Yaşanmışlık.. samimiyet.. fedakarlık..
Ruhumun bedenimden kat be kat yaşlı olması gerçeği koyuyor adama be. Anladım ki dünya saf bir şekilde sevenlere göre değil. Ya onlar gibi kullanacaksın Yada seveceksin. Seveceksin ama her gün öleceksin. Düşündüm de biz sevenler olarak fazla fedakarız. Onlar bizi öldürürken biz yaşatmaya çalışıyoruz. Sevgi yalan olmuş, çıkarlar birer adım önde her seferinde. O senin merkezin, yaşam kaynağın. Sense onun için ucuz bir kumaş parçası kadar değersiz Toz pembe değil hayat. Hatta o kadar acımasız ki sen orada acından ağlarken, senin halini anlamak yerine "Çevren de ki insanları düşün, onları olumsuz etkilemeni istemiyorum... " diyen insanlar var. Sen ölsen orada seni takan yok kısacası. Seni düşünmezler çünkü sen diğerleri gibi olmadın. Duygularını adam gibi yaşadın. Merhametin bir anne gibiydi karşıdaki kişiye. Şefkatle yaklaştın sevdiğine. Kendi isteklerinden vazgeçip onun için fedakarlık yaptın. Mutlu ettin, ödülü bu muydu peki? Kim hak etti gerçekten. Pek fazla inancınızda kalmadı iyi bir şeylerin olacağına dair. Bazılarımız hatta intiharı ya da kaçıp gitmeyi istedi. Bir kişi bile yüzünüze bakmaz, güneş doğmaz iken şu ruhunuzun içine. Sadece bir süre doğdu sanıyorsunuz. Aksine içinizde kendiliğinden doğması muhtemel güneşiniz’i kaybediyorsunuz. Bütün acıları geçin, olacaklar oldu. Sevmekten vazgeçmeyin, karakterinizden de aynı şekilde. Çünkü iyi düşünen insanlar az kaldı. Dünya vadedilen cennet bizim için ama çoğumuza cehennem oldu. Asıl acı gerçek ise bir köpek bile sizi karşılık beklemeden sevebiliyor iken siz dünyaları önüne serdiğiniz halde kenara atılmak koyuyor adama. Yanlış kişileri sevdik insanlar olarak. Bizim değerimizi bilmeyen birine yaptıklarımızı, gerçekten değecek insanlar için yapsaydık keşke. O zaman çok daha farklı olacaktı herşey. Bazılarımız sahte güzelliklere aldandık. Bazılarımızda sahte yalanlara inandırıldık. İnanmak zorunda değildik fakat kimseye güvenilmeyeceğini bilmiyorduk. Öyle bir an geldi ki çoğumuzun yaptığı yanlışlar normal gelmeye başladı. Çevremiz bize öyle davranıyordu çünkü umursanmıyor, sevilmiyorduk. "I’d sleep on broken glass just not to lose your smiles" biz aslında buyuz. Hayatın anlamını, ne için burada olduğumuzu biz biliyoruz. En çok mutluluğu da biz hak ediyoruz çünkü biz duygularımızın arkasında durabilecek kadar karakterimize sahip çıktık. Kenara atıldık ama en azından duygularımızdan vazgeçmeyecek kadar da erdem sahibiydik. Onlardan ayrıldık bu noktada. Sevginin acısını da çektik, lakin başka birini kullanacak kadar şerefsiz de değildik. Herkese iyi geceler veya iyi sabahlar. Mutluluk yakın ve sadece görmesini bilene güzel...
YORUMLAR
Ön sözü mü olmalı sevgi ömrün yoksa noktaya koyduğumuz an'a kadar içimizde saklı mı kalmalı?
Sakınacak sözümüz de yok paylaşmayacak sevgimiz de.
Sevilmek beklentisi en ağır ceza bu anlamda sormadan sevip sevildiğimizi ve bilmeden devam etmeliyiz yolumuza.
Denemek olası sevgisizliği zaten tüm dünya ahalisini sevmek bir ironi yine de geniş ölçekli olmalı sevgi bataryası ara sıra düşüşe geçen ve kazanım babında kendimize ulaşıyoruz: içimizdeki çocuğun mızmızlanmasına rağmen ve bizler ara sıra düşerken bu engebeli yolda.
Fıtratımızda saklı sevgi aslında herkese de hitap eden bir duygu değil hele ki şu içinde yaşadığımız asır.
Menfaati kimden yana ise insanların sevdiklerini öne sürüyorlar sanırım bir alış veriş niteliğinde günümüzdeki sevgi anlayışı.
Son zamanlarda sıkça kendimden şüpheye düşerken sayısız da gel-git yaşamak çok muhtemel.
Sevgi öğretilebilir de özellikle ebeveynler birbirini gerçek manada seviyorsa zaten rol model olacaklardır çocuklarına ne yazık ki çocuklarımızı da harcıyoruz günümüz şartlarında.
Gerçek sevginin nerede ve kimde saklı olduğunu keşke özel bir aygıtla tespit etsek benim tek yapabildiğim gönül gözüme yüklenmek.
Kafa karışıklığım had safhada ama bu neşeme ket vurmuyor her ne kadar hüzün odaklı olsa da kalemim.
Gülümsemelerimizi kaybetmemeliyiz, değil mi canımız yansa da ve batsa da o cam kırıkları...
Saygılarımla.
Noah
Sevgi yok demişti birisi bana... aşk için.
Son günlerde düşünür oldum... gerçekten yok mu?
Yoksa karşımızdaki insanların mı bundan haberi yok.
Hemen her sabah evin mutfak penceresinden baktığımda beyaz kelebekler görürüm ikili ikili uçan.
Sahi neden yalnız uçmazlar. Bir ara başka çiçeklere doğru ayrılıp uçsalar da yine birlikte uçarlar.
Düşünürüm. Bu aşk değil de nedir diye.
Tebrikler
iyi geceler,
selâmlar..
glenay
Üç yorum bıraktım size. :)
Sevgi yok demişti birisi bana... aşk için.
Son günlerde düşünür oldum... gerçekten yok mu?
Yoksa karşımızdaki insanların mı bundan haberi yok.
Hemen her sabah evin mutfak penceresinden baktığımda beyaz kelebekler görürüm ikili ikili uçan.
Sahi neden yalnız uçmazlar. Bir ara başka çiçeklere doğru ayrılıp uçsalar da yine birlikte uçarlar.
Düşünürüm. Bu aşk değil de nedir diye.
Tebrikler
iyi geceler,
selâmlar..
Sevgi yok demişti birisi bana... aşk için.
Son günlerde düşünür oldum... gerçekten yok mu?
Yoksa karşımızdaki insanların mı bundan haberi yok.
Hemen her sabah evin mutfak penceresinden baktığımda beyaz kelebekler görürüm ikili ikili uçan.
Sahi neden yalnız uçmazlar. Bir ara başka çiçeklere doğru ayrılıp uçsalar da yine birlikte uçarlar.
Düşünürüm. Bu aşk değil de nedir diye.
Tebrikler
iyi geceler,
selâmlar..