Hatalarımı düzelten kimse uşağım bile olsa efendim olur. -- goethe
yusufbal
yusufbal
@yusufbal

Kırmızı Siyah

16 Ekim 2018 Salı
Yorum

Kırmızı Siyah

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

673

Okunma

Okuduğunuz yazı 16.10.2018 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

Kırmızı Siyah

Yükünü topladı, son bir gayretle boşalttı. Bu eski maden ocağında gözleri kararırdı. Elleriyle hissetti rüzgarı. Nefesi daralırken sanki çatırdayan ahşapların arasından ıslık çalıyordu ölüm meleği. Toplantı vardı, bilinmez bir sofraya çağırıyordu tüm işçileri. Tam on beş yıl dedi. On beş yılda kök salmıştı yerin derinliklerine. Ah dedi. Ah güneşim, neredesin ey beyaz tenli. Ben katran siyahına boyadım kömürden gözlerimi.

Bağırdı. Avazı çıktığı kadar bağırdı. Şahlanan siyah at gibi fırladı ruhu yerinden. Sanki dağ yarıldı, kayalar tuz buz oldu. Oysa üşüyen bir serçe gibi titriyordu. Başını arkaya eğdi. Saçlarından kömüre tuz kattı. Emek dedi. Ekmek ve tuz bu yüzden kutsaldı.

kömür, senin siyah teninden beyaz unu çıkarırım
kömür, seni sökerken zindandan cehenneme ben çıkarım
kömür, seni yeraltında ararım
kömür, sıcak yuvanın hayalini kurarım
kömür, siyah tuz birikiyor tenimde, senin rengin
kömür, ırmağın öte yüzünde savaşa kalbimden dökülüyorum
kömür, bilgisi var devletin
senin kalbin durunca, cüzdanın yokluğu kadar hissedilmezsin
kömür, kaç asırlık kutsalsın, kaç asırlık paslı hançersin

dedi. Asansöre bindi. Ne kadar da gıcırtılıydı kafesler. Bu gıcırtılar demirin şarkısı mı diye düşündü. Demiri hatırladı. Yüksek medeniyetin o yeni damarını. Yani ölümün, öldürmenin. O kutsal Tanrı hediyesinin nasıl da damarlarda dolaşan hemoglobin moleküllerini çıkardığını hatırladı. Kırmızı rengini demirden alıyormuş insan kanı. Bu yüzden kor olup kalıplara akan demir bana hep kanın damarlarda akışını hatırlattı. Oysa ben gül rengine sevdalıyım. Ah gül. Gülüm.

demir, atların nallarından arza saçılan
demir, yorgun makinelerin sırtındaki kibir
demir, savaşın gerçek tonu
demir, zulüm
demir, başkaldırı
demir, ateşte eriyen kor
demir, meydanlarda filizlenen cevher
demir, kana doyan en soğuk metal
demir, cennet hediyesi
demir, cehennemin eli
demir, gözlerin nemi

Ağır gelmişti dünyanın yükü. Dünya dönüyordu. Ama yer altındayken dönen dünyayı düşünmek arabanın bagajında seyahat etmek gibiydi. Üstelik bulutlar olmalıydı. Haykırdı. Gözlerinden ateşi öyle bir fırlattı ki sanki bu ateş dünyayı yakacaktı. Bütün kutsallar o anda yerin dibine girdi. Yerin üstündekiler onun kadar ölümü hissetmedi.

öl, öl ki en güzel yerinden boşalsın nehir, yüzünden aksın
öl, öl ki güneş yükselsin, toprağı kazsın tırnaklarım bir ağacın dibinde
seni bu dünyaya değil, uzayın yaratıldığı dumana gömsünler
öl, öl ki şehirler kasabaya, köyler eve dönüşsün
hangi yasaya uysan ruhun rayından çıkar
öl, öl ki boğuluyorsun, el salladığın bütün trenler sahte
ölsen ne ki, daha meyve olmamış acı bir tohumsun ağaç dalında
tuhaf bir yaratığa dönüşen işçisin maden ocağında


Yusuf Bal

3 Mayıs 2014

Hayal Bilgisi Dergisi, Sayı 13, Yaz 2014 Sayısında Yayınlandı

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kırmızı siyah Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kırmızı siyah yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kırmızı Siyah yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
17.10.2018 17:45:10
Gün güzelliğini kutluyorum, dost yazarım.
Var olun.
Saygılarımla...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.