BİR ÇEŞME BİR HAVUZU BİR SAATTE DOLDURURSA...

• 16 Eylül 2018 Pazar 00:10:00

Geçenlerde bir televizyon kanalı sevgili vatandaşlarımızla sokak röportajı yapmış ve yukarıdaki soruyu sormuş.

Soru tam olarak şöyle: Bir çeşme bir havuzu bir saatte doldurursa iki çeşme aynı havuzu kaç saatte doldurur?

Pek çoğu lise mezunu ya da öğrencisi olan insanlarımızın yaklaşık %80 i ’’ İki saatte doldurur’’ diye cevap verirken ’’ Abi bana kalırsa kırkbeş dakikada doldurması lazım’’ Diyenler mi dersin ’’ Mantıken iki çeşmenin de bir saatte doldurması lazım’’ diyenler mi dersin ne ararasan var saçmalamak adına.

Tamam, matematik özürlü bir milletiz de yahu bu kadar özürlü olmak biraz fazla değil mi?

Neyse...Millet bu kadar saçmaladığına göre biraz da ben saçmalasam sanırım mahsuru olmaz.

------------------------------------------------------------------------------------

Daha ilkokul sıralarındayken başlar sıkıntı: Bir çeşme bir havuzu bir saatte dolduruyorsa iki çeşme aynı havuzu kaç saatte doldurur?

Aslında saçmasapan bir sorudur bu. Herşeyden önce bahsi geçen bu havuz nasıl bir havuzdur? Bir yüzme havuzu mu? Doğal bir havuz mu yoksa kendiliğinden oluşmuş bir havuz mu? Nerede bu havuz? Bu havuzun havuz medyası ile ilgisi var mı? Tüp bebek tedavisindeki embriyo havuzundan mı bahsediyoruz? Yani kısaca ’’Havuz ’’ demek yetmiyor. Nasıl bir havuzu dolduracağız? Hem o havuzu kim boşaltmış ki doldurma telaşesi bize düşmüş? Neden dolduruyoruz? Başka işimiz yok mu?

Bir diğer husus havuzu dolduracağımız nesne... Yani çeşme. Bre gafiller ! Hangi devirde yaşıyoruz? Artık havuzlar çeşmeyle mi dolduruluyor ? Bir bakın etrafınıza. Bir sürü yüzme havuzu var mesela, hangisi çeşmeden akan suyla dolduruluyor? Siz hiç havuz başlarında çeşme gördünüz mü? İnsan biraz çağdaş olur. Ayrıca memlekette çeşme mi kaldı?

Havuzun ille de çeşme ile doldurulması mı gerekiyor? O zaman Romadaki Trevi Çeşmesi ve Dilek Havuzu gibi bir çeşme ve havuz yapacaksın arkadaş ! Öyle tırışkadan bir havuzu tırışkadan bir çeşmenin suyu ile doldurmayacaksın. Hem içi para dolu bir dilek havuzu Allah bilir ne kadar zamanda dolar. İçinde çok para varsa hemen dolar. para azsa tabiyatıyla geç dolar.

Bu havuzu çeşme suyu ile mi dolduruyoruz yoksa damacana suyu ile mi? Çeşme suyu ile dolduruyorsak demek ki bir hortuma ihtiyaç var. Damacana suyu ile dolduruyorsak her şeyden önce çeşmenin suyu memba suyu mu? Damacanalarla dolduruyorsak sorunun ’’ Kaç damacana su ile dolar?’’ şeklinde olması gerekir ki o bile yersiz. Boşalt damacanaları sonra say kaç damacana su ile dolmuş diye. Lan yoksa kaçak su ile mi dolduruyoruz? İski bir farkına varırsa anamızı ağlatır vallahi.

Gelelim bir başka meseleye:

Okullar genelde ne zaman açılır? Eylül ayında. Ne zaman kapanır peki? Haziranın başında. Bu aylar arasında havuzlara girmek mümkün mü? Değil. O halde ne halt etmeye o havuzu ille de doldurmaya çalışırsınız? Ne diye bu memleketin evlatlarını öğretim yılı boyunca giremeyecekleri havuzların doldurulması ile uğraştırırsınız?

Şimdi denilebilir ki ’’ Isıtmalı havuzlar da var ’’ Evet var olmasına var da kaç tane? Herkes faydalanabiliyor mu?

Gelelim balık üretim havuzlarına.

Kardeşim ! O havuzların devamlı suyla dolu olması lazım zaten. Balığın umurunda mı havuzun kaç saatte dolacağı? Sen havuzu devamlı suyla dolu tutmak zorundasın. Aksi halde balıkların ölür. Hem zaten balık havuzları da çeşme suyu ile doldurulmaz.

Sahi, havuzla çeşmenin ne alakası var? Neden ille de çeşme? Mesela açık bir havuz düşünelim. ( Ki havuzların neredeyse tamamı açık havuzdur ) Ne diye çeşmeden akan suyla doldurup bir dünya su parası ödüyoruz ki? Bekleyelim, Yüce Rabbim elbet rahmetini indirecektir ( Ki bu günlerde bol bol indirdi ) al sana beleşten doldurulmuş bir havuz. Ne diye muslukla, çeşmeyle uğraşırsın ki? Yağmur mu yağmıyor? Çeşmeyle, muslukla uğraşacağına tertemiz abdest alıp çık yağmur duasına. Ne diye havuz doldurmak için kafa patlatıyor, bu memleketin evlatlarını boş işlerle meşgul ediyorsun?

Haydi diyelim ki o Allah’ın belası havuzu bir çeşmeyle bir saatte dolduruyorsunuz. Yahu Allah’tan belanı mı arıyorsun daha? Bir çeşmeyle doldurabiliyorsan ikinci bir çeşme yaptırıp tesisatçıya ve nalbura dünyanın parasını ödemenin alemi ne? Bu devirde insanın biraz tutumlu olması gerekmiyor mu? Kaldı ki havuzun bizzat kendisi başlı başına bir masraf. Onu dolduracak su ise külliyen masraf. Ne gerek var? Anamızdan havuzda mı doğduk? Havuzda doğanlar için bu havuz konusu önem arzedebilir ama kaç kişi havuzda doğdu ki?

Ve son olarak...

Bugün eğer Manastır bizim elimizde değilse, ortasındaki havuz bizim değilse, bize Manastır’dan ve ortasındaki havuzdan kala kala Atatürk’ün de çok sevdiği ’’Manastır’ın ortasında var bir havuz ’’ Türküsü kalmışsa bir başka havuzu bir muslukla doldursan ne yazar iki muslukla doldursan ne...

Ahmet Haşim ile noktalayalım mı?

Bir Acem bahçesi, bir seccade
Dolduran havzı ateşten bade.
Ne kadar gamlı bu akşam vakti
Bakışın benzemiyor mutade.

Gök yeşil, yer sarı, mercan dallar
Dalmış üstündeki kuşlar yâda.
Bize bir zevk-i tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyada.