Şimdi
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
İçimde büyüyen bir boşluk...sanki sözcüklerden örülmüş, devasa bir yapının enkazı. Gelip gidip izliyorum. Gelip gidip küsüyorum bir kez daha.
Sanki sözcüklerden örülmüş hayat: yok saydığımda yok olduğumu hissediyorum.
Oğlum yazmış az önce, ben de özledim, gelip alın. Sarılsam geçecek gibi onca kırgınlık. Sarılsam atlayacağız o günü ve yine tamam olacağım.
Evlat sıcaklığının iyi gelmediği bir üşüme yok. Tüm titreyişlerimde bedenimi ovaladığım kar o. Bütün yangınlarımı soğutan su.
Hiç bir şey yapmadan oturuyorum. Oturup düşünüyorum. Kalbimden geçenleri dillendirsem, ne bu şehir taşır beni artık, ne ben bu şehre sığarım.
Bir yandan hiç olmadığım kadar dinginim. Bu korkutucu. Bu isteksizlik, bu mücadeleden bıkmışlık korkutucu.
Anlaşılmamak, hepsinden daha...
Böyle zamanlarda, bahaneler üreterek devam ettiğim her türlü zararlı alışkanlığıma gönül rahatlığıyla sığınıyorum. Kaçıncı sigarayı yaktım kim bilir, kim bilir kaçıncı kez hak verdim hatalarıma.
Tahtıravallinin bir koltuğu boş. Kurulacak bir denge yok. Ne yükselebilirim bulutlara, ne düşüşe geçebilirim. Ne bir inme endişesi, ne bir yükselme heyecanı ve hevesi... Ama bunların hiç birinin önemi yok şimdi. Şimdi varsa yoksa içim, varsa yoksa içimden geçenler...
Ah, sevmiyorum bu hallerimi. Kendimi dinlemek çok yorucu. Oysa demin çalan telefonu da açmadım. Birini dinlemek de yorucu şimdi.
Şimdi hiç geçmiyor. Şimdi hep dünün uzantısı. Şimdi, bitmeyen bir uyku gibi sarmaladı benliğimi. Uyanırsam; sonra...
YORUMLAR
deniz-ce
Sevgiler.
Bazı şiir veya forumlarda yazdığınız yorumları zaman buldukça okuyorum,Karikatürist inceliğiniz var bence,ben de bu bakış açısıyla yanıt vermek istiyorum size:
E yani deniz-ce, bulmuşsun hüzünlenecek bir zaman,tadını çıkar valla..Bunu bulamayanlar da var:)
Yazıya gelince;
hayatin içinden kısacık bir an... bazen neler neler alır götürür bizden, değil mi?
Sevgiyle..
deniz-ce
Aynen de dediğiniz gibi.
Teşekkürler ve sevgiler hena.
Seni görmek güzel.
'an'lar... Zaman parçaları...
Şimdi bu parçalar içinde süresi ve etkisi en kısa olan an... Değdi değmedi denilekecek kadar az... 'şimdi' sözcüğünü yazıncaya ya da söyleyinceye kadar ilk sesler geçmişte kaldı bile!....
O nedenledir ki yaşanan duygular, sürekliliğin başlangıcı ya da devamı olmadığı sürece en kolay unutulacak andır 'şimdi'...
Özlemler de girmişse işin içine 'şimdi' bazen zamanı durdurarak yaşanır gibi gelir insana... Hele de ucunda bir evlat, bir oğul varsa!..
Oğluyla zaman zaman uzaklıklar yaşayan bir anne olarak 'şimdi'lerin tüm zamanların içinde bazen ne kadar 'uzun bir zaman' olduğunu çok iyi bilirim....
Çok temiz ve içten bir dille yazılmış içsel söyleşi tadındaki yazınızı severek okudum... Günün Yazısı olarak seçilmedeki ayrıcalığına katılıyorum ve sizi içtenlikle kutluyorum...
Uzaklıklarınızın yakınlaşması dileğimle... Sevgilerimle....
deniz-ce
Allah başka türlü ayrılık vermesin.
Öpüyorum, sevgiyle.
Öncelikle kutluyorum akabinde teşekkürlerimi sunuyorum son yazıma vesile olduğunuz için.
Günler...devrik mi yoksa dinginliğe delalet bir ön görü mü?
Hiç biri zira zaman denen mefhum çok göreceli: bazen gecenin koynunda bir güneş bazense güneşin sönümünde karanlığın hicvi.
Her anlamda seviyorsa insan hele yoksa an itibariyle asla aranızda olmazdım.
Sevgilerimle.
deniz-ce
Teşekkür ederim. Sevgiler.
Gülüm Çamlısoy
Sevgilerimle.
hatalarımıza hak verdikçe kendimize susuyoruz. bizi en çok yoran biziz ve işin aslı kendimizi dinlemeyi sevmiyoruz galiba :(
deniz-ce
Teşekkürler ilginize.