- 702 Okunma
- 5 Yorum
- 1 Beğeni
EMPERYALİST OYUNLAR
EMPERYALİST OYUNLAR
(Çoğu kişi bu yazıyı uzun olduğu için okumayacak, okuyanlara selam olsun)
Siz hiç eski un değirmeni gördünüz mü?
Görenlere sözüm yok da, görmeyenlere kabaca tarif edeyim.
Eski un değirmenlerinin çalışma prensip sisteminde öğütücü taş; yüksekten değirmen çarkına dökülen devasa su gücü ile döner.
Yüksekten dökülen suyun gücüyle dönen çarkın dairesel dik hareketini yatay harekete dönüştüren bir "defransiyel mekanizma" vardır ki;
Bu mekanizma hareketi değirmenin taşına yansıtır ve taş saat yönünde döner,dönen taş ile duran taş arasında kalan buğday ezilip öğütülerek un haline gelir.
Bunu niye mi anlattım?
Asıl söyleyeceğim daha iyi anlaşılsın diye tabiki.
GÜÇ dediğimiz şey değirmenin çarkına dökülen sudur.
Su olmazsa ne çark ne de taş dönmez.dolaysıyla değirmen de çalışmaz.
Değirmeni, EMPERYALİZM....
Suyu gücünü, KAPİTALİZM...
Çarkı, RANT...
Değirmenciyi, Yönetici BAŞKAN....
Kendinizi ve halkı da; ezilen BUĞDAY olarak düşünün...
Emperyalist ülkelerin değirmenden farkı yoktur.
Emperyalizmin çarkı,kapitalizm ile döner,kapitalizmin ise gücünü rantdan alır.
Değirmeni işleten materyal değişebilir, yani su yerine yel elektrik,yakıt kullanılabilir,
Lakin değirmenci asla değişmez.
Değirmencinin saçı başı, yüzü de her daim, nurlu, mübarek unlu olduğundan daima AK tır.
Emperyalist ülkelerin sömürü "A planının" değirmenden farkı yoktur demiştim, bunu biraz açalım mı?
Emperyalist-kapitslist yahudi haçlı zihniyetinin devlet çökertme ve batırma "A planı" prensip esasları içerinizde üretiminizi sıfırlamak ve sizi dışa,kendisine, bağımlı hale getirmektir.
Sizi gırtlağınıza kadar,borç batağına sokup; kendi ülkenizde ve onlara sattığınız kendi milli fabrikalarınızda, sizi kendilerine asgari ücretli işçi,adeta köle yapar,yeraltı zenginliğini de ele geçirir.
Bir taraftan da size gayet şirin görünürler,ülkenize yatırım yapıldığını zannedersiniz,size,köprüler ve otoyollar yapan bu şirketler emperyalist ülkelerindir ve bu şirketler işin başında hazinenizden para istemeden yaparlar,çünkü yol ve köprüler işlediği müddetçe sizin cebinizden tıkır tıkır alır. İşlemezse zaten sözleşmesi gereği hazinenizi yasal yolla boşaltır.
Arka plandaki asıl gizli emelleri ise ilerde ülkeni böldüğünde; kendilerine lazım olan " modern" bir ülkeyi size ellerinizle hazırlatmak ve sizi kendi ülkenizde yabancılaştırmaktır.
Ülkenizde illeriniz ve hatta ilçelerinize kadar kendi bankalarını kurarlar, zaten sıkıntıda olan dar gelirlerileri kredi kartı,tüketici kredisi,ve ödeyemediğiniz borçları "yapılandırma" adı altında donunuza kadar soyarlar.
Emperyalistlerin zaten diğer tarafta tıkır tıkır işleyen bir "B planı" vardır ki; sizi bölmek için terör odakları kurar, siz bu terör odaklarıyla 40 yıl mücadele ederken kazandığınızı da onlardan aldığınız silaha yatırırsınız.
Şehitler verirsiniz.
Uyuşturucu ve kadın ticareti,silah ticareti,organ nakli ticareti bunlara çalışır.
"C planında" ise; resmi kurumlar ve siyasi partilerinizin içine yönetici,danışman,başkan sıfatında, siyasi ajanlar yerleştirerek, ülke yönetimini ahtapot gibi sarmaktır.
Haa. .bu arada idealist devlet adamlarınızı, akıllı bilim adamlarınızı,aydın yazar ve şairlerinizi de "faili meçhul cinayetlere" kurban ederler.
Diğer bir taraftan ise tüm sosyal yayınlarınızı satın alarak;
halkı ninni ve masallarla uyutan, "psikolojik algı "yaratan,
kukla gibi kullandığı siyasi muhalefet ve iktidar partilerine yandaş ve yalakalık yapan sesli ve yazılı boyalı basınla MEDYA ağı kurmaktır.
Emperyalistler uzun soluklu planlarla çalışır, hiç acele etmezler, sizin zayıf ve zaaflarınızı iy tanırlar, sağcı-solcu kavgası başlatır, olmadı mı? Alevi-Sünni çatışması çıkartır, o da mı tutmadı, Türk-Kürt ırk çatışması çıkartır.
Bu da mı işe yaramadı...
Öyleyse ülkenin ekonomisinin yönetimini ele geçirirler.
İşte bu safha bölünme safhasıdır.
Malesef ülkemiz aheste aheste bu safta geliyor, milli üretim bitti,dışa bağlandık,borçlandık ve kutuplaştık.
Emperyalistlerin planlı proğramlı taktiklerinden biri de; cahilleri örgütleyerek toplumlara en tehlikeli silah olarak DİN’İDAR beyinler yetiştirmektir.
Çünkü cahil toplumlara arap-emevi kültürünü,anane,gelenek ve göreneklerini din imiş gibi lanse eden farklı düşünen 30-40 tane dini cemaatler kurup halkı kutuplaştırarak size öğretileni din zannettirirler, milleti düşman guruplar haline getirerek ,sizi size kırdırırlar,
Yorum sizin.
Erdem Gümüş Kul Figani
YORUMLAR
Yerli yerinde ve doğru tespitler. İnsanların sistemle ve yaşamla arasındaki en temel çelişki EMEK SERMAYE çelişkisidir. Bu sömürü çarkında egemen güçler RABBENA hep bana demekten asla vazgeçmezler. Dünyanı eresinde sömürülecek bir toplum varsa emperyalistler, kapitalistler iş birlikçileri ile beraber oradadırlar.Bu çark hep böyle döner durur. Yöntemler değişse de olay hep sömürü tam sömürüdür
Emperyalizmin dünya ülkeleri üzerinde ki emelleri hiç bir zaman azalmadı, azalmayacak. Sömürülen ülkelerin halkları, insanları onlar için yok hükmündedir. Varsa yoksa ceplerini doldurmak ve iliklerine kadar sömürmektir muhataplarını, yapageldikleri olay budur. Ne zaman ki ülkelerin halkları ve liderleri akıllarını başlarına devşirirler ve kendi imkanları ile ülkelerini kalkındırma yoluna giderler, işte o zaman halkların ve milletlerinde mutluluğu gerçekleşir. Birlik olmak ve onlar gibi olmaya çalışmamak -ki bu da aslında kültür emperyalizminin konusudur- en akıllıca yapılacak iştir. Güzel bir yazı... Un gibi öğütülmemek için buğday başağı gibi dik durmak lazım. Kutluyorum...
Ahmet Zeytinci tarafından 10/19/2018 4:35:02 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ahmet Zeytinci tarafından 10/19/2018 4:35:45 PM zamanında düzenlenmiştir.