Söylediklerinizi duyurmak için kimseyi kolundan tutmayınız ; zira insanlar sizi dinlemeye arzulu değillerse, onları tutacak yerde çenenizi tutmanız daha hayırlıdır.-- chesterfield
Busraaa
Busraaa

YOKLUĞUNUN SANCISI

Yorum

YOKLUĞUNUN SANCISI

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

632

Okunma

YOKLUĞUNUN SANCISI


Masa da içilmeyi bekleyen biralar çaresizliği göz pınarlarından okunan insanlar
Avazı çıktığı kadar bağırmak isteyen
İçinde bulunduğu çıkmaza İsyan etmeyi bekleyen ruhlar
Gözyaşları ile saflastırılan bir o kadar da
Kırılmalarına seyirci olan kalpler
Bu üçlemeyi ağlayarak yaşayan adam adamın bu haline şahit olan gözü yaşlı bir kadın
Sessligz bozan hıçkırıkları o ağladıkça daha da yıkılıp ağlamasına eşlik eden kadın ...

Bir sevgidir bu hale sokan insanı
Yine bir sevgidir çaresizliği üst safhalarda yasatan acı

Omzundan saatlerce kalkmak istemeyen
Mucize yi en içten dileyen
Sözlerin bitişine isyan eden
Anılarında hapsolmak isteyen

Zamanı dondurmayı göze alan iki seven nasıl olurda böyle bir acı ile afallar ?
Hayalleri gerçekleştirmek dururken neden çaresizliği iliklerinde yasarlar ?
Önlerindeki engelleri niye aşamaz hale gelirler ?
Yorgunluk mu cesaretsizlik mi yoksa bitmişlik hissi mi ?
Hangi seçenek doğru ifade edebilir soruları?
...
Gözlerinin önünde nefes bildiğin adamın o halini gördükçe senin bile bakmaya kıyamadıgın o gözlerinden akan her damla yasın yüzüne değişlerinin şahitliğin de her damla kalbine zıpkın gibi girdiğinde tüm bedenin o an uyuştugunda kendini aciz hissettiğinde kafandaki tüm soruların yada sorunların bir anda yok olup tek düşünebildigin onun iyi olmasını isteyişlerinde saklı aslında .

Kabuk bağlanamayan yaralarımıza merhem arıyoruz ama bulamıyoruz sevginin icinde kaybolmak istiyoruz yapamıyoruz engeller gözümüzde büyür bir halde biz kolumuzu kaldıramıyoruz ...

Gitmek istemediği halde Gitmek zorunda olduğu icin gitmeye sürüklenen, kalması mecburi olduğu icin kalan iki yarım insan ..
Hangi soruna baş kaldırmakla başlamalı .. Hangi hamle tek çırpıda tüm istekleri hayalleri gerçekçi ve sonsuz kılabilir ..
Her yönden bir bekleyiş olan bu serüveni nasıl tamamlamamız gerekir ?

Ayrı kalınmalarda artan özlemi, acıların da bu özlemin üstüne tuz bastığı göz yaslarının dinmek bilmeyen bir hal aldığı , kişinin kendisini yarım ve yalnız hissettiği bu dakikalarda nasıl bir cözüm bulunmalı kalbin yorgunluğunu ve yıkılışlarını yok edebilmeli ?...

Kalbimdeki yorgunluk geçer mi bilmiyorum
Sensizlik düşüncesi daha nasıl yakabilir bu canı bilmiyorum
Ömrüm yeter mi bu sancıya onu da bilmiyorum
Beklemek çaresizlik de içerse bir gün kapım çalınacak umudu ile yaşamaya çalışıyorum
Tabi bu halime yasamak denilirse ...

Özlemenin ardındaki ölmeye ilerliyorum
ve
Gözlerim kapalı her solukta seni daha da çok seviyorum ..

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Yokluğunun sancısı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Yokluğunun sancısı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
YOKLUĞUNUN SANCISI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.