- 660 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KAN BAĞI MI ÖNDE GELİR DOSTLUKLAR MI ?
KAN BAĞI MI DOSTLUKLAR MI ÖNDE GELİR ?
Dr. Sadık Özen
-III-
Anılarınız vardır içimizde, onları yıllar boyu unutmaz, içimizde yaşatır ve anarız. Dost sohbetlerinde konuşur, yeniden yaşarız onları. Ancak, konuyu açarken de çok dikkatli olur ve çekingenlik duyarız. Çünkü zaman değişmiştir artık. Geçmişte yaşadıklarınız her yönüyle önemini yitirmiş yeni bir dönem başlamıştır.
Bizden gittikçe uzaklaşan ve bize yabancılaşan. Bu nedenle değerleri bizim için daha da artmıştır onların. Bu duygularımızı paylaşanlar daha da yakın dost olurlar bizim için. Bu arada ortak yanları da ortaya çıkar anımsananların. Bu dostları daha çok arar ve daha çok birlikte olmak isteriz.
İşte benim böyle dostlarım var arkadaşlarım arasında. Hele biri var ki olağan dışı. Sevgi dolu, vefalı, hatır sayan, insani görevlerini eksiksiz ve ayırımsız yerine getiren son derecede paylaşımcı bir insan. Bütün gücü ile insanlar arasındaki dostluk bağlarını güçlendirmeye çalışan, hastalık, doğum, ölüm, sünnet, düğün, bayram, başarı gibi sosyal olayları sürekli takip eden ve bir yerden bir yere koşarak bu konulardaki görevlerini eksiksiz yerine getiren, herkesin gönlünü alan, yaşlılara nezaket ziyaretleri yapan, unutulmaya yüz tutmuş dostlukları yeniden canlandırmaya çalışan harika bir insan. Darende’nin Evliya Çelebi’si o. Yazdıklarımı okuyanların onu hemen tanımış olacaklarını sanıyorum. Zira, hiç aksatmadan bu kadar çok şeyi yerine getirebilen başka kişi yok ki Darende’de.
Hilmi Keyhıdır Banka Müdürlüğü’nden emekli. Babasının yolunda dindar bir insan. Zaman zaman mahalle camiinde imamlık yapar, doğayı ve insanları sever, sürekli evinin bahçesinde çalışır, üretkendir, hiç durmadan çalışır. Aynı zamanda gazeteci ve Yazar’dır. Yeni Darendeli Gazetesi’ne makale yazar ve Maşara İsimli internet sitesinde yorumlarda bulunur.
Hilmi Keyhıdır’ın babası Rahmetli Kıhtıroğlu Hacı Hüseyin Hoca benim yakın dostlarımdan biriydi. Hilmi ortaokul öğrencisi olduğu o yıllardan bildiği yakınlığımıza büyük saygı duyar ve her zaman bunun gereğini yerine getirir. Darende ve Adana’ya gittiğimde beni havaalanından alır, günlerce yanımdan ayrılmaz, gideceğim yerlere götürür, beni eski dostlarımla buluşturur, her türlü ihtiyacımı karşılar, büyüklerimin mezarlarını ziyarete benimle gelir ve dönerken de uçağa bindirmeden ayrılmaz yanımdan. Hilmi sadece benim için yapmaz bunları. O tam bir gönül dostudur. İhtiyacı olan herkese verir bu hizmetleri.
Hilmi, bundan iki ay kadar önce Balaban’da değerli büyüğüm Eğitimci-Öğretmen-Yazar Mehmet Ali Cengiz ağabeyimi ziyarete gitmiş ve sohbet sırasında eskilerden söz etmişler. Telefonu bana yöneltti ve bizi konuşturdu. Zaten her zaman böyle yapar. Mehmet Ali ağabeyim 90 yaşını aşmış ve biraz da unutkanlık başlamış. Beni öğrencilerinden biri olarak anımsıyor. Oysa ben Darende ve Balaban’da okumadım. Aslında o yazar olarak benim ustam ve üstadım. Ürettiği çok değerli kitaplarıyla önemli esin kaynaklarımdan biri oldu. Öğrencisi olmakla onur duyarım.
Hilmi ile yaptıkları bu görüşme, bana yaşamımda büyük yer tutan çok önemli bir dönemi anımsattı. Gerçek dostlukların temelinde yer alan bir olayı. Bu yazıları kaleme almamın nedeni de bu. Bakalım ilginizi çekecek mi ?
Saygılarımla…
12. 08. 2018 / Antalya
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.