Ben, Ben Değilim ki

• 11 Haziran 2018 Pazartesi 18:40:15

Gerçekten ben, ben değilim. Ben kimim onu da bilmiyorum. Başka bir zamanda, başka bir mekanda dünyaya gelmiş olsam ve başka bir toplumda yetişmek zorunda kalsaydım bugünkü benden çok farklı biri olacaktım. Belki Ben, Ben ile savaşmak zorunda kalacaktım. Olur mu böyle şey demeyin, insanlardan birbirinden farkı ne ki, Benler arasında fark olsun?
O zaman bugünkü doğrularımın hepsine birden yanlış gözüyle bakmak zorunda kalacaktım. Mesela Miammar’da Budistler arasında ya da Delhi’de Hindular arasında doğmuş olsaydım veya Viyana’da Hıristiyan bir toplumda gözlerimi açsaydım yalan dünyaya.
Adım Serdar değil Daniel, Dimitri ya da Upendra olsaydı. Bölgesel kültürün içinde yoğrulsaydım. Hakim olan inancı destekleyen ve diğerlerini alabildiğine dışlayan binlerce kaynak eserle, ekranlarda çevrenin inançlarını bin bir türlü laf cambazlığıyla akla mantığa zorla uydurmaya çalışan kanaat önderlerinin, ekran şaklabanlarının dolduruşuna muhatap olsaydım; bugünkü Ben’e hangi gözle bakardım acaba?
Düşünsenize size saçma sapan gelen yüzlerce inanç, görüş ve anlayış var dünyada. Ama aynı şekilde size saçma gelen bu inançları akıl ve mantık kalıbına uydurmaya çalışan belki yüzbinlerce kitap var. Aynı şekilde sakalı koyurmuş binlerce kanaat önderi, ellerindeki bütün teknolojik imkanları kullanarak size mantıksız gelen bu anlayışları büyük bir özgüvenle inandırmakla meşgul. Tabi kendi yaşadığı toplumda bile sadece kendi aklına yatan fikir ve inançları içeren eserleri okuyan, bu yoldaki basın yayın organlarını takip eden dar görüşlülerin bu ince ama çok önemli ayrıntıyı fark etmesi mümkün değil. Kim bilir ne kadar inkar etseniz de siz de böylesiniz. Sahi siz öyle değilseniz karşıt görüş ve inançları da arada bir inceliyor olmalısınız. Öyle mi, ne dersiniz?
Bugünkü Ben’e başka bir coğrafya ya da zamandan nasıl bakardınız diyordum, değil mi? Devam edelim o zaman kaldığımız yerden. Öncelikle doğru yoldan saptığı söylenir ve içinde yaşadığımız sürünün inançlarına uymak noktasında öbür dünya ve mezar içerikli korku anekdotlarıyla tehdit edilirdim yani. İnadıma devam edersem sürü beni dışlardı büyük ihtimal. Küfre batmış birine kim yakınlık gösterir değil mi?
İyi ama Hintli’nin küfür olarak nitelediği bir inanca İtalyan mutlak doğru olarak iman ediyor. Budist’in cehennemlik olarak tasvir ettiği bir inancı Hintli mutlak kurtuluş reçetesi olarak görüyor.
O zaman şu sonuç çıkıyor ortaya. Dünya üzerindeki bugüne kadar taraflara kendi dolduruşları yüzünden doğru gelen göreceli ve değişken doğrular yüzünden yapılmış bütün savaşlar aslında yayılma ve sömürme amacıyla yapılmış olmalıdır. Evet herkes kendi tarihini aklayabilir. Bu bile iddiamı doğrular değil mi? Biraz mantıklı olan herkes şu gerçeği hemen görebilir. Sizden başka tarihini aklayanların tarihlerine güveniyor musunuz? Doğru olduğuna emin misiniz? Hayır diyorsunuz. Ama sizden başkaları da sizin tarihinize güvenmiyor ve inanmıyor tarihinizin doğru olduğuna. Eğer sizin inandıklarınız, sadece siz inandığınız için doğruysa, sizden başkalarının da tarihleri sadece onlar inandıkları için doğru olmalıdır. Yine eğer sizin inanmadığınız için yanlış kabul ettikleriniz yanlışsa, size de yanlış gözüyle bakanların dediği gibi yanlış yolda olmalısınız.
Ama benim doğrumu doğrulayan, diğerlerinin yanlışlarını da yanlışlayan yüz binlerce kaynak eser ve yüzlerce kanaat önderi var diyebilirsiniz. Öyle de aynı şekilde sizden başka diğerlerinin, istisnasız hepsinin sizin yanlış sandıklarınızı doğrulayan yüz binlerce kaynak eser ve ekran mankeni kanaat önderleri var. Yani bu yolla doğrularınızın Mutlak Doğru olduğunu, yanlış sandıklarınızın da Mutlak Yanlış olduğunu kendinize bile kanıtlayamazsınız.
Nasıl bunaldığınızı görür gibiyim. Benimle yarım saat beyin fırtınası yapmaya ve diyalektik düşünmeye çalışanın kulaklarından duman çıkıyor. Defalarca kanıtlanmış bir durumdur bu. Çünkü bu kadar derin analize dayanamayan devreler yanmaya başlıyor. Onun için işte düşünmüyoruz. Onun için sloganlarla sadece körü körüne inanmayı tercih ediyoruz. En kolayı bu çünkü… Tüm insanlık emin olun böyle. Yani kendinize haksızlık etmeyin hemen.