- 907 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
ÜÇ PORSİYON TAVUK IZGARA
Yahu ben gerçekten de başa bela bir insanım. Oğlum sana ne el alemin yediği içtiği. Oturup efendi efendi kendi önündeki yemeğini yesene. Ne ağzı açık ayran delisi gibi etrafı seyredip durursun. Sana ne yahu sana neeee? Bu yaşa geldin hâla öğrenemedin mi insanın başına ne gelirse meraktan geldiğini.
Yok gözlerim takıldı bir kez kıza. Mecnun’un Leyla’ya baktığı gibi sanki aşık olmuşçasına kıza bakıyorum.
Tabii ki aramızda aşk maşk yok. Kızcağız 25 yaşlarında ya var ya yok. Bense 65 Yaşımdayım..Hoş ben de aşık gibi gözlerimi kıza dikmişim ama bu bakışlar aşık bakışı değil. Hayret ve merak bakışları. Ayrıca o anda oraya Brad Pitt bile gelse kızcağızın dönüp de bakacağı yok. Tüm ilgisi önündeki yemekte.
Efendim bu sefer olay yeri Beylikdüzü Marmara Park AVM. Benim 1 Nolu Kangal, gelinim, minik torunum, Kangalımın bacanağı, eşi ve iki çocuğu cümbür cemaat bu gece dışarıda yemek yiyelim dedik.
Bir no lu Kangalımın evinde balık pişirmek dokuz kusurlu hareketin hepsini birden kapsadığından ve dahi benim Kangal asla balık yemediğinden artık balık özlemimizi o AVM de gidereceğiz.
Bir no lu kangalım hariç hepimiz ’ balık ’ dedik, o ’ Kıçına kurban olduğumun tavuğu. Sadece kendisini değil kıçından çıkanı bile yedirtiyor mübarek hayvan ’ diyerek tavuk ızgara söyledi ve bizler kıtlıktan çıkmış gibi balıklarımız pişip önümüze gelene kadar masaya konan turp, ezme, hatta kuru soğanı bile mideye indirirken ben her zamanki araştırmacı ve de soruşturmacı gazeteci kimliğimle etrafı temaşa ederken işte o kıza takıldı gözlerim.
Hani ağır sıklet halteciler var ya , kız işte aynen öyle bir şey. Tam anlamıyla bir genç irisi.
Şimdi diyeceksiniz ki ’ Hocam ! hayatında hiç mi genç irisi kız görmedin?’
Görmez miyim yahu? Benim 25 yaşındaki kızım Tuba da o bahsettiğim kızdan pek de aşağı değildir.
’Eeee acayip olan ne peki?’ diye sorduğunuzu duyar gibiyim.
Acayip olan kızın önünde üç porsiyon tavuk ızgara olması.
Şimdi denilebilir ki ’ Ne var bunda? Birini kendisine, diğerlerini arkadaşlarına almıştır.’
Başta ben de öyle sandım. Ama ortada arkadaş filan yoktu. Uzun süre çaktırmadan kızı dikizledim. Ama bırakın herhangi bir arkadaşı, bir kadını ’ İmdaaattt’ diye bağırtan zavallı bir kedicik bile o kadar masaya uğradığı halde üzerinde üç porsiyon tavuk ızgara olan o masaya uğramadı.
Ya hakket bakın aslında ben o minicik bir kedi üstüne doğru geldi diye sandalye üzerine çıkıp ’ İmdaaat ’ Diye bağıran kadını ve ’ Hayatım korkma ben yanındayım ’ diye kadını sakinleştirmeye çalışan sünepe kocasını yazmalıydım aslında. Yani neredeyse yerimden kalkıp etrafı paspaslayan temizlikçinin elinden paspası aldığım gibi kadının ağzının üstüne yapıştıracağım ’ Ne bağıryon lan şıllık? Alt tarafı minicik bir kedi.’ diye.
Neyse..O kadına feci şekilde sinirlensem de gözüm halterci kızda ve merak tavan yapmış vaziyette: O üç porsiyon tavuk ızgaranın hepsini o mu yiyecek?
Aslında başta da belirttim ya. Ulan sana ne? Kendi yer, Çantasına koyar evine götürür. Yemediğini döker. Seni ne ilgilendirir? Sen önüne gelen palamutu yesene bunak. Hem bunlar genç. Üç porsiyon da yer beş porsiyon da sana ne?
Ama durun daha bitmedi. Olay o kadar basit değil.
Kız masasının bize göre sağ tarafına oturarak porsiyonun birini güzelce mideye indirdi.
Sonra kalktı masanın sol tarafına geçti ikinci porsiyonu da mideye gönderdi.
Sonra bir kez daha kalkıp masanın baş tarafındaki sandalyeye oturdu ve üçüncü porsiyonu da ’ Hula huüüüp ’ yaptı.
E artık dayanamadım. Oturduğum yerden laf attım: ’ Hay maşşallah. Allah manda şifalığı versin’
Ağzındaki yağı ıslak mendille sildikten sonra cevap verdi:
- Bir şey mi dediniz bey amca?
’ Afiyet olsun. Şifa olsun ’ dedim mecburen. Akşam akşam halter olmaya gerek yoktu. Yok yani havaya kaldırmasına itirazım olmazdı da ya silkme kaldırışı yaparsa. Ya kaldırdıktan sonra paat diye halteri bırakır gibi yere bırakırsa. Neme lazım...
’Teşekkür ederim. Size de afiyet olsun’ dedi ve AVM den çıktı.
Kafamda hâla o soru: ’ Neden üç porsiyonu geniş bir karavanaya koyup tek seferde hepsini birden gövdeye indirmedi de masanın üç ayrı noktasına koyup üç ayrı sandalyeye oturarak yedi?
’Sana ne ?’ dediğiniz duyar gibiyim. Haklısınız. Bana ne ama yine de insan merak ediyor. Neden acaba?
YORUMLAR
Sanki bir şeylerin anısına yapmış gibi,
Her tabağı bitirtdğinde kalkıp diğer sandalyeye oturmuş. Eğer başkaları içinde söylemiş olsaydı ve onlar gelmemiş olsaydılar, yerinden kalkmadan tabakları önüne çekerek ziyan olmasın bari diye lüpletebilirdi.
Ama sanki her birinin yerine ayrı ayrı oturarak bir ritüel gerçekleştirmiş kızcağız.
:)
Sanırım şöyle bir şey olmuş olabilir. Muhtemelen üç kişi geleceklermiş öbür arkadaşlarının ya işi çıktı ya da hastalandılar ya da başlarına kaza geldi öldüler. Bu arkadaşta onların anısına üç tane söyledi ve afiyetle yedi. Zannımca galiba sanırsam böyleyken böyle olmuş olabilir... Yürekten tebrikler Sami Hocama...
sami biberoğulları
hocam oglum küçükken köyde köpeye ekmek vermiştk oda yerkn biraz ileri düşmüş ogln alayım önüne verem diye uzanınca elinden ısırmış.neyse saglık ocakları keçiborlu dr ları derkn içime korku düştü rahmeti babam beyim ben .ANKARA eğitm hastanesi.dışkapı.tam 11 dr gezdik ve oglanın birşeyi yokmuş haliyle öyle bir acıktık ama yiyecek bulamadık otobüsle Eskişehire gece araba mola verince koştuk lokantaya hepimiz yumulduk yarım saat molada çorbası imiş yemekleri imiş.mideye indirdik heleki ekmek sepetlerini bitirivedik ha.herkes bize bakıyr ama biz tam 2 gündr açtık.yazınızı okuyunca gülümsedim aklıma geldi..yanımıza deyil minnacık kocaman kangal gelse kim takar.oda doyar nasibini alırdı....kızımızda yemiş.afiyet olsun.bakmışın bir gün görüşürsek bizde yiyelim balık arası eminönünde .güvercinlerede yem atarız...kimbilir..kutlarım güzel paylaşımınızı..iyiki varsınız vede sizleri okumaktan memnunuz.gündüz okumuştum yorum yazmamıştım ama haksızlk olacaktı bu ikinci okuyuşum..gül diyarından selamlar
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Değerli hocam, duyduğunuz tepkide ve ’ Hay maşşallah. Allah manda şifalığı versin’ demekte o kadar haklısınız ki!...
Çünkü, 'kaba maddeci' bir hayat anlayışını türlü açılardan sorgulamış, eleştirmiş, yargılamış yazılarınızdan yansıyan imajınız, karşınızdaki doyumsuz (bencil, güdüleriyle hareket eden, yani insanlığa ulaştırılan ilahi mesaj Kur'an'ın insan modeline zıt olan) 'mandanın' etikten, estetikten yoksun görünüşü bir tezat oluşturuyor...
İşte bazen uzun uzun yazmanın değil, kısaca yazmanın, simgesel değerlendirmenin böyle bir hikmeti vardır...
Daha acı olan şey ise, insanlığın gittikçe mandalaşıyor olması...
Şu da ilginç: Magazin programlarında boy gösteren figürlerin de aslında birer manda olması, mandalaşmaya yararlı olması...
Ne kadar estetize edilirlerse edilsinler!...
Manda yuva yapmış tatil beeeldesineee, beeeldesineee...
Yavrusunu havuz sefası kapmış gördün mü, amanin yandım...:)))
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
hocam,
iri yari, ustelik genc birinin uc porsiyon tavuk izgara yemesi bana gore gayet normal. memlekette en cok tasarruf lokantalardaki porsiyonlarda olur. Kuculdukce kuculuyor porsiyonlar. Bu gidisle bir kisi 4 porsiyon isterse hic sasmamak lazim :-)
selamlar,
abdullah
sami biberoğulları
Zaten sorun üç porsiyon yemesi değil. Genç insanlar bunlar yerler. Sorun masanın üç ayrı noktasında yemesi.
Selam ve sevgilerimle.
Saygılar Hocam Öncelikle iyi günler dilerim
Siz aslında kızın yemesi, içmesinden ve de çok kilolu olmasından ziyade kıza sinir olmanız minnacık bir kediden tırsıp korkması ve de avaz avaz bağırmasını hazmedememiş siniz
Kanımca...
Çünkü sizler de çocukluğunuzu köylerde doğayla iç içe vede tüm canlılarla koyun koyuna bir hayatın içinden gelmektesiniz. Doğal olarak korku katsayınız o bayana göre hiç yok gibi bir şey
O bayanın o minnacık kediden korkması o bayanın hayvanları sevmiyor olmasından asla kaynaklanmıyor
O tamamen psikolojik bir olay, defterdeki üye psikologlar varsa konunun uzmanı olarak değerlendirsinler
Ancak ben kendim ile ilgili bir olay anlatayım.
Benimde çocukluğum köyde geçti bu nedenle de her yaz çocuklarımı köy hayatına yabancı olmasınlar diye kesintisiz olarak Köye götürür hayvanları sevdirir idim.
Şu anda büyüdüler tabi vede psikoloji üçüncü sınıfta okuyan kızım kedilerden oldum olası çok korkar idi aynen sizin yukarıda bahsettiğiniz vakaa...
Lakin şimdi bana baba eve kedi alalım mı diyor. Nerede bir kedi görse sevmeden okşamadan bırakmıyor.
Demek ki biz ebe beyinler bir yerlerde hata ettik nerede hata ettiğimizi tahminde edebiliyorum
Çünkü bizim köy çocuğu olmamız itibariyle hayata henüz dört beş yaşlarında evin büyükbaş veya küçükbaş hayvanlarını arazide dağda ormanda otlatmak yani kısaca çobanlıkla geçiyor
bu nedenle de bu tür sizin bahsettiğiniz bir kediden hatta tavuktan bile korkma vakalarına şahit olunca önceleri bende sizler gibi bakardım. Şimdi kendime ben ne kadarda cahilmişim diyebiliyorum. Hayata bakışım yaşanmışlıkların birikimiyle ve de İletişim kanallarımı açık tutmayı becermem vede eleştiriyi kabullenip kendimi sorgulamam la çok çok değişti.
ve halada öğreniyorum ve halada gelişiyorum ve halada çok cahilim diyebiliyorum
saygılarımla.
sami biberoğulları
Genç insanlar üç porsiyon da yer dört de. Eskiden bizim dedelerimiz bir koyunu tek başına yerlermiş ( Hep öyle anlatırlar ya. )
Sorun neden masanın üç ayrı noktasında yediği. )))
Selam ve sevgiler.
Vardır mutlaka kendine göre bir nedeni. Sami hocam, ben de tam tersiyim. Sağımla, solumla hiç ilgilenmem, bakmam da. Baksam bile o an aklımda başka bir şey vardır ve baktığım noktadaki kişiyi görmem bile o an. Hatta yolda yürürken de aynıyım, bazen tanıdıkları dahi fark etmediğim için sitem ederler sonradan. Bilmiyorum bu yapıyla ilgili büyük ihtimal.
O bayan da;
A) Beklediği iki kişi gelmemiş ve hırsını onlar için sipariş ettiği tavuklardan çıkarmış olabilir.
B) Vaktiyle kendisini terk eden iki eski sevgili yerine koymuş olabilir o tavukları
C) Diyete başlayacaktır, son kez jübile yapmıştır tavuklarla
D) Mide kapasitesi ile ilgili deney yapmıştır.
E) Hiç biri. Fazla merak iyi değil derler:)
Olasılıklar bitmez. Keşke sorsaydınız o bayana en kestirme çözüm:)
Selam ve saygıyla
sami biberoğulları
Sormaya gelince: işin doğrusu hem cesaret edemedim hem de gelinle oğlum asla bırakmazlardı sorayım ))) Onlar da ''Sana ne ya Baba '' der ve engel olurlardı.
Selam ve sevgiler.