Savaş Tamimi
Günlerden bir gün çok uzak ülkelerde iki arkadaş yaşarmış ,bu arkadaşlar doğuştan görünmez bir bağla birbirlerine bağlılarmış birisi üzüntü duyduğunda diğeride üzüntü duyarmış . Bu bağ, bazen yük bazen de mutluluk getirirmiş. Ülkede herkesin sevdiği bir kral varmış birgün bütün genç erkekleri savaşmak için askere almak istediğini söylemiş arkadaşlardan biri; ’Ben askere gitmekten korkuyorum gitmektense ölmeyi yeğlerim’ demiş . Diğeride; ’öyle şey olur mu ben hep yanında olacağım sana bişey olmasına izin vermem’ demiş . Bu iki arkadaş ayrı yerlere verilmemiş diğerinin canı buna çok sıkılmış ve krala mektup yazmış kral bu iki arkadaşın isteğini geri çevirmemiş ve aynı yerde askerliklerini yaparlarken eğer savaşı kazanırlarsa herşeyin biteceğini düşünmüşler işlerinin başına geçip yapacakları şeyleri ve birlikte olacaklarının hayalini kurmuşlar.
Birgün esir olarak getirdikleri bir kızın güzelliğine ikiside aşık olmuş ve birbirlerinden gizli ikiside aynı kızı düşünmeye başlamışlar .Gizlice süren bu aşkı içinde tutamayan arkadaşlar , söylemişler ve kızmışlarda birbirlerine savaştan kim sağ çıkarsa kızın onun olacağının sözünü vermişler . Lakin ikisi de savaştan tek bir çizik bile almadan ülkelerine dönmüşler şenlikler düzenlenmiş ve kahraman gibi karşılanmışlar, esir kıza gelince o da kralin sarayına hizmetçi olarak verilmiş . Bu durum canlarını sıksa da ilk kralla konuşanın kendileri olacağını sanıyorlarmış birisi nereye gitse diğeri onu takip ediyormuş böylece günler günleri izlemiş hiç biri diğerini atlatıp da konuşmaya gidememiş . En sonunda birisi diğerine bunun böyle gitmeyeceğini krala birlikte gidip onun işi çözmesi yönünde anlaşmışlar. Kral, durumlarına üzülmüş böylesine birbirini seven arkadaşın esir kız yüzünden birbirlerine düşmelerine içerlemiş. İkisinin arasında bir yarış yapacağını kim kazanırsa kızın onunla evleneceğini soylemiş ama yarışın nasıl olacağı konusunda bir şey dememiş. Bunları göz gözü görmeyen bir odanın içine hapsetmiş burda yarışın ne olacağı konusunda birbirlerine sorular sormaya başlamışlar biri diğerine; ’At, avcılık konusunda benim elime su dökemezsin ’ demiş diğeri; ’ Güreş konusunda da sen öyle ’ demiş.
Böylece günler geceler boyunca tartışmalar yaşamışlar bir gün odanın kapısı açılmış ve içeriye birisi girmiş giren kişinin üstünde çuvaldan bir elbise varmış kız mı erkekmi olduğu belli değilmiş daha sonra onların bilmediği dilde birşeyler anlatmış bunun o kız olabileceğini sanmış ve konuşmaya başlamışlar günler günleri izlemiş kız bunların dilinden konuşmaya başlamış ve başlarından geçenleri anlatmışlar kız da onu daha önce kimsenin bu kadar sevmediğini söylemiş bunlarda başlamışlar hünerlerini göstermeye aklına geldikleri her şeyi yapmış soylemişler etkilemek için ama kız ikisi arasında bir tercih yapamıyormuş en sonunda evlendiklerinde nasıl yaşacaklarını sormuş kız. Birisi ’ Yaşlı annem babam ve koyunlarımız var kıt kanaat geçiniriz demiş’. Diğeride; ’’Anne babasının öldüğünü ama onlardan çok malları olduğunu bolluk içinde yaşatacağını söylemiş’’ . Kızda küçükken dedesinin ona; ’’Gençlerle oturmaktansa yaşlılara hürmetin daha akıllıca olduğunu, onların tecrübe izlerinin hayatta daha gerekli olduğunu ve sizlerin dağıtığı ailemin yine sizden anne babayla acılarını perçinleyeceğini’ söylemiş .Bunu duyan oğlanlar kavgayı bırakıp birbirlerine sarılmış ve kızın kararına saygı duymuşlar . Böylece hepsi bir ömür boyu mutlu yaşamış.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.