- 1255 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ONYEDİ YAŞ EN YAŞ YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM AKIL YOKTUR TİTREŞİM VARDIR
YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM AKIL YOKTUR TİTREŞİM VARDIR
Onu Topkapı’da Çetin karşılamış , doğruca eve gitmişlerdi. Bu çocuktan çok hoşlanıyordu. İçime boşalma dedim sana . Hamile kalırsam görürsün gününü. Yaşım da tutmuyor zaten. Beni yargılayan hakim seni görünce helal olsun sana der be güzelim. Hem annem seni tanısa, bu kızı alalım diye tutturur be kızım. Haydi kalk da yıka şu fıstığını. Aslında bir kere daha mı yapsak Handan? Hadi be , yüz verdik astar istiyorsun ama gel bakalım. Çok hoşuma gitti. Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın.
Çetin be ,bana bir iş bulsak , ne dersin? H a söylemeyi unuttum, bir arkadaşımın tanıdığı dizi film rejisörü var. Seninle ona gidelim. Gelirsen çok sevinirim. Yaşın küçük falan demez değil mi? İki gün sonra skandallarıyla tanınmış bu adamın stüdyosunda, birkaç güzel kızla birlikte bekliyorlardı. Sırası gelip te rejisörün odasına alındıklarında, Çetin’e dışarıda beklemesini söyleyen rejisör, tam karşısında oturarak, tam benim aradığım kızsın , lafımı dinlersen seni Türkiye çapında meşhur ederim. Çok iyi para kazanırsın . Çok güzelsin ve bulunmaz çekiciliğin var üstelik. Ama şu yanında gelen erkek arkadaşını salla gitsin. Kasıntının biri. Vücudu kaslı diye yüksekten bakıyor. Sana hiçbir şey veremez o. Çalışmana kıskançlık da yapar. İnan ki kaprislerine sen bile dayanamazsın. Belli zengin çocuğu. Bunlar güzel yaşarlar ,içki uyuşturucu bol olur. Ama senden bıktıkları anda , paçavradan farkın olmaz. Güzel arabalar, bekar evleri, boş vaatler, seni malı yapar da anlayamazsın. Seninle evlenecek mi dedin? Boş laflar bunlar. Biraz oyalamaya yarar seni . Sonra tanımaz . Çabuk atar başından zaten. Kafanı işlet be kızım, kafanı işlet.
Handan o anda adamın bakışlarının iki bacak arasında, mini eteğinden frikik yakalamak için baktığını hissettiği halde , pozisyonunu düzeltmek için bir gayreti olmadığını düşünüyordu. Şunun şurası bekaretini kaybedeli birkaç ay olmuştu ama Çetin’den başka erkek yok muydu dünyada? Ah şu lanet klitoris ah. Kaide; verene vermek, çalınan kapıyı açmak, uzanan eli tutmak olmalıydı. Daha çok veren olursa ona dönmek , daha çok vermek ama almadan vermek yoktu.. Hayat bir alış veriş değil miydi ? Eh en iyi mallarda ondaydı işte.
Yeni başlayacakları bir dizi film için yardımcı kadın oyuncu olarak işe alındın. Sana şimdi avans da veriyorum. Birkaç gün sonra tanışma partisi olacak. Seni ekibin diğer sanatçılarına takdim edeceğim. Gelirken çok daha güzel ol. Çek minilerini , millet bacak görsün anasını satayım. Ama o oğlanı sakın takma peşine. Rol arkadaşların çok yakışıklı çocuklar. Onlardan kıskanır seni.
Dışarıda onu sabırsızlıkla bekleyen Çetin’e biraz soğuk yaklaşmıştı. İşe alındın galiba, suratında ki sinsi gülüşten belli. Eve mi dönelim ? Hımm. Evde Çetin dudaklarına yapışıp onu yatağa sürüklemişti. Rejisör Cemal Bey’in vaatlerini düşünüyor, paralı fahişeler gibi zevk almadan rol yapıyordu. Handan’ın yumuk gözlerinin altında , resmini çekmeye çalışan gazeteciler ,ondan imza almaya çalışan hayranları , sosyete partileri, zengin adamlar , onu kıskanan kadınlar , her dediğini yapmaya hazır kabadayılar vardı. Zevk almadığı ,düşünceler içinde olduğu belliydi. Hatta hiç ıslanmamıştı bicinası. Rejisör Cemal Bey’i , onu nasıl meşhur edeceğini hayal ediyordu. Bu Çetinden kurtulmalıydı ,ama nasıl. Ona sevgi ile davranan ,samimi olan tek erkek Çetin di. Bu ne be kızım? Şu el kremini sürmek zorundayım . Yoksa yara olacak küçük Çetin. Suyu mu kesildi kuyunun anlamadım. Haydi Çetin bitir artık, zevk alamıyorum , uzatma . Vay be …
Birkaç gün sonra ; Ben Çetin Bey’le tanışma kokteyline katılmak üzere buluşacağım. Sabah erkenden kuaför randevum var. Yanlış anlama tek gitmek zorundayım. Seni tanıyamıyorum Handan , yeni tanıştığın bir adamla buluşmaya koşarak gidiyorsun. İnternet den araştır göreceksin. Dört yıldır hapiste olduğunu biliyor musun? Suçu da küçük yaştaki kıza tecavüz. Haydi hayırlı olsun sana. Adam sadece birkaç film de figüranlık yapmış. Aman bana ne ondan .Ben rolümü oynar ,kazandığım paraya bakarım. Tamam kızım , karar senin ne istersen onu seç.
Cemal Bey tarif ettiği yerden, lüks Mercedes’i ile almıştı Handan’ı. Önce sana güzel bir mağazadan son derece modaya uygun giysiler ve ayakkabılar alalım. Ama Cemal ‘bey, vermiş olduğunuz parayla bu üstümdekileri almıştım. Yoksa beğenmediniz mi? HH1+ Güzel, sen zaten çuval giysen yine yakışır sana. Ama son derece şık ve güzel hanımlarla tanışacaksın. Manikür bile yaptırmamışsın. Kızım sen nerelere geleceksin bir bilsen. Kendi kendini bile tanıyamayacaksın. Bana bırak kendini be kızım.
Lüks bir moda evinden çok pahalı giysiler almışlardı. Ayakkabısı , çantası ve telefonu da harikaydı . Abisinin el koyduğu telefonunu kırarak atmıştı. Sonra yine lüks bir kuaföre gittiler. Tüysüz şeyine bir de ağda yapılmıştı. Yeni saç modeliyle biraz daha yaşlı görünüyordu ama Cemal onun, olgun görünmesini istiyordu. Arabaya oturduğunda bembeyaz bacakları, mini eteğinin azıcık korumasından da çıkacak, cennet meyveleri gibi pürüzsüz ve nefis çekiciliği ile adama porselen vazoları anımsatarak arzular yolluyor olacaktı. Erkek olup, içi 240 milyon adet spermle dolu olan, iki taşak taşıyan herkes , gözünü kaçıramadan bakmaya mecburdu. Handan, aracı kullanan Cemal Bey’e uzanıp, yanağından öperek teşekkür etmişti. Üzerindeki seksi Dolca Cappana kokusu , dalgalı okyanuslar gibi köpük köpük etkilemişti adamı. Elini uzatarak onun küçücük zarif ellerini avucunun içine alıp , Bak yavrum, göreceksin seni nasıl zengin ve meşhur bir kadın yapacağım. Kendini bana bırak güzelim. Bu İstanbul cehennemi seni yutmasın . Benim dediklerimi yap, sözümden dışarı çıkma, o zaman dediklerimi nasıl yapabileceğimi göreceksin. Geldiğin yere, sen de şaşıracaksın. Aklından ,babasının avukatına vermek için bulmaya çalıştığı para geçiyordu.
Dizinin tanışma yemeği oldukça neşeli ve güzel geçmişti. Kızlardan birinin doğum günü olmasıyla, işten ve diziden pek konuşmamışlardı. Sofrada epey alkol alınmıştı. Abi Mercedes kiralık mı? Kes lan sesini. Sana girip çıkan bir şey mi var. Pardon abi, anladım. Kusura bakma Cemal Abi. Gençler çok yakışıklı, kızlar çok güzeldi. Sen bu halde eve gidersen o oğlan canına okur, geleceğimize engel olur. İstersen seni kullanmadığım bir yazlık evim var . Oraya bırakır, yarın sabah da gelir alırım ne dersin? Yalnız kalmaktan korkmazsın değil mi? O gecenin devamı Kumburgaz’da ki yazlıkta , rüyanın devamı olarak geçecekti. Sabah uyandığında yanında horlayan Cemal Bey’e uzun uzun bakarak, Aman be , ha Çetin ha Cemal. Farkı ne? Biri alıcı , öbürü alıcı verici. Bununla kalırsam şöhret olurum. Öbürü ile ise bir hiç. Çetin daha genç ve daha yakışıklı. Cemal Bey ise bir kadına nasıl davranılacağını iyi biliyor , daha cömert bir insan . Akşam beni uyutup evde bırakarak gidecekti ,ben gitmesini istemedim. Çantama bin dolar koymuş. Gece defalarca organz oldum . Çetin efendi gibi, beni doruğa getirmeden boşalıp işi bitirmedi. İlk defa bir dilin bu kadar işe yaradığını gördüm. Çığlıklar içinde bir geceydi.
Film çalışmaları henüz başlamamıştı. Dizide rol ortağı olan genç telefonla arayarak onu çay içmeye, daha yakın tanışmaya davet ediyordu. Bunu Cemal Bey’e söylemeli miydi acaba? Cemal ‘ciğim biraz önce rol arkadaşım olacak olan Bora var ya , o aradı. Benimle çay içip , daha yakinen tanımak istiyormuş . Çemal kaskatı kesilmişti. Telefonundan aradığı Bora olmalıydı. Sen kimsin lan ? Sana bu cesareti kız veriyorsa onun a.ına koyarım. Yok sen beni adam yerine koymuyor da masaya getirdiğim kıza asılmak cesaretini gösteriyorsan senin ananı s.kerim. Anlıyor musun beni lan dingil? Ne paran kaldıysa muhasebeden al ve siktir git. Vay canına ne sert bir erkekmiş, diye düşünüyordu. Oysa bu kıza yapılan bir aldatmacaydı. Bora az bir para alacaktı ama dizi de ki rolü için değil , Cemal’in istediği rolü başarıyla oynadığı için.
Kokain ve esrar partilerinin esiri olmuştu. Çantasında hep para buluyordu. Ama üçüncü aydan itibaren yanında yatan bir başka erkek, başka kadın , hatta transseksüeller bile oluyordu. Handan , hiçbir şeyin farkında bile olmak istemiyordu. Satıldığının bile farkında değildi sanki. Herkes için ‘Arkadaş ‘ deniliyordu. Bu testinin suyu nereden doluyor , nasıl hep dolu kalıyordu anlayamıyordu. Ama çok güzel geçiyordu zaman doğrusu. Bir gece Bora da katılmıştı aleme , Cemal’in yanında kulağına fısıldayarak sırıtan suratıyla. Ne oluyor Cemal? Bu alemde fazla küslük olmaz. Sen de iyi davran ona. Oğlan yakışıklı ve cüretkar davranıyordu. O gecenin talihlisi Bora olmuştu. Her dediğini yaparak sabaha karşı işini bitirdiğinde Bora’nı yakın arkadaşı da katılmıştı onlara
Sabah kalkıp ailesine para gönderiyor, sonra kuaförde günü bitiriyordu. Cemal uzak duruyordu biraz. Ama zarfı sürekli Cemal alıyordu. Baksana sevgilim , artık bana verdiğin parayı artırsan diyorum. Tamam kızım, senin gecene bin dolar arıyorum ve bunun iki yüz dolarını sana veriyorum. Bu işin işinde kuaför dü, elbise ydi, korumaydı, ev di, giyim di gibi masraflar bana ait . Yine de senin hakkını üç yüz dolar yapacağım. Kabul etmeyeceğim Cemal , dört yüz olsun . Benim de gençliğim ,güzelliğim gidiyor. Bir de beğenmediğim adamla sakın zorlamayacaksın beni. Tamam güzelim, zorlama yok.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.