- 622 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Tebessümle merhaba denilen hayata yine tebessümle elveda denilmelidir
Bilemediklerimiz, söyleyemediklerimiz, sakladıklarımız ve ifşa ettiklerimiz hayatın kendisidir.
Var olduğumuz günler , yok olduğumuz düğümler ve çözüme kavuşturamadığımız problemler bizleri bir yerlere sürekler. Bizler bir yerden bir yere sürüklenirken kendimizle ve herkesle kavga ederiz.
Oysa kavga etmek için ömür kısadır. Herkese sorulsa sağlık huzur mu önemli yoksa sahip olmak mı?
Herkes bir ağızdan diyeceği şudur: Herşeyin başı sağlık ve huzurdur.
Peki dünyamızda kavgayı neden önemsiyoruz? Sağlık mutluluk herşeyin başı ise bizi sağlığımızdan, huzurumuzdan eden sahip olma duygusunu neden bırakamıyoruz?
Her yerde " benim olsun" duygusu yaygınlaşıyor. Eskiler bir bir göçüp giderken kimse mezarlıklardan ibret almıyor. Ne demiş Yunus Emre "Derdi dünya olanın, dünya kadar derdi olurmuş". Dünyalar kadar derde talip olduk ve yorulmadan dertleri yükleniyoruz. Bu gidiş nereye varacak bilemiyorum.
Biz dünyaya Yunus Emre’nin dediği gibi oyalanmaya gelmişiz ve Oyalanıyoruz.
Mal sahibi, mülk sahibi,
Hani bunun ilk sahibi?
Mal da yalan, mülk de yalan,
Var biraz da sen oyalan!..
Oyalanırken de mutlu dünyalar kurmuyoruz. Herkes çatık kaşlarla dünyaya hükmediyor ve kendi dünyasında herkes birbirini boğazlıyor.
Yarın ömür sermayemiz bitince keşkeler bir bir kapımızı çalınca herşey için çok geçmiş olacak. Aslında ölüm bizi öldürmeyecek sahip olma duygusu öldürecek hepimizi. Ömrü hayatımızın ilk günlerinde birbirimize nasıl ihtiyaç duyuyorsak Ömrümüzün sonunda da aslında birbirimize ihtiyacımız vardır.
Sahip olmaktansa paylaşmayı tercih etmeliyiz ki paylaşım bizlere huzuru getirecektir. Kurban Bayramı geldi geçti ve biz Kurban Bayramında paylaşım yaptık. Neyi paylaştık? Paylaştığımız aslında etlerimiz değildi tebessümlerimizdi. Bir çoğumuz ihtiyacı olan gülen yüzdür. Sımsıcak hasbihallerdir. Unuttuk ya da tükettik iyiye dair ne varsa. Unuttuklarımız tükettiklerimizi arıyoruz ama bulamıyoruz.
Unuttuklarımızı tükettiklerimizi nasıl bulacağız ?
Mala mülke sahip olmak bir çoklarımız için önemli olabilir fakat her birimiz için daha önem olan huzurdur. Huzurun olmadığı yerde hiçbir şey olmaz.
Rolümüz belli ve oyun oynuyoruz. Bu oyun oynanırken mutlu ve huzurlu yaşamayı bilmeliyiz. Tebessümle merhaba denilen hayatımıza yine tebessümle huzur içinde elveda denilmelidir.