Ruhsal ve bedensel taciz

• 24 Ağustos 2018 Cuma 20:01:51

"Seninle tanıştığım dan bu yana ruhum profesyonel bir tecavüze maruz!"

İnsan ömrü boyunca bir çok duygusal ve bedensel tacize maruz kalır.
Bu travmaların şiddeti, ölçüsü ve boyutları çocukluk gençlik ve yetişkin olma durumlarına göre değişir. Çocukken yaşadığımız taciz bazen bir ömrü kapsar ve daha çocukken güven duygusunu yitiririz. Tacize uğrayan insan bunun acısını yükümlülüğünü ve sonuçlarını hayatının her alanında görür hisseder. Bunu reddetmek kabul görmemek işi daha da içinden çıkılmaz hale getirir. Ve güven duygusunun kırılma noktası da burada başlar.
İster çocukken olsun, ister yetişkin bir insan olduğumuzda olsun yaşadığımız bedensel ve ruhsal tacizler de öncelikle bunu kabul ederek yani tecavüze uğradım itirafı ile böyle bir tecavüzün varlığından haberdar etmek tedavi aşamasında birinci kural olmalıdır.
Bu sebeple, çocuklarımıza öncelikle her konuda olduğu gibi bu konuda da ifade etmesinin bir sakınca olmadığını anlatmalıyız. "Sus böyle şeyler söylenmez, konuşma ayıp! "gibi terimler yerine "sana yapılan hareketi" ifade et! "telkinleri daha doğru bir yoldur.
Ruhsal tacizler de ise önce bir çok insan bu travmanın farkında olmadan yaşar. Kendine geldiğinde ise çok büyük bir duygusal şiddetin varlığından haberdar olur.
Bu şiddeti yapan insanların dışardan bakıldığında mükemmel görüntü sergileyen kusursuz izlenimi veren insanlardır ki yanılmanin boyutu bu noktada başlar.
Kusursuz insan nasil bir şiddet uygular ki! "Olacak iş değil" gibi yanılgılar la yaşarız. Psikopat ruhlu insanların dışardan baktığınızda normal bir insan görüntüsü çizmesi bu iddiaları doğrular.
Şiddete maruz kalan insan(kadın yada erkek yada çocuk fark etmez ) duygusal travmadan tecavüze uğradığını anlatamaz. Ve güvenini yitirir, sevgisini yitirir ve önyargı lari ondan önce gitmeye başlar.

Güvensiz yaşayan bir insandan normal hareket beklemekte hatadır.
Duygusal travma ve tecavüz yaşatan insanların içinde öyleleri de vardır ki bu konuda profesyonel olarak eğitimini alan insanlardır. Eğitimli olanın psikolojik baskısı diğerlerine oranla on siddetindedir.
Onların kapanından ne kurtulabilir nede huzuru bulabilirsiniz

Bütün tecavüzleri bilinçli ve sistematik bir şekilde yapar. Ve bu tecavüzün izlerinden kurtulmanıza ömrünüz yetmeyebilir.

Sonuç olarak böyle durumlarda öncelikle ifade edip sorunu red etmemek ve tedavi olmaktır.
Bu tür ortamlardan uzaklaşmak kendi ruh sağlığımıza etki edecek önemli bir adımdır.

Tabi tedaviye sadece hasta edilen değil hasta edenlerin de gitmesi elzemdir.

Yunus Emre felsefesi ile koyalım noktayı
"Sevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz "

sağlıcakla ..!

24 ağustos 2018

Jale KESKİN