- 709 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
PİKNİK
Bilindiği gibi piknik:ailelerin kırda veya bir ağaçlık yerde yemek yeyip bir süre eğlenmesidir.Pik ise ham döküm demire denir. Eskiden atıksu boruları da bundan yapılır ve halk arasında “pik” diye anılırdı.Bu borunun özelliğinden dolayı da Artvin yöresinin bir kısmında halk,sevmediği ve aşağılamak istediği kişiye de “PİK” diye söylenirdi.Bu bölgeli bir öğretmen ile Artvin’in diğer bölgesinden bir öğretmen, İstanbul’da bir ilkokulda çalışmaya başlar ve çok iyi anlaşırlar.
Pik sözüne kızan öğretmen bir gün sınıfa gelemez ve hemşehrisinden kendi sınıfına da göz kulak olmasını ister.Birkaç gün sonra da öğrencilerine sınıfta “Yaz Tatiliniz Nasıl Geçti?” adlı bir kompozisyon yazdırır ve öğretmenler odasında neşe içinde okumaya başlar.Hemşehrisi ve birkaç meslektaşı da yanındadır.Ancak okudukça neşesi gitmeye,sinirlenmeye ve yüzünde öfke belirtileri başlar.Ara sıra da hemşehrisini azarlar.Duruma şaşıran hemşehrisi:
-Hayır ola Hocam,çocuklar bir şey yazamamışlar mı,niçin bu kadar sinirlendiniz? Diye sorunca,hoca öfkeyle;
-Çocukları sana azıcık emanet ettim diye hemen muzirliğin tutmuş,öğreteceğin başka bir sözcük yok muydu ?Baksana çoğu falan yere pikniğe gittik,falan yerde piknik yaptık diye yazıp durmuşlar.Senden başka kim yapar bunu,oku da utan biraz diyerek kağıtları önüne fırlatır.Durumu izleyen meslektaşları “piknik” sözünü açıkayınca ortam da süt liman olur.
Kaynak:Öğ.Mikayil Gümüş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.