- 330 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Talihsiz Kaza
Bölüm 1
Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Biraz etrafıma bakındım. Çok sessiz bir odaydı hemen kalkmak istemedim. Biraz hafızamı zorladım. Cevabını hemşireye sormadan önce kendim ne olduğunu anlayıp hemşirenin cevabına hazırlanmalıydım. Sorum basitti bana ne olmuştu. Hatırlamaya çalışıyordum ama boşunaydı. Bir saat boyunca yatakta oturup neler olduğunu hatırlamaya çalıştım ama faydasızdı hiçbir şey hatırlamıyorum. Bu arada bir saat boyunca biraz camdan dışarıya da bakmıştım. Bir kadının çığlık ata ata ağladığını gördüm fakat bir terslik vardı. Kadının çığlık attığını, ağladığını görüyor fakat hiçbir şekilde ses duyamıyordum. Üstelik bakınarak anladığıma göre odam birinci kattaydı bir şey duyamamam çok tuhaftı. Kalktım. Odamda küçük bir ayna vardı. Aynaya baktım ve aniden nedensizce gözümden yanağıma doğru ıslak bir çizgi indi devamı da geldi ve saniyeler içinde yanaklarımı sel basmıştı. Bağırmak hatta çığlık atmak istedim, annemi çağırmak. Ama o an hiçbirini yapamadım. Ağzımı açıyordum ama hiçbir şey yapamıyordum sesim çıkmıyordu. Ağlıyordum ağlamamın nedeni gördüğüm yüzümdü çok korkmuştum aynadaki görüntümden. O kadar ki bu görüntüyü daha fazla görmek istemeyip aynanın altındaki raftaki çiçekli vazoyu aldım. Çiçekleri çıkarıp su içtiğim bardağa koydum ve vazoyu alıp aynaya fırlattım çok fazla ses çıkması gerekirdi değil mi? Ama olmadı hiç ses çıkmadı fakat heryere ayna kırıkları dağıldı. Ne gördüğümü anlatmadım değil mi? Kulaklarımın etrafında kalın bir bandaj ve yüzümde elimde ve kollarımda derin kesikler. Ben o şekilde aynanın karşısında dururken hemşire odaya girdi. Sanırım çok fazla ses çıkmıştı. Ama ben niye duymuyordum? Delirmek üzereydim ağzımı açtım bir şeyler söylemeye çalıştım ama sanki biri benden sesimi çalmış gibiydi. Sesim çıkmıyordu. Hemşire korkmuş görünüyordu. Hemşireyi öyle görünce ben daha çok korkup panikledim ve odanın içinde delirmiş gibi koşmaya başladım. Hemşire beni durdurdu ve yatağıma yatırdı. O an aklımda hemşireye sormak istediğim binlerce soru vardı. Ama sormayı bırak konuşamıyordum bile. Bi an aklıma çok kötü bir şey geldi ama onu hemen unutmaya çalıştım öyle bir şey olamazdı. Yoksa duyma yetimi mi kaybetmiştim... Hayır hayır olamazdı duyamamamın nedeni bu lanet olası kalın bandaj olmalıydı. Benim hayatımın çoğu arkadaşlarımla yaptığımız haylazlıklar yüzünden hastanede geçerdi çok sık yaralanırdım veya bir yerlerimi kırardım. Oh kendimi tanıtmadım değil mi? Ben Eda. 18 yaşındayım ama hala 10 yaşındaki küçük kız çocuğunun ruhunu taşıyorum. Ben ve çekirdek ailem Bursa’da oturuyoruz. Ve arkadaşlarım... Dünyanın en iyi 4 arkadaşı. Bizi tanımayanlar bizim 5 tane melek olduğumuzu düşünür ama tanıyanlar... Tamam tamam abartmayacağım. Bizi tanıyanlara göre biz şefkatli 5 küçük şeytanız. Birbirimizi bebeklikten beri tanırız. Her halimizi biliriz. Neyse kendimi çok azıcık tanıttığıma göre hemşireye geri dönebiliriz... Hemşire yüzündeki ifadeyle odaya girdi ve bir şeyler söylemeye başladı. Ama duyamıyordum. Doğrusunu söylemem gerekirse onu duymamaktan memnundum. O sırada cebinden bir not defteri ve bir tükenmez kalem çıkardı. Bir şeyler yazdı ve defteri bana uzattı. “Sormak istediklerini buraya yazabilirsin fakat lütfen benden sana geçirdiğin kazayı anlatmamı isteme” yazıyordu defterde. Ben de o an aklıma gelen ilk soruyu sordum. “Neden duyamıyorum ?” Hemşirenin yüzü aniden düştü
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.