Küçük oğlum Alperin Üniversite sınav macerası

• 11 Eylül 2018 Salı 18:35:06

KÜÇÜK OĞLUM ALPERİN ÜNİVERSİTE MACERASI

2014 yılı eylül ayıydı. Alper beşinci tercihi olan Ahmet Kanatlı lisesine kaydolmuştu .Bizim ikamet ettiğimiz yer ise cezaevi lojmanlarıydı .
Yaklaşık 30 kilometrelik bir yoldu .
Bursa dan gelmiştik ; Bursa dan, Eskişehir’e gelmekte Alper’e zor gelmişti .Bu zorunlu değişiklikti ve Alper mutsuzdu .
Bana Odun pazarında "Ben lojmandan nasıl gelip gideceğim" okula çok uzak dedi . Bende kendisine bir sorun olmayacağını söyledim . Alper bana sürekli tepki gösteriyordu , ellerini birbirinin içine geçirdi , bileklerini tuttu ağlar gibi oldu .
Alper’imin bu halini görünce benimde gözlerim doldu . Çocukluğunun geçtiği Bursa da kalmak istiyordu orada yaşamak istiyordu ama atamam Eskişehir’e çıkmıştı. Önceki görev yerim Hakkari de çalışırken 3 yıl ayrı kalmıştık. Alper 15 yaşına gelmişti tam büyüme çağındaydı .
Bende kendimi yargıladım; ve kendi kendime " Bu çocuğun gözündeki yaşı kurutmazsan adam değilsin" dedim .
Ve o günden sonra işe eve lig maçlarını izleyebileceğimiz bir televizyon yayını aldık,bununla amacın Alper bir Bursa spor fanatiği olduğundan Bursa ya her maça gitmek ister karda kışta yollarda kaza olur veya kötü bir olay olur düşüncesiyle.
Alper ile yaklaşık dört yıl bu şekilde yaşadık Alper maçlara Bursa’ya da gitti , evde de maçları izledik , günlerimiz güzel geçti , hiç tartışmadık okula gidip gelmesi de sorun olmadı.
Ara sıra Alper’e " oğlum derslerine çalış bak üniversite sınavları var , iyi bir üniversite kazan , o sebeple çok çalışman lazım" diyordum ,hiç bir şey demiyor sadece tebessüm ediyordu .
Bilgisayarın ekranı kendine dönüktü ...!
Yalnız son sene , yani dördüncü sınıfta Alper bana dedi ki : Baba beni genç Ufuk dershanesine yazdır, ben bir yılda bu olayı çözerim sen gerisine karışma dedi.
Bende gittim , söylediği dershaneye yazdırdım.
Baba olarak görevimi yapmıştım .Dershanelerde A ve b sınıfları varmış Alper’i önce B- Sınıfına aldılar çok kısa sürede A sınıfına aldılar , bazen dershanede ki durumunu soruyordum bana "kötü" diyordu . Annesine ise gerçek durumunu denemelerde ikinci olduğunu söylüyormuş .

Alper gidip geliyordu ama Eskişehir de kış ayı çok sert geçiyordu bazen kışın kar yağışı olduğunda" oğlum bugün gitme bir dersle bir şey olmaz evde çalışır telafi edersin" diyordum ama Alper büyük bir azimle gidiyordu dershanesine ve okula hedefimiz Abisinin okulu Uludağ üniversitesi Hukuk bölümüydü.
Alper , Her gece saat 11 de Bursa da ki dedesini arar onların hatırlarını sorar , teyzesiyle görüşür ve öğle yatardı .
Hem okul ve hem de özel hayatını büyük bir titizlikle sürdürdü , okuldan gelir annesine mam der ve bir ekmeği içine evde ne varsa konur ekmek arası yani odasında yer , kulplu büyük bardakla çayını içer çok nadir olarak bizim yanımıza salona gelir bir iki söz söyler ve giderdi yine odasına ..Zaman hızla akıp gitmişti ve Alper’in sınav tarihi yaklaşmıştı ki dedesi yoğun bakıma kaldırılmıştı kendisi koah hastasıydı ciğerlerinden rahatsızdı . Ve her canlının ölümü tadacağı gerçeği bizi de yakalamıştı.
Alperin çok sevdiği dedesi ramazan bayramı arife günü vefat etmişti.
Alper ile dedesi arasında çok sıkı bir sevgi bağı vardı küçüklüğünden beri ben gurbetlerde çalışırken Alper hep dedesi ve teyzesi ile birlikte büyümüştü . Dedesi Alperi Markete gönderir alışveriş için oğlum kendine de bir şeyler al dermiş ve Alper sadece evin ihtiyaçlarını alır kendine bir şey almazmış .Buda dedesinin çok hoşuna gidermiş ben böyle çocuk görmedim dermiş.

Bayramın birinci günü Alperin çok sevdiği dedesi ölmüştü Cenaze namazı kılınırken camide tabutun başında diz çökmüş bekliyordu Ben kulağına doğru eğildim ve şöyle dedim “ Alper bu sınavı kazanmak sana farz oldu deden için bu sınavı kazanacaksın” dedim.
Eşim Bursa da kaldı oğlum hayat devam ediyor dedim Eskişehir’e döndük birlikte. bana da bir hafta izin verilmişti sınava da bir hafta kalmıştı . Birlikte geçirdik bir haftayı bazen sucuk pişirdik bazen pişmiş bir tavuk aldık , bulaşıklarımı soruyorsunuz ben yıkadım.
Ve beklenen gün geldi : hep birlikte Annesi , teyzesi , abisi o sabah alperi sınava gireceği okula kadar götürdük etraf çok kalabalıktı . Alper bizim önümüzde avına kanat açan bir kartal misali yürüyordu . Cep telefonuna o anları kaydettim.
Saat 10.00 da sınav başladı . Bizse okulun karşısında bir banka oturduk bazı veliler ellerine dini kitaplar almışlar çocukları için dua ediyorlardı .
Yaklaşık 3 saat sonra Alper sınavdan çıktı nasıl geçti dediğimiz de Klasik alper yapamadım dedi gülüştük Bu süreç ertesi günüde devam etti alper yine klasik yapamadım.....
31 temmuzda sonuçların açıklanacağı söylenmişti . Saat 12 gibiydi ben yattım . Yarım gibi birden telefonum çaldı , kalktım , telefonu açtığımda eşim Alperin ilk 4000 de olduğunu söylediğinde buruk bir sevinç duydum .
Tercihlerini kendisi yaptı . Ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. sınıf öğrencisi oldu .Mutlu oldum çok sevindim.
SUAT ENGİN YILMAZ
Alperin Babası