Bir zamanlar aile reisinin kim olduğunu tartıştık, hatırlarsınız. Kimi erkektir dedi, kimi kadındır. Kimi ortak olmalı derken, kimi de parayı kazanan veya daha çok kazanan, dedi. Tartışmalar bir sonuca varmadan unutuldu gitti. Bir nüfus sayımı daha yapılırsa yine tartışırız.
Biz tartışaduralım, atı alan Üsküdar’ı geçti. Kimden mi söz ediyorum? Tabiî ki yeni neslin büyüttüğü yumurcaklardan. Öyle muhteşem bir tip ki güç kuvvet yetmiyor.
O, ailenin gerçek reisi. Yeni nesil anne babalar nereden öğrendiler bilmem, ama geleneksel eğitimin yanlış olduğuna emin olan bu ebeveynlerin ürettiği bir tip bu.
O, uzaktan kumandanın sahibi. Sabahtan akşama kadar kendi istediği kanalları izliyor. Bir misafir geldiğinde de, bir misafirliği gidildiğinde de bu böyle. Yoksa ağlıyor, bağırıyor, huysuzlanıyor. Hepsinden daha elim ve daha vahimi zorlarsanız psikolojisi bozuluyor.
O, istediğini yiyor, içiyor. Ne isterse alınıyor. En çok sevdiği de çikolata türü, dondurma ve kızartma. Yararlı da olsa sizin istediklerinizi asla yemiyor. Çok ısrar ederseniz, psikolojisi bozuluyor.
O, misafirliğe giderken de hüküm sahibi. Gitmek istemiyorsa gidilmiyor. Randevu verilmişse bile iptal ediliyor. Açıkça çocuk istemiyor, denilemese de bir bahane uyduruluyor. Ola ki, gönlü ediliyor ve gidiliyor. Son anda, hatta gidilen yerin kapısında bile vaz geçilebiliyor. Kapıdan dönülüyor bu durumda, yoksa psikolojisi bozuluyor.
İlgi odağı olmak ister. Büyüklerinin arkadaşı olmayacak, onlarla konuşmayacaktır. Kendisiyle ilgilenilmezse sonuç yine aynıdır, psikolojisi bozulur.
O, doğuştan imtiyazlıdır ve kimse ona kaşını bile çatamaz. Tek terbiye verici anne ve babadır, ama onların da bu işi yapacak ne vakti vardır ne de tahammülü. Yumurcak gerçekten çok zekidir ve mevcut durumu çok iyi kullanır, büyüklerinin zaaflarından yararlanmak onun en büyük maharetidir. En büyük tehdidi de psikolojisinin bozulmasıdır.
Sakın masum duruşuna inanmayın. Zaten değil midir ki, o masım duruşla iktidarını koruyor..