Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. la rochefaucauld
S. Edip
S. Edip

HİÇLİĞİN DERİNLİĞİNDEN HEPLİĞİN KEYF DORUĞU

Yorum

HİÇLİĞİN DERİNLİĞİNDEN HEPLİĞİN KEYF DORUĞU

5

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

975

Okunma

HİÇLİĞİN DERİNLİĞİNDEN HEPLİĞİN KEYF DORUĞU

HİÇLİĞİN DERİNLİĞİNDEN HEPLİĞİN KEYF DORUĞU


“Gülümseme fenerlerinin aydınlattığı, onca hırpalanmasına rağmen hala başı dik ve mağrur sevilere dilbazlık yapan güllerin çiy toplamış taç yapraklarındaki renklerin gerçekliğinden daha sahici güzellemelerle güzlenmiş, kuşku süzgecini kapı kilitleri kaybolmuş depolara atmış, “keşke”leri en aza indirmiş yüreklerle yüreklenmeli… Yüreklenmeli ve yürümeli.”

Yürümenin; yüceliklerle yunarak, yürek yüreğe nefeslenerek ötelerden depolanmış enerjilerden yakıtlaşarak rota bulduğu istikameti hep ışığa ve ışıktan aşkınlığa dönük olmalı. Damıtılmış duyguları gündelik telaşeye paralelleyerek, telaşelerin incelmiş gönüllere incelikle güneş sermesine yüreklenerek yürümeli.

“Işık gibi parlak ve yağmur gibi taze mutluluk,
Güneşçesine yeni doğmuş çocuk gibi parlayıverir.
Umut, iyilik ve hasret tohumlarına ruh verirken soluk,
Hayat kendi akışında sürüp gider ve sevinçler dirilir.”

Güz yağmurlarını öncesinde esmer koyuluğun damarlarında çırpınarak titreşen ışık kıvılcımlarının yıkadığı tabiatın ruhunun tutuşmuşluğunu; kalpte hissederek, siyimleşecek gökyaşlarının rahmetliğine kenetlenmeli.

Topraksı umudun sağnaklaştığı, tırmanan sevimliliğin taze mutluluk kırçıllığında bayraklaşarak iyilik hasletine munisleştiği, ılıkça sadelik hasretinin sıcacık nefeslerinde ritimleşerek olağanlaşıp hayatın akışına dâhil edildiği bir ortama taşınmalı.

Tecrübelerin rütbelerini; rüzgâr uğultularında efkârlamadan, layık olduğu noktalarda ve notalarda beste tadında, su şırıldaması doğallığında takınarak gerekli emirbazlık tahtına kondurmalı. İdrakın; iğdiş edilmemiş zafer sabahlarını hedeflemiş, sancısız uzun ömürlü şafakları şartlamış, misilsiz bilgi yüklenmişliğini hayata aktarmış bir civanmertlikte hüküm sürmeliğini sağlamalı.

Düşünmeli, seçmeli; kararlıkla hedeflemeli ve istemeli. İstemeli ve yürümeli. İstemeli ve yapmalı. Olumlu ve ılımlı düşünmeli; olumlu ve ılımlı istemeli, olumlu ve ılımlı gerekçeleştirmeli. Birbirine zincir taneleri gibi kenetlenmiş bu süreci atlamadan, atlatmadan ve aldatmadan realleştirmeli. Olumlu düşünüp, olumlu istedikçe ve gerçekten istedikçe bu kilitlenmişlikten, hedefin kurtulması mümkün değildir.

“Olmuşluk”un iskeletini; istemli, sistemli, disiplinli ve dirayetli çizgide dikleştirerek pekiştirmeli, hiçbir olumsuzluk bulutunun nemini hissetmeksizin ve hissettirmeksizin ab-ı hayat ve ab-ı gençlik yağmurları yağmışlığında donatmalı. Zihinlerde şekillenen düşüncelerin ısrarcı yinelenmesiyle, elle tutulup gözle görünür somutlaşmışlığa yol yordam belirlemesini yaşatmak gerektir. Bıkmadan, bıktırmadan; yılmadan, yıldırmadan defalarca ama defalarca, uygun frekansta bezeleyerek olumlu düşünce merdiveninde tırmanmalı ve sonuç almanın şahikalığına zümrüdüanka kanatlığında kuşlanmalı.

“Işık gibi parlak ve yağmur gibi taze mutluluk,
Güneşçesine yeni doğmuş çocuk gibi parlayıverir.
Umut, iyilik ve hasret tohumlarına ruh verirken soluk,
Hayat kendi akışında sürüp gider ve sevinçler dirilir.”

Cemreler aydınlığının önsözünü yazdığı, kırkikindi yağmurlarına hazırlanan safbahar eşikli yüreklerin ilkbahar tazeliğiyle yaz mayalanmışlığını harmanladığı, yaz sonunu sarıbaharlığa bağlayarak beyaz hoşluğa kanat çırpmışlığı sarmaladığı çizgileri, hoş yürekliler yaylasına taşıyan canlara can olmalı.

En azından hiçliğin derinliğinden hepliğin keyf doruğuna yelken açan, bir şafak dokunuşunda en güzel sombahar sabahına uyanan, renklerin ve duyguların asıldığı bir yürekte yavuklanan, kanaviçenin göklere uçurtma saldığı zümrüt bir gönülle günleri gönüllemeli.

Gönüllemeli ve gürlemeli.

S. Edip Yörükoğlu

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hiçliğin derinliğinden hepliğin keyf doruğu Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hiçliğin derinliğinden hepliğin keyf doruğu yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HİÇLİĞİN DERİNLİĞİNDEN HEPLİĞİN KEYF DORUĞU yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
denizkızı
denizkızı, @denizkizi33
20.10.2008 13:18:01

Düşünmeli, seçmeli; kararlıkla hedeflemeli ve istemeli. İstemeli ve yürümeli. İstemeli ve yapmalı. Olumlu ve ılımlı düşünmeli; olumlu ve ılımlı istemeli, olumlu ve ılımlı gerekçeleştirmeli. Birbirine zincir taneleri gibi kenetlenmiş bu süreci atlamadan, atlatmadan ve aldatmadan realleştirmeli. Olumlu düşünüp, olumlu istedikçe ve gerçekten istedikçe bu kilitlenmişlikten, hedefin kurtulması mümkün değildir.

S. Edip Yörükoğlu

Çok doğru sözlerinize acizane bir kaç sözde benden,birlik beraberlik içinde mücadeleye zincirin halkalarını sağlam tutmak gerçek samimi duygularla birbirinin gözünün içine bakabilmek cesur yüreklilikle omuz omuza yürümeyi bilmek olmazsa olmaz çizgimizde.
Bizimle paylaştığınız bu yazınızdan dolayı ve bizede bir kaç cümle yazma fırsatı yaratığınız için size teşekkür ederim.Sevgi Saygılar

Ali ÖZKANLI
Ali ÖZKANLI, @aliozkanli
19.10.2008 21:53:04
...
Cemreler aydınlığının önsözünü yazdığı, kırkikindi yağmurlarına hazırlanan safbahar eşikli yüreklerin ilkbahar tazeliğiyle yaz mayalanmışlığını harmanladığı, yaz sonunu sarıbaharlığa bağlayarak beyaz hoşluğa kanat çırpmışlığı sarmaladığı çizgileri, hoş yürekliler yaylasına taşıyan canlara can olmalı.
...

Yüreği güzel, satırları güzel kardeşim. Gönül güzelliğiniz daim olsun. Selam, saygı ve sevgilerimle...
Elais
Elais, @elais
19.10.2008 01:12:40


Elais tarafından 28.9.2023 00:02:27 zamanında düzenlenmiştir.
HAYALİBAHAR
HAYALİBAHAR, @hayalibahar
18.10.2008 23:46:34
Cemreler aydınlığının önsözünü yazdığı, kırkikindi yağmurlarına hazırlanan safbahar eşikli yüreklerin ilkbahar tazeliğiyle yaz mayalanmışlığını harmanladığı, yaz sonunu sarıbaharlığa bağlayarak beyaz hoşluğa kanat çırpmışlığı sarmaladığı çizgileri, hoş yürekliler yaylasına taşıyan canlara can olmalı.

En azından hiçliğin derinliğinden hepliğin keyf doruğuna yelken açan, bir şafak dokunuşunda en güzel sombahar sabahına uyanan, renklerin ve duyguların asıldığı bir yürekte yavuklanan, kanaviçenin göklere uçurtma saldığı zümrüt bir gönülle günleri gönüllemeli.

Gönüllemeli ve gürlemeli.


o kırkikindiler en güzel nereye yağar biliyormusunuz
Ankara'nın Bulvarlarına ve Ağustosda yağandır en hakikisi
sevgimle
hyazici58
hyazici58, @hyazici58
18.10.2008 22:50:21
Güzel yazıydı..Kutladım efendim.Selam,saygı...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL