- 1019 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
PLAJ GÜNLÜĞÜ!
Neredeyse her gün yeni bir hiyaye...
Kahvaltı sonrasi saat 11. 00 civarı indim sahile. Hafta sonları kalabalık olur genelde, o yüzden erken gidip erken dönmekti niyetim.
Maşallah her kılıkta insan modelini görüyoruz artık kıyılarda. Bunada zoraki alıştık diyelim.
Neyse efendim,
Açtım şemsiyemi, yerleştirdim koltuğumu kayalara doğru ve aldım okuduğum kitabı elime, geçtim keyif faslına.
Deniz yine olmuş çarşaf misali.
Arada bir kaldırıp başımı bakıyorum etrafa. Gelenler gidenler derken etraf dolmuştu bayağı.
Tam o sırada baktım sarışın hoş bir hatun minik bir erkek çocuğun tutmuş elinden yürüyor bulunduğum tarafa.
E güzel bunda ne var diyeceksiniz ama çocuk çırılçıplak! Var 3-4 yaşlarında tahminen, ama afacan bir oğlan olduğu hareketlerinden belli.
Arkamdaki kayalara tırmanıp mendireğe doğru gittiler. Derken çok geçmeden baktım geri dönüyorlar. Koca kayalardan eğrile büküle inerlerken yüreğimi de ağzıma getirdiler.
Herkes bu ikiliye bakıyor, yaninda kız çocuğu olanlarsa ufaklığın çıplak olmasından rahatsızlar belli. Şahsen bende ne kadar açık fikirli olsamda hoş göremiyorum umuma açık yerlerde bu gibi halleri.
Tabi yine duramayarak halkın sözcülüğünü üstlenen bendeniz bu kez tam yanımdan geçerlerken ;
- Pardon bir dakika bakar mısınız? diye seslendim.
- Buyurun! Dedi gülümseyerek.
- Ufaklığı neden böyle mayosuz dolaştırıyorsunuz? dedim. Hiç hoş bir görüntü olmuyor.
Allahtan kibar bir kadın çıktı.
- Çok haklısınız dedi, ama hiç dinlemiyor sözümü. Ben giydiriyorum o çıkarıp atıyor. Evde de durum aynı!
- Ev özel alanınız, hoş gösterebilirsiniz tabi ama tam edebi ayıbı öğrenecek yaşta kerata. Bastırın boş vermeyin, dedim.
- Gördün mü bak dedi, teyze kızdı. Mayosunu giysin diyor.
Afacan dediğim dedik belli. Hiç memnun kalmadı bu ikazdan omuzlarını silke silke annesinin önünden yürüdü gitti..
Arkalarından baktım 2-3 şemsiye ilerde oturdular. Sarışın hatun yaramaza mayosunu giydirmeye yeltendi, afacan da direniyor yine.
Artık anne ne dediyse, yanlarında duran başı kapalı yaşlı hanım (belki de büyük anne olabilir) dönüp pek bir dikkatle baktı bana, kimmiş o laf söyleyen der gibi.
Hemen pası aldım, gözlüğümü çıkartıp hafifçe başımı eğdim bir yana "evet o kişi benim" der gibi.
Kadın önüne döndü hemen. Ben de kitabımı bırakıp koltuğumun üzerine, attım kendimi serin sulara.
OH MİS !!!