yeni atanan Kaymakam Emrah Akduman’ı ziyaret ettik Okul Müdürü Serkan Avşar ve Milli Eğitim Şube Müdürü Sinan Savran ile. ”Recep Yazıcıoğlu’nun Liderlik Sırları” kitabımızı sunduk. Kaymakam beye “ Recep beyi ölümsüz yapan engelli ve yaşlıların duasını almaktı” deyince, beraber Mahmut Peker ve ailesini ziyaret ettik öğretmen, okul müdürü ve kaymakamla beraber. Kaymakam bey imkanlar ölçüsünde Peker ailesine yardım edeceğini söyledi. Umutlandık. Çalışabilir engellilerin evde boş oturması gerçekten üzücü. Engellilere işe alımlarda daha çok pozitif ayrımcılık yapılmalı. Bunu genç kaymakama anlattık.
Eresi gün okulun konferans salonunda okulun 150 ye yakın öğrencilerinin katıldığı konuşmamızı yaptık. Ben konuştuktan sonra, okulun engelli Din Öğretmeni Naci Özay da konuşma yaptılar. “Emir olunduğun gibi dosdoğru ol” emrinden yola çıkarak, konuyu hayatımdan, hikayeler ile örnekler ile anlattım. Öğrenciler ilgi ile dinlediler beni.
Konuşmanın sonunde günün önemini anlattıüım ve kendim yazdığım şu şiiri okudum.

TÜRK GENÇLİĞİ DOĞRUDUR
Doğru ve dürüst insan, kimse seni yıkamaz.
Doğru olduğun vakit, kötü sana yan bakmaz.

İşte, evde doğruysan, hayat sana doğrudur.
Budur büyük insan bu, hayat O’na selam dur.

Dürüstlük hazinedir, bitmez ki, harcamakla.
Tertemizdir kirlenmez, O’na çamur atmakla.

Doğru öğrenciyi de, öğretmeni çok sever.
Dürüst insan daima, hayatta edinir yer.

Hep doğru olalım ki, adımız doğru olsun.
Sevgi ile bilgiler, bizi arayıp bulsun.

Türk gençliği doğrudur, dürüst olur daima.
Çalışır ve sever de, fayda sağlar yurduma.
Turan Yalçın
Tokat,21.Kasım.2018
Yerli ve milli duyguları yansıttığından hayli de alkış aldı.
Okulun en doğru dürüst davranan, Enes Recep Sevdi, İzel Yıldız, Elif Okçu, Hasan Sarıçiçek ve Mehmet Buğra Baştoğ adlı öğrencilerine “Sen de Kafadan Engellisin” adlı kitabımdan ve başka itaplardan armağan ettim. Öğrenciler kitaplara çok memnun kaldıklarını söylediler. Doğru ve dürüş davranan gençleri bir kitapla da olsa sevindirmek ve ödüllendirmek bizi mutlu etti gerçekten.
Okumanın öneminden bahsettikten sonra kitap okuyanı ödüllendirmeyecek miyiz yani?
Okulun en çok okuyan öğrencileri, Zeynep Çakı, Esila Dönmez, Elanur Türkan, Batuhan Akpınar, Ali Tipi’ye de kitaplar armağan ettik. Onlara kitabı verirken en az 5 arkadaşlarına okutmalarını da tavsiye ettik.
Daha sonra sosyal medyadan bize ulaşan bu arkadaşlarımızdan bazıları hayatlarında ilk defa birinin kendilerine kitap hediye ettiğini ve çok mutlu olduklarını yazdılar. Konuşmamızda anlattıklarımızla, kendilerine bir yeni bakış açısı sunduğumuzu ve kitaplara, insanlara hatta kendilerine bakış açılarının olumlu yönde değiştiğini söylediler. Bizim amacımızda zaten o idi. Bakış açılarını olumlu yönde değiştirmek ve gençleri geliştirmek. Gelişen her insan ülkemizi seksen milyonda bir değiştirecek geliştirecektir. Unutmamak lazım ki” damlaya damlaya göl olur, damlacıktan sel olur”
O ay(Aralık.2018) ayın öğrencisi olan Elif Oku, Nevriye Okçu, Beyza Soğay, Huriye Yanar adlı öğrencilere de ödülü takdim etmek bana düştü.
Bizi Çamardı’na okulunun davet etmesi için çok çaba harcayan Mahmut Kardeşimizi de unutmamak gerekirdi ve O’na 3 veya 4 kitapla, “Mahmatlılı” hikayesini okuyarak etkilenen Tokat’taki dershane Müdürlerinin hediyesi Üniversite Hazırlık kitapları takdim ettik. Mahmut’un da Tokat’ta Üniversite okumasını temenni ettik.
Yakın zamanda Türkiye Badminton 2. Si olan Niğde Besyo mezunu okul Müdürü Serkan Avşar bize teşekkür plaketi takdim etti. Biz de Müdür beyi takdir ettik. Tebrik ettik.
Daha sonra Atatürk Ortaokulu’nda bir konuşma yaptık. Öğrenciler hiç yazar görüp görmediklerini sorduğumda sadece 1 kişi elini kaldırdı. Konuşmadan sonra gençler imza almak için yarıştı. Gençlerin imza merakına takıldık. Halbuki yazarın kitabını okuyarak faydalanmaları bizi daha mutlu ederdi. Bizi mutlu eden kitabımızın okunması, konuşmamızın dikkatle dinlenmesi ve anlaşılması olur.
Mahmut ile beraber biraz Çamardı’nı gezdik. Pazar ilçesinde yazın dondurmacılık yapan, işinin ehli dondurmacı ile karşılaşınca sohbet ettik. Yazın Pazar’da, kışın Çamardı’nda olan dondurmacımız ile anıları yad ettik.
Çamardı Niğde’ye 66 km mesafede iki dağ arasında. Karlı dağlar arasında evlerin arkasında bahçelerde elma ağaçları yapraklarını dökmüş, kış uykusuna yatmışlardı. Çamardı elması ve cevizlerinden de tattık gerçekten güzel iri ve tadı güzel elma ve cevizlerdi.
Günün yorgunluğunu Öğretmenevinde attıktan sonra ertesi gün sabah erkenden Çamardı’ndan ayrıldık. Çamardı ilçe Kütüphanesi de Öğretmenevinin bir köşesinde. Orayı da ziyaret ederek Müdürü ile kitaplar konusunda sohbet ettik.
Çamardı gezimiz bizlerde güzel izler bıraktı. Herkese çok teşekkür ederiz.