- 1545 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GÜLDÜRÜYORSUN BENİ
Gülmek deyince ekle hep aynı şey gelmemeli. Kimi zaman bir şey çok huşunuza gider, komiktir gülersiniz. Kimi zaman aslında gülünmemesi gerektiğini bilirsiniz ama elinizde değildir aptallıklara gülersiniz, sakarlıklara gülersiniz. Büyük bir sıkıntınız vardı da onu gizlemek için gülersiniz, millet sizi şen sansın diye. Belki de siz çok mutlu bir insansınız da onun için her şeye gülersiniz. Kimi zaman da aslında belki de ağlanması gerekecek şeylere gülersiniz, buna açı bir gülüş de denir. İşte ben de zaman zaman gülüyorum. Bakın bakalım benim gülüşüm hangisi gibi?
Aptal ya da cahil oldukları halde kendini alim zannedenlere gülüyorum.
Yüz yüze konuşması mümkün olduğu halde konuşmayıp da cep telefonuyla saatlerce konuşup beyini haşlayan ve yüksek fatura ödeyenlere, cep telefonu faturasının kabarıklığı ile hava atanlara, maddi durumunun iyi olmadığı bilindiği halde borçlanarak da olsa pahalı giyinerek üstün göründüğünü sananlara, evinde bir lokmaya muhtaç olduğu halde dışarı çıkınca yemek beğenmeyenlere gülüyorum.
Trafikte, özellikle arabası ile erkekliği arasında bir ilişki kurarak mesela bir araba solladığında kendini müthiş erkek farz edenlere, kafasının estiği yerde durup yolu tıkayan ve uyarıldığında da üste çıkan, kavga etmeye kalkan, bir salona bile çok gelecek kolonları arabasına taktırıp sesini son düzeye çıkartıp camları da açıp gezen magandalara, emniyetle gittiğini zannederek birinci viteste yol alan ve bu hızla giderken arabasını şeridin en solundan götürenlere gülüyorum.
Duyduğu yalanlara, kırmamak için inanmış gibi görünen insanları kandırdım, zanneden yalancılara, bir suç karşısında, sırf acıdığı için ceza vermeyen büyükleri aciz zannedenlere, tüm insanları kendisi gibi dürüst zannettiği için herkesin sözüne inananları aptal yerine koyan, kandıran budalalara gülüyorum.
Dini hiçbir bilgisi olmadığı halde din konusunda ahkam kesenlere, evini, evinin ekonomisini yönetmeyi bile beceremeyen acizlerin:”Ben başbakan olsam.” diye başlayan sözlerine, bir rahatsızlığı için doktora gidince rahatsızlıklarını anlatmaya bırakıp kendi hastalığı hakkında teşhis koyan, doktora akıl öğreten hastalara gülüyorum.
Kendini toplum üstü zanneden, çağdaş olduğundan dem vuran, çıktığı kabuğu beğenmeyen, demokrasinin üstün sınıf insanlar için olduğunu sanan, kendini toplum mühendisi göreviyle görevlendirmiş ama toplumun kabul etmediği sözüm ona aydınlara gülüyorum.
Benim güldüklerime siz de gülüyor musunuz? Ne dersiniz gülmeye bırakıp da ağlamaya mı başlasak?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.