neden ben
wimbledon tenis turnuvasını tarihte ilk kazanan zenci tenisçi arthur ashe bir gün kan nakli sonrası aids virüsü kapar, hastalığının ilerleyen zamanlarında bir tv programında spiker, ’’neden senin başına geldi bu ölümcül hastalık?’’ diye somuş,
ünlü tenisçi "tüm dünyada 50 milyon çocuk tenis oynamaya başlar, 5 milyonu tenis oynamayı öğrenir, 500.000’i profesyonel olur, 50.000’i yarışmalara girer, 5.000’i büyük turnuvalara erişir, 50’si wimbledon’a kadar gelir, 4’ü yarı finale, 2’si finale kalır...
elimde şampiyonluk kupasını tutarken tanrıya ’neden ben?’ diye hiç sormadım. ve bugün sancı çekerken de ona, ’neden ben?’ diye soramam."
bütün bunlar neden hep benim başıma geliyor ki, sorusu bir nevi ego patlaması sözüdür. oysa o sümüklerimizi silsek ve ağlanmayı bir kenara bırakıp bu soruyu kendimize gerçekten sorup, biraz da beynimizi kullansak cevapların yemen de değil de, içimizde olduğunu daha iyi anlardık.
küçük yaşta yakalandığı hastalık sonrası ölmesine sayılı günler kalmış bir çoçuğun, artık yürüyememesi üzerine annesine ’’ anne ben artık yürüyemeyecek miyim?’’ sorusuna verilecek hiç bir cevabın anlatılamayacak ve anlaşılamayack olması durumu gibir, çünkü küçük çocuk neden ben diye sorarken aynı soruyu anneside kendine sormaktadır,
öğrenilmiş çaresizliğin baş gösterdiği durumlarda, insanların sıklıkla sordukları sorudur. akvaryumdaki balıklar yada zıp zıp zıplayan pirelerin sormadığı bir sorudur bu neden ben.
neden ben?
ne zaman yarın için bir şey yapsam, o yapacağım şey yarın olduğunda değerini kaybeder, ne zaman yarın yaparım desem dün yapmadığım için kafamı duvardan duvara vururum,
hoca olsam tüm bildiklerimi unuturum, aptal olsam her şeyi hatırlarım,
en sevdiğim giysiler hemen yırtılır, sevmediklerim sapasağlam kalır,
paraşütle atlamaya kalksam paraşütüm açılmaz, bungee jumping yapsam ip kopar, dağcı olsam çığ düşer, dalgıç olsam vurgun yerim,
tüm sınıf kopya çekse ben yakalanırıdım, bir ben kopya çekmeye kalksam, defter kitaplar serbest denir,
gizli bir şey öğrensem, çok önemli bir bilgi edinsem, biri benden önce davranıp herkese söyleyiverir, O kahraman olur, bense herkes olurum sadece,
bahçıvan olsam, çiçeklerim solar, toprak kurur, iklim değişir, akdeniz olur, gülümse’yemem,
armut saplı, üzüm bile çöplü gelir masama,
düz yolda yürüsem kaldırım taşına takılırım, engebeli yolda önüme bakarak yürüsem kafamı bir direğe çarparım,
şarkıcı olsaydım ses tellerim kopardı, piyanist olsaydım parmaklarıma felç inerdi,
eğer herhangi bir şeyi umursamazsam yıllarca elimde kırmadan dökmeden taşıyabilirim, bir şeyi önemsersem, önem , ilgi, şefkat sevgi gösterirsem beş dakika sonra kırarım mutlaka,
aktör olsam replik atlarım, tiyatrocu olsam sahneden düşerim, dj olsam tüm cd’ler takılır, makinist olsam film yanar,
uzun saç severim saçlarım seyrek
borsaya girsem borsa düşer, euro alsam euro değer kaybeder, evde saklasam kaybolur, cepte taşısam çalınır,
sabah erken kalkmam gerekse yataktan çıkamam, pazar günü erken saattlerde gözlerim açılır.
pikniğe gitmeye kalksam yağmur başlar fırtına kopar, evde otursam güneş açar,
neden ben?
bence bu soruyu onca parmağımın içinde, her zaman sağa sola çarptığım ezik büzük duran serçe parmağım sorsa daha mantıklı olurdu,
hasanın’ın bir gün tarlası yanmış, çoluk çocuk tüm aile aç kalmışlar,
başka bir gün sel olmuş, evini sel almış götürmüş, sonra bir gün bulaşıcı bir hastalık yayılmış, çocukları hastalanıp ölmüş,
hasan bu kadar acı üzerine, dizlerinin üzerine çöküp başını gökyüzüne kaldırmış;
’’allahım, neden ben’’
yukardan bir ses duyulmuş;
’’bilmiyorum, ama sende sinirimi bozan birşey var’’
neden ben, işte böyle yer bitirir insanlar kendilerini, niye sömürür insan hayata karşı içinde varolan az birazcık kalmış hevesi de böylesi kayıp inlemelerle,
neden bendeki, beni kaldırıp nedene bakmak gerekir oysa,
izin ver aksın, bırak öyle kalsın, bırakmayacaksan eğer,
neden ben, çünkü ben.,,
YORUMLAR
Her başa gelen olumsuzluğun mutlaka vardır bir sebebi. Bakmasını bilmek gerek belkide. Ama malesef bakmak yerine neden ben deriz hep.
Konusuyla, anlatımıyla dikkat çekici ve anlamlı bir yazıydı. Yazmaya devam edin bu tür yazılarınızı okumak çok zevkliydi
Tebriklerimle
Mevaa tarafından 12/18/2018 2:55:07 PM zamanında düzenlenmiştir.
seth
Mevaa
Saygılarımla
insan var olduğundan bu yana hep sorgular varoluşunu...
Hayatı boyunca da sorgular durur.Başına gelen iyi şeyleri kimi zaman önemsemez olası şeyler diye geçiştirir.Ne zaman kaybetmeye başlar işte o zaman büyük bir kaos başlar . "Neden ben" sorusu beynine yerleşir.Zamanı unutur.Unutur fani olduğunu.Unutur küçük şeylerden de mutlu oluna bileceğini... Sonra bir de bakar ki vakit dolmuştur. Hayatı doya doya yaşamadan nedenleriyle gömülür gider.
Yaşamak böyle işte...
Çok güzel bir yazıydı. Tebrik ederim.
Kusura bakmayın belki sizce çok saçma yazdıklarım ama yazınızı okuyunca bunları yazmak geldi içimden. Kısaca yalnız değilsiniz..