KAN BAĞI MI, DOSTLUK BAĞI MI ÖNDE GELİR ?

Dr. Sadık Özen

-II-

Bir taraftan yazımı okurken bir taraftan da soruma bir yanıt aranıyor olmasını isterim. Burada vurgulamak istediğim şey, gerçek dostların ve dostlukların önemlerinin belirtilmesidir.

İnsanlar arasındaki kan bağları tabii ki önemlidir. Bu konuda; ırk, soy, geçmiş yaşam ve aile yapılarından başlayarak sorgulama ve değerlendirmeler yapılır. Ama her zaman için somut bilgilere de ulaşılamaz. Doğru ve yanlış bilgilerle insanlar karalanmaya çalışılır ya da bunun tam tersi olur, kişiler hak etmedikleri halde göklere çıkarılır.

İçinde bulunduğumuz siyasi dönemde bu durum çok görülmektedir. Çünkü siyasi ve ticari çıkar duyguları ve rantiyecilik insanların etrafında sık dokunmuş bir ağ oluşturmuş bulunuyor. Buna bağlı olarak; İlke, amaç ve inançlar da yeniden şekillenebiliyor.

Aynı anne ve babanın evlatları arasında birbirine yabancılaşma ve aykırılıkların görülmesi sıklaşmıştır. Kanımca, bu durumlar muvacehesinde kan bağları önemini kaybetmektedir. Eğer çevremize bu perspektiften bakacak olursak, bu söylenenleri doğrulayan pek çok örnekle karşılaşabiliriz. Bizler için kan bağı önemli bir değerdir.

Ülkemizde günden güne yaşanan toplumsal yozlaşmalar nedeniyle değerini yitirmekte oluşu ülkemiz ve ulusumuz adına büyük bir olumsuzluktur.

İlk yazımda, ilk 7 yaş dönemimde yaşadığım dostluk örneklerini ele alarak yola çıkmak istemiştim. İleri bölümlerde bu düşüncemi yerine getirebilme umudundayım. Çünkü amacım, yaşadığım güzel örneklerin anılması. Ve de onlara karşı vefa borcumun yerine getirilmeye çalışılması.

İlk çocukluk yıllarında yaşananların bunca yıl akılda tutulması ve yeniden gündeme getirilmesi. Çünkü onlar bütün yaşam boyu unutulmayacak güzellikleri içeriyorlar. Ve ben onlara anarak önemli bir görevimi yerine getirmeye çalışıyorum.

Bence bu yazıların ilginç bir yanları var. 3-7 yaştaki bir çocuğun ağzından verilen ve 80 yıl sonra bugün, onların büyükler tarafından da paylaşılır olmaları. Çünkü anlatılanlar tamamen gerçek.

Önemli yanları da Darende, Balaban, Kangal ve Ankara’daki yaşamlar arasında büyük farklar bulunmaması ve hepsinin bir bütünlük göstermesi.. Çünkü onlar kültür ve geleneklerimizden bugünlere kadar yansıyan şeyler. Çıkarsız, yalansız, riyasız. Hiçbir tarafa saptırılmadan o günlerde yaşanmış gerçeklerin anlatımı. Sevgi, dostluk, vefanın bire bir anlatımı hepsi de.

Başkentteki yaşam ile Darende ve Balaban’daki yaşam aynı sadelikle birbirlerinin devamları. Kışın Ankara, öğretmenim ve arkadaşlarım, yazın Darende-Balaban. Oradaki arkadaşlarım, akrabalarım ve dostlarımız. Eğer mutluluğa eriyorsa insanlar, birini yaşarken diğerinin özlemini çekerler.

Ve bu sayfa da doldu böylece. Asıl anlatacaklarım bir kere daha ertelendi… Bütün dost ve arkadaşlarıma iyi akşamlar diliyor, sevgiler sunuyorum. Görüşmek üzere…

11. 08. 2018 / Antalya