Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirini kırıp geçiriyorlar. imam gazali
belkibirharfimben
belkibirharfimben

Renkler de kitaba dahil

Yorum

Renkler de kitaba dahil

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

454

Okunma

Renkler de kitaba dahil

Renkler de kitaba dahil

Bunu bana bir yaprak hatırlattı arkadaşım. Hayattan ölüme renkten renge bürünen bir yaprak. Yeşilden sarıya, sarıdan kahverengiye, kahverengiden toprağa. Renklerin öğreticiliği... Unutamam. Hintçe bir ilahînin (Kûnfeyekûn) ilk cümlesiydi. Şöyle diyordu Allah’a: "Ey boyacı! Ey boyacı!" Öyle kalbime dokundu ki! Seslenen benmişim gibi geldi. Öyle demekle kastettiğinin Allah olduğunu hemen anladım. Tıpkı bir sevenin sevdiğinden bahsedildiğinde anlaması gibi. Dedim içimden: "Bu Malikimden (c.c.) bahsediyor." Yanlış hatırlamıyorsam yazılışı şöyleydi kelimenin: ’Rangrezâr.’ Sonra, bu farkedişin/çağrışımın sırrını da çözdüm Bakara sûresindeki bir ayet ile. Hani ne güzel buyuruyor: "Allah’ın rengiyle boyandık. Allah’tan daha güzel rengi kim verebilir? Biz ancak Ona kulluk ederiz."

Demek ki; Kur’an, kavmi/lisanı ne olursa olsun, müslümanlar arasında ortak bir dil inşa ediyor. Sadece kelimelerin benzerliği itibariyle değil, bir müslümanın öyle demekle neyi kastettiğini farketmek noktasında da bir ünsiyet oluşuyor aranızda. Neşet Ertaş merhumun ’gönülden gönüle bir yol’ dediği şey. Bir aşinalık. Bir ruh/kalp benzerliği. Çağrışım kardeşliği. Bu çok güzel birşey. Kardeşlik de ancak böyle bir zeminin varlığında ’bahsedilebilir’ oluyor. Çünkü ancak ’gönlü kardeş olunca’ muhatabın ’neyi kastettiğini’ anlayabiliyor insan. Gönüller konuşmadıktan sonra lisanlar bile harbediyor.

Bazı gönül ehli ’kuşdili’ diyorlar buna. Dilinden değil halinden anlamak. Hz. Süleyman’ın (a.s.) kuşdili bilmesini böyle tevil ediyorlar. "Hz. Süleyman gönül dilini bilirdi. Lisana ihtiyacı yoktu." Derviş Yunus da öyle demiyor mu: "Süleyman kuş dilin bilir dediler./Süleyman var Süleyman’dan içeri." Bu düşünce bizim türkülerimize de bir ölçüde sirayet etmiştir. Hani vardır: "Vay dili dili, kuş dili dili, Mevlam kulu, sevdim seni." Türkü bahsi açıldı. Başka bir ezgiyi hatırlattı. Erkan Oğur, Yüzün Gördüm Dedim’de ne diyordu? Hatırlayalım: "Biz Allah’ın boyasıyla boyanmışız. Allah’tan daha güzel boyası olan kim?"

Bakıyorum. Şaşırıyorum. Hayran oluyorum. Allah’ın birbirine yakıştıramayacağı renk yok gibi geliyor. Hani diyorlar ya bazen "Şu renk bu renge, bu renk şu renge uymaz!" Peh! Öyle birşey yok bence. (Bediüzzaman’ın dediği gibi; "Bir zerrenin bin keyfiyeti kabul etmeye kabiliyeti vardır ve bir halet, binlerce zerrelere hal olabilir.") O tastamam modacıların haltetmesi. Allah dilerse, hepsini birbirine uyduruyor, hepsini güpgüzel yakıştırıyor, hepsine ’maşaallah’ dedirtiyor. En biraraya gelmez renklerin ve tonların, ancak Onun şanı olan bir kompozisyonla, birbiriyle pekala uyuştuğuna şahit oluyorsunuz varlığa bakınca. Hem "Rûm sûresinde farketmeye çağrıldığımız biraz da bu sanki..." diyorsunuz: "Onun delillerinden biri de, gökleri ve yeri yaratması, lisanlarınızın ve renklerinizin değişik olmasıdır. Şüphesiz bunda bilenler için dersler vardır."

Bir ders alıyorsunuz Allah’ın birbirine yakıştırdığı renklerin güzelliğine bakarken. Yakışmaz sandıklarınızı yakışmış görürken. Boyacının büyüklüğüne şahit oluyorsunuz. Size birşeyler anlattıklarını farkediyorsunuz. Hikmetini bilmek barışmaktır. Barışıyorsunuz onlarla. Ki o insanı da renk renk, lisan lisan, fıtrat fıtrat yaratmadı mı? Hepimizi bir dünyaya yakıştırmadı mı? Renklerimizi bu hayata yakıştırmayan bizleriz. Birbirimizin renklerini beğenmeyen bizleriz. İçimizdeki renklerle savaşan bizleriz. Mürşidimden bir alıntıyla bitireyim en nihayet: "Bak, şu semâvâtın denizinde yüzen ve şu zeminin yüzünde serpilen rengârenk mevcudata ve çeşit çeşit masnuata dikkat et. Göreceksin ki, herbiri üstünde Şems-i Ezelînin taklit kabul etmez turraları vardır." Yani arkadaşım demem o ki: Renklerinle barış. Çünkü yalnızca ’harfler’ değil ’renkler’ de kitaba dahil.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Renkler de kitaba dahil Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Renkler de kitaba dahil yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Renkler de kitaba dahil yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL