- 373 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
14-2018....ard.öyk. emmaulla kant/ aydınlanma makalesindeki söze yorum/şerh
kant’ın “Aydınlanma Nedir?” isimli makalesi...nde:
"sapare aude" sözü...
dünya’da aydınlanma ile eşdaş oldu...
"Aydınlanma, insanın kendi suçu ile düşmüş olduğu bir ergin olmama durumundan kurtulmasıdır. Bu ergin olmayış durumu ise, insanın kendi aklını bir başkasının kılavuzluğuna başvurmaksızın kullanamayışıdır. İşte bu ergin olmayışa insan kendi suçu ile düşmüştür; bunun nedenini de aklın kendisinde değil, fakat aklını başkasının kılavuzluğu ve yardımı olmaksızın kullanmak kararlılığını ve yürekliliğini gösteremeyen insanda aramalıdır Sapare Aude! Aklını kendin kullanmak cesaretini göster! Sözü şimdi Aydınlanmanın parolası olmaktadır."
SAPARE AUDE...
bu parola olmuş sözün çeviri yanıltısı mahfuz kalmak kaydiyle. anladığımız gibi anlamak çerçevesinde yorumlamak istiyorum.
sapare aude...
insanoğlu kendi suçu yoktur... olamaz. bu kant’ın ve aydınlamanın kabul edebilemeyeceği ortaçağ sözüdür. aydınlanma bu sözlere tamamen karşıdır. aydınlanma ortaçağa karşıdır zira.
insanoğlu suçlu değil de; sakattır... psiko-motor faaliyetlerini ifa etmekte ve aklının herşey olmadığı itibariyle...
hayatla yüzleştiğimizde biz insanlar aklımızla ve onun nakısası, eksikliğiyle karşılaşırız.
aklımızın çabası ile hayatla başa çıkacağız... ve aklımız noksan, yetersizdir.
bu keyfiyetin salt kendisi "sakat" tabirini almağa layıktır.
suç tabiri buraya müsait gelmiyor.
"yabancılaşma" tabiri olur.
yabancılaşmanın kendi sakatlığının bilzuhrudur.
insanoğlu bu sakatlığı gidermeğe yanlış yollara saparak hiç bir telafi tesis edememiştir.
ve öyledir: ortaçağ ve evveli çağlar.
şimdi aklın çağıdır.
insanoğlu sakatlık ortamı ve durumundan ve olunmağından sıyrılıp çıkması lazımdır: aydınlanma’da.
evvelden aklını kullanmadı değil. kılavuzunu akıl, yanlış şeylerde aradıydı: büyü, inanç, masal, sembolizm.
şimdi akıl kendine- kendini kılavuz almalıydı... sonra bu tecrübi-deneysel bilime evrilecekti doğallıkla.
kılavuzu; akıl, kendi ve kendine muadillerden seçmeliydi.
aklın en büyük alameti: matematiktir... onu seçmeliydi.
aydınlanma aklın özgürlüğünü gözlem-deney kadar matematikte de görür.
akılcılık derken aydınlanma: gözlem-deney, matematik ve mantık-metodoloji’yi anlar.
sonuç: kant bize sakatlığın giderilmesi için insanoğlu aklını kullanılmasını ve evvel de akla yanlış kılavuzlar seçtirilmiş hatalara düşülmüştü, demektedir...
ortaçağ’da akıl masal, büyü yapıyordu.
akıl aydınlanma’da hata yapmadan matematik. gözlem-deney ve metodolojik mantık ile düşünmeği ve teknikle ise pratik yararlarını göreceğimizi: sakatlığı ise süre içerisinde çözdükçe giderebileceğimize ahdetmiştir aydınlanma.
aydınlanma’nın kabahati vardır diyen frankfurt okulu... aydınlanmanın doğru kılavuza yönlenin, demesini yanlış kılavuza yönlendirebilir miyiz’e çevirmek uğraşı değilse? nedir öyleyse?
yalçıner yılmaz
20-10-2018
çanakakle
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.