- 424 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAŞAMAK GÜZEL
YAŞAMAK GÜZEL
“At-avrat-silâh” üçlemesiyle güç bulmuş Orta Asya insanımız. Günümüzde de bunu abartanlar var. Evinde ruhsatlı silâh bulundurmak haneyi ve ırzı korumak amaçlıysa elbette saygı duymalı. Haneye tecavüzlük eden ve ev basanlar da cezasını bulmalı, böylelerini adalete kendi elimizle teslim etmeliyiz. Kana kan, dişe diş, kısasa kısas mantığıyla hâlen kan davası, beşik kertmesi, başlık parası gibi eski usul gelenekleri duyunca şaşıyorum şu eğitim çağında.
İnsanlar hastalıklı ruh hali, ego tatmini için bile her yere kurşun sıkıyor bazı coğrafi bölgelerde. Düğünlerde atılan magandaları, asker uğurlaması ve aile içi olaylarda kurşun sıkan psikolojisi karışmışlar ordusunu duyarız. Öldürme arzusunu tatmin için göz kırpmadan can akıtma durumu nasıl üzer meleklerimizi bile. Allah’ın bize bahşettiği ömrü neden yaratandan önce alalım ki, yaşam güzel.
Yaşamak güzel ve hayat yaşamayı bilene özel. Vah ile v(â)h’lar arasında âh eder durur pişman yürekler. Son pişmanlık fayda etmeyeceği gibi kurşun sıkmak da faydasızdır. On dörtlü, uzun namlulu yahut otomatik silâhlarla haşır neşir olanlar ‘gez-göz-arpacık’ ile tam nişan alırlar o kanlı ellerle. İnsanlığa ve cehalete kurşun sıkarlar aslında lâkin bunu fark edemezler. Cehaletin elleri kana boyanır. Silâhları gömmeli toprağa, toprak üstünde kardelen çiçeklerinin mevsimini beklemeli ve gül beslemeli bahara dek. Yaşamak ve yaşama sevinci bizlere bir hediye ve nimettir. Yaşasın, yaşamak güzel şey!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.