Çok güzel bir kaç Hikaye

• 26 Eylül 2018 Çarşamba 22:52:59

SÖYLEYENDEN ÇOK SÖYLETENE BAK,DEMİŞLER...
Bir baba oğlunu eline testiyi verip çeşmeye göndermiş.Çocuk oyuna dalmış olacak ki,çok geç gelmiş su testisi elinde.Niye böyle geç geldiğini soran babasına( Babacığım sana nasip olacak su daha demin aktı,bende testiyi doldurup getirdim.) misali de, çok güzel misal olduğu gibi..
sevdiği Bir genç kızın, nişanlısına bir sepet elma götürürken bir dervişe verdiği cevap da çok güzel çok manidardır...Derviş,kızım nereye gidiyorsun? bu sepettekiler de nedir? .Amca çok sevdiğim Nişanlıma gidiyorum.Ona da bu sepetle elma götürüyorum. Derviş efendi, kaç elma götürüyorsun, bakalım o sevdiğin nişanlına ? deyince de genç kız( Derviş Amca insan hiç sevdiği kimseye götürdüğü elmaları sayar mı? ) deyince de,
( yazıklar olsun bana ben Yüce Allahımı ne kadar çok zikir ettiğimle ilgili tesbihim iİe sayıp duruyorum, bende bundan sonra sayısız kere Rabbımı zikir edeceğim,yüksek sıfatlarla anacağım, noksan sıfatlardan da tenzih edeceğim, Her zaman Güzel isimleri ile anacağım, demiş ve tesbihini de yavaşça koparıp cebine koymuş...
Söyleyenden daha çok söyletene bak sözünü açıklayıcı bir misalde şöyledir.
Hiç unutamam ilahiyatta bir Tasavvuf Hocamız vardı.Her zaman Takdir Tedbiri bozar.Allah ne Takdir etmişse o olur derdi.Aşırı lüks ve ihtişam içerisinde olan kurtuluşa eremez derdi.Sıkıntı ve hastalıklar,Rabbımız tarafından imtihan edilmemize bir sebeptir. Allah,kurtuluşa erdireceği kullarını(Kıllet,fakirlik)( illet,hastalık) (zillet,itibarsızlık) ile imtihan eder,sabır ve şükür üzere olanları ebedi kurtuluşuna erdirir.cennetini ve cemalini ve Sevgili Habibin Şefaatini nasip eder,derdi.
ve yine Hak Aşığı Behlüldanenin şu sözünü hatırlatırdı.
Behlüldanenin,namazsız,oruçsuz,şükürsüz bir komşusu vardı.kendisi içkici,Kumarcıydı.ve her gece yatarken sanki haşa,Allaha emreder gibi,( Ey Allah beni cennetinden mahrum etme,cehennemlik etme beni derdi..,) Mübarek Veli,bu komşusuna bir ders vermek istemiş,Akşam üzeri sarhoşun evinin tavanlarını aktarmaya,bir şeyler aramaya başlamış,Alkolik ayyaş komşusu,gecenin bu vaktinde ne arıyorsun tavanların arasında deyince de,
Devemi kaybettim de,onu arıyorum demiş.Alkolik,Ayyaş komşusu(sen delimisin hiç Kiremitlerin arasında Deve aranır mı?) deyince de o mübarek Veli(-Ha benim kaybolan devemi Kiremitlerin arasında aramam,Ha senin,Namazsıız,Niyazsız,Allah dan Cenneti istemen demiş.Bu Dünyada ne ekersen öbür Dünyada onu biçersin,namazsız,nyazsız,içki,kumar gibi büyük günahlara devam ederek cennete girilmez demiş...)
Tasavvuf Hocamız çok Takvalı ve İhlaslıydı. Ve zihinlere şu sözleri de nakşederdi.
Ebedi kurtuluş,Ebedi saadet,Rüku ve secdelerde Allahu Tealayı yüksek sıfatlarla Anıp noksan sıfatlardan Tenzih etmek de,derdi.Buna alçalarak yükselmek denir ve böylece Allahın izniyle Rızasına lütfen ve Merhametine nail olmak nasip olur,bu ibadet ve şükrünün karşılığı değil Allahın lutuf ve kereminin bir sonucudur, derdi.

ABDULKERİM KAYA. EMEKLİ VAİZ.26.09.2018.ANKARA